Balyoz Davası sürüyor. Dönemin I. Ordu Komutanı, emekli Org. Çetin Doğan, mahkemede bir çıkış yaptı ve şöyle dedi: "Seminer planının yapıldığı tarihlerde (Mart 2003) ben bu ordunun komutanıydım.
Seminere başkanlık yaptım. Bu arkadaşlar emir-komuta zinciri içinde hareket etmişlerdir. Bir suç isnadı varsa bundan sorumlu olan arkadaşlarım değil, benim."
Doğan'ın bu çıkışını salondaki sanıklar alkışladı. Mahkeme Başkanı ise sessiz olunmasını istedi.
Peki, bu mümkün mü?
Yani "Seminerin baş sorumlusu bendim...
Diğerlerini bırakın, beni yargılayın" denebilir mi?
Soruyu mevcut kanunlar çerçevesinde sormuyorum elbette... Böyle bir yargılama vicdani midir, adaletli midir?
Valla ben kuşkuluyum...
Evet, elbette, "emir-komuta zinciri" diye bir mekanizma var. Zincirin alt kısımlarında yer alanlar, hep bu savunmayı yapmıştır: "Ne yapayım, emir böyleydi."
Tamam ama verilen emir, bağlı olduğun kanunlara ve senin görev tanımına uygun muydu arkadaş?
Komutan "Darbe planı hazırla" dedi de... Peki, böyle bir planı hazırlamak senin işin miydi?
Valla kimse kimseyi kandırmasın:
Eğer gerçekten "Balyoz" diye bir darbe planı hazırlandıysa... Katılan herkes az ya da çok suçludur.