1993'te Sivas Tugay Komutanı olan emekli Tuğgeneral Ahmet Yücetürk,
olaylardan dönemin Valisi Ahmet Karabilgin'i sorumlu tuttu. Elindeki
askerleri olayların yaşandığı bölgeye yığdığını savunan Yücetürk,
görevini yerine getirmediğini ileri sürdüğü eski valiye şöyle seslendi:
"Madımak'ta vicdanın rahat mı?"
Sivas'taki Madımak Oteli'nde 37 kişinin yakılarak öldürüldüğü olaylara,
askerin yeterli müdahalede bulunmadığını ileri süren dönemin Valisi
Ahmet Karabilgin'e itiraz geldi. 1993'te Sivas Tugay Komutanı olan
emekli Tuğgeneral Ahmet Yücetürk, Karabilgin'in olayları askere fatura
etmeye çalıştığını öne sürerek, sorumluluğun tamamen valide olduğunu
söyledi. 19 yıl sonra Zaman'a konuşan emekli Tuğgeneral Yücetürk, "Sayın
Vali Ahmet Karabilgin acaba vicdanen rahat mı? Elinde polisiniz,
jandarmanız, size bağlı alay vardı. Bunları kullandın mı, bunlar
neredeydi? Onun vicdanı olayda hayatını kaybeden 37 kişiden dolayı
kapkara. Vicdanını aklamaya çalışıyor. Yukarıda Allah var ona hesap
verecek. Karabilgin, Sivas gibi yere gelecek en son valiydi." dedi.
Dönemin SHP Sivas Milletvekili Ziya Halis ise gerek emniyet güçlerinin
gerekse 6 bin askeri olan Tugay Komutanı'nın olaya seyirci kaldığını
söyledi.
"Sivas Valisi Ahmet Karabilgin, görevini yaptı mı
yapmadı mı? O masanın altına girdiği zaman ben arabamla toplumsal
olayların içindeydim. Neredeydin Karabilgin? O kafasını uzatıp camdan
bakmadı." ifadesini kullanan Yücetürk, "Bir Mustafa Muğlalı olmadım."
dedi. Yücetürk, vicdanen rahat olduğunu söyleyip o dönemde yapabileceği
her şeyi yaptığını dile getiriyor. Ahmet Yücetürk, olayların olduğu gün
acemi erlerin yemin töreni olduğunu belirtiyor. "Onlar ne yapması
gerekiyorsa yaptı, görevini yaptı. Her türlü adli soruşturmayı geçirdim.
Bunlardan dolayı hiç kusurlu bulmadılar. Karabilgin'in ilk valiliği,
valiliğin ne olduğunu bilmiyor. Toplumsal olaylardan uzak, İl İdaresi
Kanunu'nu bilmiyordu. Kütüphanenin tozları içinden getirip önüne koydum.
Kimin yetkisinin ne olduğunu bilmiyordu. Sivas gibi yere gelecek en son
valiydi." diyor.
Sivas Tugay Komutanı Ahmet Yücetürk'ün
iddialarını sormak için aradığımız Sivas Valisi Ahmet Karabilgin'in
rahatsız olduğu ve konuşmayacağı bildirildi. Ancak Karabilgin,
geçtiğimiz yıl Madımak olaylarıyla ilgili Aksiyon dergisine yaptığı
açıklamada şunları söylemişti: "O kalabalığı erittik, çatışmayı önledik.
O topluluk, tekrar bir araya gelip toplantı. Madımak'a hakim olamadık.
En yakın askeri birlikten talep ederdik. Onların göndereceği birliğin
miktarı, zamanlaması konusunda mülki idarenin fazla inisiyatifi yok. O
alandaki komutanın iznine bağlı. Bütün sıkıntı tugaydaki acemi eğitimi
bitirmiş askerler. Asayiş ile ilgili çok küçük düzeyde birlik, o da
parça parça geldi. 10 tane, 20 tane geldi. Ne yapacaklarını bilmiyorlar.
Bu işe yatkın değiller. Toplumsal olaylara nasıl müdahale edilir,
bilmeyen şaşkın grup."
Sivas'ta yapılanlar insanlık suçu
Katliamın yaşandığı dönemde Sivas Milletvekili olan SHP'li Ziya Halis
ise Tuğgeneral Yücetürk'ün aksine askerin sorumluluğu olduğunda ısrarlı.
Halis, Madımak olayının da Maraş, Çorum ve Gazi'de olduğu gibi
provokasyon olduğunu belirtiyor. Olaylarda devletin büyük bir ihmali
olduğuna dikkat çeken Halis, gerek emniyet güçlerinin gerekse TSK'ya ait
6 bin askeri olan Tugay Komutanı'nın olaya seyirci kaldığını söylüyor.
Sivas'ta insanlık suçunun işlendiğini dile getiren Halis, olayların arka
planının çözülmesi gerektiğini belirtiyor.
Olaylar sırasında
Madımak Oteli'nde ölümle burun buruna gelen 35 kişiyi, pencereden
kurtaran dönemin Büyük Birlik Partisi (BBP) Sivas İl Başkanı Ahmet
Yıldız ise provokasyona dikkat çekiyor. Sivas'taki olaylarda Sünnilerin
Alevileri yakması gibi bir şey olmadığını belirten Yıldız, amacın farklı
olduğu vurgusunu yapıyor.
Sanık avukatlarından Yüksel Köse ise
olaylarda gerçek suçluların hâlâ bulunamadığına dikkat çekiyor. Olayları
provoke etmek için şehir dışından Tunceli ve Malatya plakalı araçlarla
insanların üç gün öncesinden şehre geldiğini dile getiren Köse, olayla
alakalı olmayan bakkalın, kasabın toplanıp götürüldüğünü belirtiyor.