Balyoz davasının bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, "hoparlörlü propaganda" yapmak için Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) başvurdu.
Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Doğan, avukatları aracılığıyla YSK'ya sunduğu dilekçede, yasadaki haklarından faydalanmak istediğini belirterek, afişler için fotoğraf çekimi yapılmasına izin verilmesini talep etti. Seçmene kendisini tanıtabilmek için ses kayıtları ve video çekimleri yapmak istediğini de iletti.
Cumhuriyet Güç Birliği'nin gösterdiği bağımsız adaylardan eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan, YSK'ya avukatları aracılığıyla sunduğu dilekçede Anayasa'nın "Seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma hakları" başlığını taşıyan 67. maddesine dikkat çekti. Bu maddenin 2. fıkrasında "eşitlik" prensibine yer verildiği belirtilen dilekçede, "Burada kastedilen eşitlikten propaganda yapma hakkı açısından fırsat eşitliğinin sağlanması olarak anlaşılması gerektiği açıktır. Özellikle siyasî partilerden aday olan kişilerle bağımsız adaylar arasındaki eşitsizlikten kaynaklanan sorunların giderilmesi idarenin görev ve sorumlulukları arasında yer almaktadır." denildi.
Dilekçede seçme ve seçilme hakkının uluslararası metinlerde sıklıkla vurgulanan temel hak ve özgürlüklerden biri olduğu, bu metinlerin Anayasa'nın 90'ıncı maddesine göre Türkiye'deki yasaların üzerinde olduğu kaydedildi. Dilekçede, "Müvekkilimizin seçmenlere kendisini tanıtabilmesi ve 298 sayılı yasanın tanıdığı "hoparlörle propaganda" hakkını kullanabilmesi için cezaevi koşullarında da olsa müvekkilimizin ses kayıtlarının ve video çekimlerinin yapılmasının sağlanmasına, ayrıca afişlerde kullanılmak üzere fotoğraf çektirme olanağının da tanınmasına karar verilmesini arz ve talep ederiz." ifadeleri kullanıldı.