7 Eylül 2010 Salı

Adaleti Savunanlar Derneği: 'Keşke Olmasaydı' Dememek İçin Güçlü Bir Evet Gerekli

Adaleti Savununlar Derneği Bursa Şube Başkanı Arif Çelenk, "3-5-10 sene sonra 'keşke olmasaydı' demek zorunda kalmamak için 12 Eylül'de güçlü bir 'evet' demek zorundayız." dedi. Ordu İşadamları Derneği (ORİŞAD) Başkan Avni Yılmaz öncülüğünde üyelere yönelik iftar programı düzenledi. Belde Otel'de üyelerini iftarda buluşturan ORİŞAD, daha sonra 12 Eylül'de yapılacak olan halk oylamasını masaya yatırdı.
Adaleti Savunanlar Derneği Bursa Şube Başkanı Arif Çelenk, programda bir sunum yaptı. Kendisinin, Ordulu olduğunu belirten Çelenk, Adaleti Savunanlar Derneği'nin başkanlığını, eserleri ile kamuoyunun yakından tanıdığı Nevzat Tarhan'ın yaptığını söyledi.

Adaleti Savunanlar Derneği'nin, Ordu'dan ilişiği kesilen subaylar, askerler tarafından kurulduğunu aktaran Çelenk, "Ama onlar hiçbir zaman milletin değerlerine ters düşmediler, onlar hiçbir zaman milletin değerlerine savaş da açmadılar. Ama onlar yaşadıkları çileye rağmen yanlış anlaşılırlar endişesi ile Ordu'yu ya da Ordu içindeki yanlış yaparları da anlatmadılar. Onlar disiplinsizlikten atıldılar ama bu zamana kadar onlar hakkında bu yönde böyle bir belge ortaya çıkmadı. Onların hiç biri kendi uçaklarını düşürmeyi düşünmedi, onların hiç biri kınalı kuzu askerlerin öldürülmesini seyretmedi, onların hiç biri bir müzeyi patlatarak küçük öğrencileri öldürmeyi planlamadı, onların hiç biri değişik sivil toplum önderlerine suikastlar düzenlenmeyi planlayarak kaos çıkarmayı hedeflemedi." dedi.

Silahlı Kuvvetler'den ilişiği kesilenlerin yüzde 70'inin ileri cephede görev yapan subaylar olduğu bilgisini veren Çelenk, "Onlar terörle mücadele ettiler hiçbir zaman da bu Heronlar örgütte çok kayba neden oluyor, çekin şunları demediler. Ben bunlardan sadece birinin adından söz etmek istiyorum. Günay Balatekin'in ilişiği ordudan kesildi, aynı gün GATA'da kenser tedavisi gören eşinin de hastaneden çıkması istendi. Günay Balatekin hiçbir zaman bu durumu eşi Aliye Balatekin'e söyleyemedi, 'ancak iyileşiyormuşsun onun için doktorlar hastaneden çıkardı' dedi. Aliye Balatekin, 3 gün sonra bu gerçeği öğrenemeden öldü." diye konuştu.
Bilinen tarihi, Mete'ye kadar uzanan Türk Ordusu'nda değil, kendi insanının yaralı düşmanını bile tedaviden mahrum bırakma gibi bir geleneğin olmadığını ifade eden Çelenk, "Ordudan ilişiği kesilen subaylar yargı hakkı istiyor, bağımsız mahkemelerde durumun ortaya çıkmasını istiyor. Onlar suçlu iseler bunun neticesine razı ama suçsuz iseler bunun da ortayı çıkmasını istiyor. Bu yapılacak anayasa değişikliği bu hakkı veriyor. Bizim sizce Aliye Balatekin'e bir evet borcumuz yok mu? Belki 3-5-10 sene sonra 'keşke olmasaydı' demek zorunda kalmamak için 12 Eylül'de güçlü bir evet demek zorundayız." şeklinde konuştu.

ORİŞAD Başkanı Avni Yılmaz da referandumun siyasi bir konu olarak görülmemesi gerektiğini ifade ederek, değişikliğin millete kazandırdıklarının iyi görülmesi gerektiğini söyledi. Referandumda 'evet' oyu verip, ülkenin üzerindeki karanlık oyunların kalkmasına katkı vereceklerini belirten Yılmaz, "Bazı siyasiler referandumu kendi hesaplarına değerlendirmeyi düşünüyor olabilirler. Fakat, biz bu meselenin millete yararlı olup olmamasına bakarak bu düşünceye sahip olduk." diye konuştu.