Avrupa Konseyi Türkiye'ye 'o geceyi' sordu...
Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi 2008'de Hasdal Cezaevi'nde çıkan yangında iki tutuklu askerin şüpheli ölümüyle ilgili Ankara'dan otopsi raporlarını istedi...
İşkenceyi Önleme Komitesi askeri cezaevi Hasdal’da genel durumu iyi buldu. Bir şikâyetin bulunmadığının altını çizdi. Ancak 2008’deki ölümle sonuçlanan iki olay için rapor istedi.
Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT), 4-17 Haziran 2009 döneminde Türkiye’de toplam 41 karakol, cezaevi ve yabancılara yönelik gözaltı merkezini ziyaret ederek hazırladığı rapor, işkence ve kötü muamele uygulamalarındaki azalma trendinin sürdüğünü gösteriyor.Balyoz Davası kapsamında tutuklanan muvazzaf askerlerin de bulunduğu Hasdal Askeri Cezaevi de CPT’nin ziyaret ettiği kurumlar arasında yer aldı. CPT raporuna yansıyan bazı tespitler şöyle:
- İşkence ya da kötü muamele konusunda şikayet yok.
- Materyel koşullar yüksek standarda sahip.
- Günlük bir saat 15 dakikalık açık hava uygulaması dışında haftada iki kez 45’er dakika futbol oynama imkanı var. Açık hava faaliyetleri çeşitlendirilmeli.
- Tutuklular günlerinin büyük bölümünü okuyarak, televizyon seyrederek ya da tahta oyunları oynayarak geçiriyor.
- Sağlık hizmetleri iyi.
- Dış dünyayla temas iyi. Tutuklular istedikleri kadar mektup gönderip, alabiliyorlar. Her defasında bir saatle sınırlı olmak kaydıyla ayda dört kez ziyaretçi kabul edilebiliyor. Haftada bir kez 10 dakika telefonla görüşme hakkı var.
CPT’nin dikkat çektiği belli başlı olumsuzluklardan birini tutukluların avukatlarıyla görüşmelerinin düzenli olarak denetim altında yapılıyor olması oluşturuyor. CPT, müvekkil-avukat görüşmesinin denetime tabi olmadan yapılması gereği üzerinde duruyor. Disiplin cezalarının ilgili tutukluyla görüşülmeden bir askeri yargıç tarafından verilmesi de CPT’nin eleştirdiği unsurlardan birini oluşturuyor. CPT yetkilileri Hasdal Cezaevi’nde Ekim 2008’de koğuşlardan birinde çıkan ve iki tutuklunun ölümüyle sonuçlanan bir yangın hakkında da Türk hükümetinden bilgi ve otopsi raporlarını talep etti. CPT, ölen iki kişiye etkin ilk yardım yapılamadığı ve olay sırasında çok sayıda tutuklunun sopalarla dövüldüğü iddialarını da rapora yansıttı. Türkiye’den CPT’ye gönderilen açıklamada, konuyla ilgili olarak askeri isyan motifli dava açıldığı ancak kovuşturmaya gerek olmadığı yönünde karar alındığı vurgulandı. Ankara, olayda ölen iki tutuklunun eşlerinin Askeri Savcılık kararına itiraz ettiği ve davanın 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde karar beklediği bilgisini de CPT’ye iletti.
CPT’NİN BİLGİ İSTEDİĞİ ÖLÜM OLAYLARI
Hasdal Askeri Cezaevi’nde adi suçlardan tutuklu mahkumların kaldığı koğuşta 1 Ekim 2008’ geceyarısı çıkan yangın sonucu, gasp suçundan tutuklu er Murat Çömez ve askerden firar suçundan tutuklu er Mecit Akkaya hayatını kaybetmişti. Sabaha karşı aynı koğuşta yatan 6 mahkûm arasında yaşanan kavga sonrası tutuklular birbirini darp etmiş, tutuklulardan biri koğuşu ateşe vermişti. Çömez ve Akkaya’nın dumandan zehirlenerek öldükleri bildirilmiş, ancak aileleri bu konuda yetkililerden açıklama istemişti.
Öldürüldü kuşkusu!
Askerî savcılık olayla ilgil idari ve adli soruşturma başlatırken, Çömez’in eniştesi Sinan Özcan “Bilgi istediğimizde ‘Olayın çıkış nedenine ilişkin askeri soruşturma bitmeden bilgi veremeyiz’ dediler. Biz Murat’ı gördük, vücudunda herhangi bir darp izi yoktu” demişti.
Baba Rıza Çömez ise oğlunun cesedinde herhangi bir yara izi olmadığını belirtmişti. Olayda ölen diğer asker Akkaya’nın eşi Nurhayat Akkaya ise, kocasının gardiyanlar tarafından öldürüldüğünü öne sürmüştü.