Genç Siviller'in, geçtiğimiz yıl 'Darbeci Baro, Taksim'e hoşgeldin' pankartıyla karşıladığı İstanbul Barosu yönetimi dün Balyoz darbe planı sanıklarına destek için Silivri'deydi.
Baro Başkanı Ümit Kocasakal ve yönetim kurulu üyeleri tam kadro halinde ikinci duruşmayı izledi. Müdafi olarak görev yapan meslektaşlarıyla dayanışma içinde olmak için Silivri'ye geldiklerini savunan Kocasakal, basın mensuplarının, 'Neden sanık avukatlarının yanında oturdunuz?' sorusuna ise "Eleştirilebilir tabii. Bir şey diyemeyiz." şeklinde cevap verdi. Baro yönetiminin gözlemci sıfatıyla darbe sanıklarına destek verdiği dünkü duruşmada yine esasa girilemedi. Sanık vekilleri, reddihakim talebinin reddedilmesi kararına yaptıkları itiraz sonuçlanana kadar davaya ara verilmesini istedi. Mahkeme, 6 Ocak'a ertelendi.
'Balyoz' kod adlı darbe planı iddialarına ilişkin eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 196 sanıklı davanın ikinci duruşması dün görüldü. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Çetin Doğan, Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek, Koramiral Kadir Sağdıç, emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütcü, açığa alınan Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu ile Tümgeneral Halil Helvacıoğlu, 'Kaos Planı' davasının tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 186 sanık katıldı. Davanın bir numaralı sanığı Çetin Doğan'ın kızı Pınar Doğan ve damadı Dani Rodrik de izleyici olarak mahkemeye geldi. Duruşmada, geçen celseye katılmayan bazı sanıkların kimlik tespitleri tamamlandı.
İstanbul Barosu yönetiminin de sanık avukatlarının yanına oturması dikkat çekti. Darbe sanıklarına destek vermesi nedeniyle 'darbeci baro' olarak tanınan İstanbul Barosu'nun yeni yönetimi, geleneği bozmadı. 8 Kasım 2010 tarihinde yönetime gelen Ümit Kocasakal başkanlığındaki İstanbul Barosu Yönetim Kurulu tam kadro duruşma salonuna geldi. Heyet, mahkeme salonunda sanık avukatları arasına oturdu. Baro yöneticileri tek tek söz alarak 'gözlemci' sıfatıyla mahkemeye geldiklerini bildirdi. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, "Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını kollama görevimiz var. Bu nedenle baro olarak kamuoyuna mal olmuş davaları izliyoruz ve izleyeceğiz." şeklinde konuştu.
Baro Yönetim Kurulu Üyesi Aydeniz Alisbah Tuskan ise "Sanık avukatlarına destek, 'gözlemci' olarak buraya geldik." dedi. Yönetim kurulu üyelerinden Turgay Demirci de, Avukatlık Kanunu'na göre 'gözlemci' olarak, adil bir yargılama yapılıp yapılmadığını tespit etmek üzere mahkemeye geldiklerini söyledi. Baro başkan ve yönetim kurulu üyeleri, mahkeme salonunda sanık avukatlarıyla sohbet etti. Ankara Barosu yönetimi adına avukat Erol Aras da gözlemci olarak mahkeme salonuna geldi. Ankara Barosu Başkanı Metin Feyizoğlu, ikinci Ergenekon davasında sanık avukatı olarak duruşmaya çıkıyor.
Duruşmada söz alan Çetin Doğan, iddianamede davanın temelinin CD'lere dayandırıldığını savundu. Doğan, "Eğer seminerde işlenen bir suç varsa, başkanı bendim. O dönemde ordu komutanıydım. Seminerin sevk ve idaresini ben yaptım. Kaynağının, temelinin nereden geldiğini açıklayabilecek durumdayım. Suç isnadı varsa bana yapılmalı. Arkadaşlarım suçlu değillerdir.'' diye konuştu. Doğan'ın bu konuşmasını, salonda bulunan izleyiciler alkışladı. Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken ise alkışlanmaması konusunda izleyicileri uyardı. Doğan'ın avukatı Celal Ülgen, iddianame yazılırken 11 numaralı CD'ye dayandırıldığını belirtti. Zaman açısından da önemli bir çelişki olduğunu ifade eden Ülgen, belgelerin bu CD'nin üretildiği tarihte ya da bir gün önce gerçekleştiğini ileri sürdü.
Bizi Anayasa Mahkemesi yargılasın
Duruşmada söz alan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek'in avukatı Dinçer Eskiyerli, müvekkilinin isnat edilen suçu işlediği iddia edilen dönemde kuvvet komutanı olarak görev yaptığını dile getirerek, bu sebeple Örnek'in yüce divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'nde yargılanması gerektiğini savundu. Mahkemenin görevsizlik kararı vermesini istedi. Bazı sanık avukatları da aynı görüşü dile getirdi. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş, yetkisizlik taleplerinin reddedilmesini istedi. TCK'nın terörle mücadele suçlarını düzenleyen maddeleri gereğince bu suçların özel yetkili mahkemelerin kapsamına girdiğini söyledi. Kuvvet komutanlarının Yüce Divan'da yargılanmasına yönelik talepleri de değerlendiren Savcı, bu kişilerin eski TCK'nın 147. maddesine muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılandıklarını söyledi. Kırbaş, sanıklara isnat edilen suçların (darbeye teşebbüs) Anayasa Mahkemesi'nin görevi kapsamında değerlendirilmeyeceğini anlattı. Mahkemesi, reddihakim taleplerin reddine ilişkin İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan itirazın sonucunun beklenmesine karar vererek, duruşmayı 6 Ocak 2011'e erteledi.