25 Kasım 2010 Perşembe

Tanığını ilanla arıyor!

Olaylı boşanma davasıyla gündeme gelen emekli Tümamiral Güven, gazete ilanıyla tanık arıyor

Boşanma davası açtığı eşi Sunahanım Güven’le sürekli karşı karşıya gelen emekli Tümamiral İlker Güven, eşinin Kadıköy’de sokak ortasında kendisini darp ettiğini öne sürdü

Dün gazetelere ilan veren Güven, dayak olayına tanık olanlara çağrıda bulunarak, “Kadıköy Medrese Karakol Sokak’taki çiçekçinin önünde yaşanan arbedeyi görenlerin insanlık namına aramaları rica olunur” dedi

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda görevli Tümamiral İlker Güven ile Sunahanım Güven, 10 yıl önce Boğaziçi’nde bir peçeteye yazılı duygusal bir evlilik teklifiyle dünyaevine girdi. Çift 7 yıl boyunca mutlu bir evlilik sürdü. Ancak 2007’de Sunahanım Güven’in Bağdat Caddesi’ndeki evinden 500 bin Dolarlık pırlantaları çalınınca sonu boşanmayla biten kaygalı bir süreç de başlamış oldu. Sunahanım Güven, hırsızlık olayından tam bir yıl sonra eşi İlker Güven’in kız kardeşi Meral Güven’in kızının üzerinde kendisine ait 35 bin dolarlık pırlanta yüzük ve yaka iğnesi gördüğünü iddia etti. Bu iddia üzerine çiftin araları açıldı ve İlker Güven eşine boşanma davası açtı. Tarafların karşılıklı olarak 900 bin TL maddi, manevi tazminat ve aylık 2 bin TL nafaka talep ettikleri boşanma davasının dosyası, çiftin karşılıklı suçlamalar yönelttiği kişisel kapışmalara da sahne oldu.

‘Cemaate bilgi sızdırıyordu’
İlker Güven’in kendisine “bakımsız” demesine tepki gösteren Sunahanım Güven, gazetelere “Bana bakımsız, kirli kadın diyor. Ben her davete çok şık giderdim. Saçlarımı sarıya boyattığım zaman Marilyn Monroe, siyaha boyattığımda Sophia Loren’e benzetirlerdi” demişti. Güven’in bu benzetmesine karşılık, avukatının da İlker Güven’i Kirk Douglas’a benzettiği ortaya çıktı. Bu olaylar üzerine Sunahanım Güven eşinin 2004 yılında emekli olduğunda TSK’ya ait bir bavul dolusu gizli belgeyi eve getirdiğini iddia ederek bazılarının Ergenekon’a ait olduğunu, bu belgelerden birkaçını kendisinin aldığını öne sürdü. Eşinin köstebeklik yaptığına dair 2008 yılında Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığı’na da bilgi verdiğini belirten Sunahanım Güven, daha sonra da eşinin 5 vakit namaz kılıp cuma namazlarına gittiğini ve zikir ayinlerine katıldığını iddia ederek eşini cemaat mensuplarına bilgi sızdırmakla suçladı.

Sokak ortasında kavga
İlker Güven’in kız kardeşinin pırlantalarını çaldığını savunan Sunahanım Güven’in suç duyurusu üzerine başlayan soruşturma takipsizlikle sonuçlandı. Bunun üzerine Meral Güven ve İlker Güven tarafından “iftira” davası açıldı. Bu davanın Kadıköy Adliyesi’nde 4 Kasım 2010 günü görülen duruşmasında sözlü sataşmalar olunca duruşma polis gözetiminde sürdürüldü. Duruşma sonrası adliye çıkışında çift kavga etti ve karakolluk oldu. Sunahanım Güven eşinin kendisini dövdüğünü iddia ederek bunu teyit edecek iki tane de görgü tanığı kadın buldu. Ancak İlker Güven, olayın öyle olmadığını eşinin kendisine arkadan saldırarak kulağına tokat atıp kendisini darp ettiğini öne sürdü. Olayın olduğu yerde her ne kadar görgü tanığı aradıysa da bulamadı. İlker Güven sonunda ilginç bir yönteme başvurdu. Dün birkaç gazeteye ilan veren Güven, olayı gören birilerinin kendisini aramasını istedi.

“Lütfen beni arayın”
Gazeteye verdiği ilanla ilgili görüştüğümüz emekli Tümamiral İlker Güven, şunları anlattı: “Sunahanım beni en son mücevher hırsızlığıyla suçlamıştı. Ama soruşturma takipsiz aldı. Ben de bunun üzerine ona yalan ve iftira davası açtım. Davanın Kadıköy’deki ilk duruşmasından çıkmıştık. Yanımda kız kardeşim ve avukatım vardı. Kalça kemiğini kıran anneme çiçek alıp ziyaretine gidecektik. O sırada eşim arkadan bana saldırarak kulağıma tokat attı. Artık elinde ne varsa kulağımı parçaladı. Kız kardeşim bankaya sığındı. Bankanın güvenlik kayıtlarını istedim. Bana, kız kardeşim ve avukatıma ağza alınmayacak hakaretlerde bulundu. Hastaneden rapor aldım. Ama onun bulduğu sözde tanıklar benim eşime saldırdığımı iddia ederek yalancı tanıklık ettiler. Olayın aslı tam tersidir. Ve ben şimdi gerçekten olayın aslını gören insanları arıyorum. O görgü tanıklarına ihtiyacım var. Vicdan sahibi insanların beni aramalarını bekliyorum.”

Paşa eşlerinin pırlanta kavgası
Sunahanım Güven gittiği bir davette taktığı pırlanları Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in eşi Sevil Örnek’in çok beğendiğini ve bir davette takmak üzere istediğini ancak daha sonra kendisinden alamadığını söyleyerek “Sonra öğrendim ki, eşim İlker Güven bana boşanma davası açtıktan sonra Sevil Örnek’e gitmiş, ’Sen gel, mahkemede Sunahanım, ’agresifti’, ’kirliydi’, ’bakımsızdı’ de, o pırlantaları verme demiş” diye iddia da bulunmuştu. Bu iddia üzerine Sunahanım Güven hakkında, emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in eşi Sevil Örnek’e “hakaret” ettiği gerekçesiyle 2 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.

DUYURU
04.KASIM.2010 Günü, Kadıköy Medrese
Karakol Sokakta bulunan Çiçekçinin önünde, Saat: 11.00/11.30 sıralarında
1 Bay ile 1 Bayan arasında yaşanan arbedeyi
görenlerin insanlık namına
0.533.712.63.48 nolu telefonu araması rica olunur.

İlker GÜVEN