CHP'nin Silivri adayları tartışılırken bombayı MHP patlattı. CHP kimleri aday göstereceğini konuşa dursun MHP, Silivri'de Balyoz'dan tutuklu emekli Korgeneral Engin Alan'ın milletvekili adaylığını açıkladı bile.
Kesin mi? Evet, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak kadar net. Açıklamayı yapan, bizzat MHP lideri Devlet Bahçeli çünkü.
Mersin'de gazetecilere söylediği şu sözler dün medyada yer aldı: "Balyoz davasında tutuklanan emekli Korgeneral Engin Alan'ın kendisi ve ailesi önce Cenab-ı Allah'a, sonra MHP'ye emanettir. Artık bizim partimizin üyesi. Bizim siyasi beraberliğimiz devam eder. TBMM'de MHP'yi birikimi ve tecrübesiyle temsil edebilecek bir kişi olarak algıladığımızdan dolayı partimize davet edildi. Muhtemelen de seçimlere girmesi gerekir." MHP grup toplantılarını bitirdi. Eğer dün grup yapsaydı, Bahçeli Alan'ın adaylığını Meclis'ten kamuoyuna duyururdu. Bahçeli'nin söyledikleri açıkça Engin Alan'ın adaylığının ilanı... MHP, Alan'ı 12 Haziran seçimlerinde aday yapacak. Büyük ihtimalle de seçilecek yere, yani listenin ön sıralarına koyacak. Yargı sürecinin tamamlanması beklenmeyecek. MHP liderinin sözlerinden çıkan sonuç bu... Hiçbir ihtiyat payı bırakmıyor.
Engin Alan kısa süre önce MHP'li oldu; 29 Ocak'ta törenle bu partiye katıldı. O açıdan adaylığı sürpriz değil. Gölcük'te döşemelerin altından çıkan belgelerin ardından, son Balyoz dalgasında tutuklandı. Her ne kadar adaylığı sürpriz olmasa da ben Bahçeli'nin yargı sürecini bekleyeceğini tahmin ediyordum. Balyoz sanıklarına mesafe koydu. Ailelerinin Anıtkabir'e yürümelerine tepki gösterdi. Engin Alan'la ilgili farklı bir tavır takındı. Silivri'den Meclis'e taşıyacağını ilan etti. Bu siyasi bir risk değil mi? Büyük risk. Çetin Doğan'ın bir numaralı sanık olduğu Balyoz davası ciddi iddialarla dolu... Henüz hüküm oluşmuş değil. Ancak iddialar da son derece ağır. MHP lideri bu riski göze aldı.
Engin Alan, terörle mücadelede öne çıkan isim. MHP'ye katılırken de 'Özel Kuvvetler komutanlığı yapan ve üstün hizmetler veren biri' olarak anons edildi. Her ismi anıldığında bölücü başı Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinde rolü olduğu söylenir.
'Terörle mücadele' askerlik hayatının sadece bir bölümü. Bu döneme kimsenin söyleyecek bir sözü olamaz. Teröre karşı yaptıkları sadece MHP tabanından değil toplumun genelinden destek görür. Ancak hayatının başka safhaları da var. Aday yaparken hayatının bütününe sahip çıkıyorsunuz. "Bizi yalnızca teröre karşı verdiği mücadele ilgilendirir, gerisine karışmayız" diyemezsiniz. Risk de burada zaten. 2002'de 2. Kolordu komutanı iken altına imza koyduğu bazı emir ve talimatların bir kısmı medyaya yansıdı. İmha edilmesine rağmen kurtarılan belgelerde neler yok ki... Yasa dışı fişleme yapılması talimatı en dikkat çekici olanı. 24 Aralık 2002 tarihli 'kişiye özel' belgenin konusu 'Kategorili Personel İşlemleri ve İrticai Faaliyetler'. Belgede numara, kod en ince ayrıntısına kadar yazılı...
Sadece bir maddeyi aktarıyorum: "Sıralı tüm sicil amirleri birliğindeki personeli ve bu personelin aile yapısı ve yaşantısını çok iyi bilecektir. Özellikle birinci sicil amirlerinin bir plan dahilinde yapacakları ev ziyaretleri ile personelin eş ve çocuklarının da tutum ve davranışları ile giyim tarzları gözlemlenecek. Giyim kuşamlara belli bir ideolojiyi temsil edecek şekilde giyinen personel uyarılacak. Bu personel titizlikle takip ve kontrol edilecektir." Fişleme, askerî personelle sınırlı değil. Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki kadrolaşmadan, imam hatip liselerindeki kız öğrencilerin kılık kıyafetlerinin tespitine kadar bir dizi talimat var. Kılık kıyafet takibi ne terörle mücadelenin bir parçası ne de askerlik görevinin... Bu fişlemeleri MHP tabanının kabul etmesi mümkün mü? MHP seçim meydanlarında "Balyoz sanığını yargıdan kaçırıyor" ithamıyla da karşılaşacak. Engin Alan'ın adaylığının MHP açısından siyasi risk barındırdığı kesin. Bahçeli bu riski göze aldığına göre bize de 'İlk Silivri milletvekilini' tarihe not etmek düşer...