İşte Hükümetin açığa aldığı askerlerin terfilerine yaptığı itirazın detayları
Hükümetin açığa aldığı Tümgeneral Kaya, Tümgeneral Helvacıoğlu ve Tümamiral Gavremoğlu’nun terfilerine yaptığı itirazın detayları belli oldu. Başbakanlığın, üç generali terfi ettirmeme gerekçesi olarak Hantepe, Gediktepe ve Aktütün’deki karakol baskınlarını gösterdiği ortaya çıktı.
‘Balyoz’ davasında darbe girişiminde bulunmaktan yargılanan Tümgeneral Halil Helvacıoğlu, Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu’nun açığa alınması büyük tartışma yarattı. 3 komutan da Ağustos 2010’daki YAŞ’ta (Yüksek Askeri Şura) terfi almış, ancak hükümet “haklarında mahkemece çıkarılmış yakalama emirlerine karşı itiraz davaları henüz sonuçlanmadığı” gerekçesiyle terfi kararnamelerini imzalamamıştı. Balyoz davasında verilen yakalama kararları 8 Ağustos’ta kaldırıldıktan sonra Genelkurmay, 12 Ağustos’ta terfi teklifini yeniden savunma bakanlığına iletti. Bakanlık bu kez de “Yeni kararnameye gerek görülmemiştir” diyerek teklifleri iade etti. Generaller bunun üzerine Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne (AYİM) dava açtı.
‘Balyoz davasının sanıkları’
Başbakanlığın davaya ilişkin savunmasında, komutanların Balyoz davasında darbe suçundan yargılandığı vurgulandı, Helvacıoğlu ile Gavremoğlu’na isnat edilen suçlamalar sıralandı. Savunmada, “Kaya’nın görevli bulunduğu bölgede çok büyük can kaybına neden olduğu gibi savunma zaafiyeti yorumlarına da yol açan bir takım terör eylemlerinin yaşandığı, bu eylemler neticesinde pek çok askerin şehit düştüğü” belirtildi.
Karakol baskınları sıralandı
Başbakanlık, bu durumun, takdir hakkı kullanılırken dikkate alınmamasının hukukla bağdaşmayacağını kaydetti. Yakalama kararlarının kaldırılmasının durumu değiştirmediğini belirten Başbakanlık, Gediktepe, Hantepe baskınları, Çukurca’daki mayın patlaması ve Aktütün baskınlarından sonra Kaya hakkında ortaya atılan iddialara da işaret etti. Savunmada, TSK’da daha ehil ve yetkin subayların bulunduğu belirtilerek, “Olumsuz hiçbir şart taşımayan, kuşku bile barındırmayan, bu isimlerden daha ehil ve daha yetkin kişilerin TSK içerisindeki varlığı da dikkate alındığında, davanın haklı ve hukuki dayanağının bulunmadığı görülecektir” denildi.
AYİM: YAŞ’ta konuşuldu
Ancak AYİM komutanların “Bir üst rütbeye terfi ettirilmeme işleminin iptali” için yürütmeyi durdurma talebini kabul etti. 27 Eylül’de yürütmenin durdurulması kararı verdi. Kararda, Başbakanlık’ın savunmasının terfilerin takdiren yapılmadığını gösterdiği vurgulanarak, şöyle denildi: “Komutanların liyakati ve yeterliliği ile ilgili hususlar, Başbakan ve Milli Savunma Bakanı’nın da üyesi olduğu YAŞ toplantısında değerlendirme notu verilirken nazara alınabilecek hususlardır. Bu hususlar YAŞ’ta Başbakan ve bakan tarafından ileri sürülmediyse ya da ileri sürülmesine rağmen karar terfi yönünde tecelli ettiyse aynı hususların sözü edilen makamlar tarafından idari denetime konu edilmesi mümkün değildir. Bu bakımdan davalı Başbakanlık’ın kamu yararı ve hizmetin gereklerini de gözeterek olumlu veya olumsuz şekilde işlem tesis etmek konusunda takdir yetkisi bulunduğu yönündeki savunmasına itibar hukuken mümkün görülmemiştir.”
8 gün kala açığa alındılar
Kararı, Başbakanlık talebi doğrultusunda, ilgili daire yerine 10 kişiden oluşan AYİM Daireler Kurulu, oybirliğiyle verdi. 27 Eylül’de verilen karar, Ekim başında Başbakanlık’a tebliğ edildi. Mevzuata göre, kararı 60 gün içinde uygulamak zorunda olan ve bu süreçte yaptığı itiraz da reddedilen hükümet, kararın tarihinden itibaren 60 gün olan sürenin son günü olan 30 Kasım’a 8 gün kala, 22 Kasım’da açığa alma işlemini gerçekleştirdi.
42 asker şehit olmuştu
Tümgeneral Gürbüz Kaya’nın denetimindeki Aktütün’de 17, Gediktepe’de 11 ve Hantepe’de 2 olayda 14 olmak üzere 42 asker şehit olmuştu. Özellikle 19 Haziran Gediktepe’ye yapılan baskından önce Gürbüz Kaya’nın emniyet tarafından gün ve saat verilerek uyarıldığı iddia edilmişti. Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, da şehit ailelerinin talebi üzerine Aktütün, Gediktepe ve Hantepe baskınlarını, ihmal olup olmadığı konusunda incelemeye almıştı. Ayrıca 7 şehit verilen Çukurca’daki patlamayla ilgili internete düşen ses kayıtlarında, Jandarma Tuğgeneral Zeki Es’in ‘Mayınları ben yerleştirdim’ dediği öne sürülmü, bunun üzerine Es tutuklanmıştı.
‘926 sayılı kanunu uyguladık’
Milli savunma Bakanı Vecdi Gönül, komutanların açığa alınmasıyla ilgili dün ilk kez açıklama yaptı: “Generallerin görevden alınması 926 sayılı kanunun uygulanmasından ibarettir. Askeriyedeki özel güvenlik uygulaması 4 yıl önce başladı zaten. Yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Söyleyeceğim başka bir şey yok.” 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun, açığa alınan veya tutuklanan subay ve askerÓ memurlar hakkındaki esasları içeren 65. maddesi, MillÓ Savunma Bakanı’na ve İçişleri Bakanı’na açığa alma yetkisi veriyor.