Şemdinli Davası’nın sivil mahkemede yargılanması gerektiği yönünde görüş bildiren Askeri Yargıtay Başsavcılığı, “ancak emir-komuta zinciri içinde yapılabilir” dediği olayın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılmasını istedi.
Şemdinli Davası’nın sivil mahkemede yargılanması gerektiği yönünde görüş bildiren Askeri Yargıtay Başsavcılığı, “ancak emir-komuta zinciri içinde yapılabilir” dediği olayın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılmasını istedi.
Askerlere sivil yargı yolunu açan yasal düzenlemenin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 9 Temmuz 2009 onaylanmasının ardından 13 ay boyunca Askeri Yargıtay’da kalan Şemdinli davasının dosyası görevsizlik kararı verilerek sivil mahkemeye gönderildi. Dosyanın sivil mahkemeye gönderilmesi yönünde görüş bildiren Askeri Yargıtay Başsavcısı Kıdemli Hakim Albay Ozan Odabaş’ın talebinin 13 sayfalık gerekçesi de ortaya çıktı. Şemdinli bombasının üç kişiyle sınırlı olmadığına dikkat çeken Askeri Yargıtay Başsavcısı, olayın arkasında bulunan güçlerin ortaya çıkarılmasını istedi. Yargılanan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı Veysel Ateş’in amacının “PKK ile bağlantılı” olarak gördükleri Seferi Yılmaz’dan “terör” yöntemiyle intikam olmak olduğu da belirtilen Başsavcı Odabaş, olayın arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılmasının mahkemelerin görevi olduğu kadar askerin de görevi olduğuna dikkat çekti.
‘Sanıklar tek başlarına planlamamıştır’
Savcılık, suçun işlendiği sırada ve sonrasındaki olaylar birlikte değerlendirildiğinde askeri bir emir komuta zinciri içinde bulunan sanıkların böylesi bir eylemi “terör” eylemlerinin yoğun olarak yaşandığı bir bölgede tek başlarına planlamaları ve uygulamalarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu da savundu. Başsavcı, “Sanıklara yardım eden kişilerin yargı önüne çıkarılmaları görevi, devletin yetkili organlarında olmakla birlikte, Jandarma teşkilatının da görevdir. Sanıkların yaptıkları eyleme bakıldığı zaman suç örgütü kabul edilmesi gereklidir” görüşünü dile getirdi.