Kürt yazar Musa Anter'in 1992'de PKK-JİTEM işbirliğiyle öldürüldüğüne dair yeni bilgiler ortaya çıktı. Gazeteci Ercan Gün'ün kaleme aldığı "Ape Musa Faili Bilindik Cinayet" isimli kitapta, Anter'in örgüte haraç vermediği için 1989'da hain ilan edildiği ve Abdullah Öcalan tarafından hakkında ölüm kararı verildiği anlatılıyor.
Kitaptaki bilgilere göre infazla görevlendirilen Hogir kod adlı Cemil Işık örgütten kaçınca Öcalan, Anter'i JİTEM'in öldürmesini istedi. Talimatı ise emekli Tuğg. Veli Küçük verdi. Ancak JİTEM'ci Cem Ersever anlaşmazlıklar yüzünden geri çekildi. Bunun üzerine Ersever'in yerine Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım geçti.
Karakutu Yayınları'ndan çıkan kitaptaki iddiaya göre Musa Anter örgüte haraç vermediği için 1989 yılında bizzat Abdullah Öcalan tarafından hain ilan edilmiş biri. PKK'nın yaşattığı maddi baskıdan ötürü Nusaybin'den İstanbul'a taşınan Anter için Öcalan ölüm kararı verir. İnfaz için de Hogir kod adlı Cemil Işık görevlendirilir. Ancak Hogir infazı gerçekleştirmemek için örgütten kaçar. JİTEM'ci Binbaşı Cem Ersever de 'itirafçı' yapmak için Hogir'i kaçtığı Zaho'dan iki sivil araçla getirtir. Kitapta Hogir'e Anter'i öldürmesi teklifinin bu kez JİTEM'den geldiği belirtiliyor. Karşılığında Almanya vizesi vaat ediliyor. Yazar, Hogir'in Zaho'ya gitmesi, oradan tekrar Türkiye'ye gelmesinin Apo'nun bilgisi dahilde olduğunu iddia ediyor. Böylece hem Hogir'i hain ilan edebilecek hem de Anter'den intikamını almış olacaktı. Özetle Anter cinayeti JİTEM-PKK işbirliği ve Ergenekon yapılanmasının bir projesiydi. Anter cinayetinin maksadı bölgede OHAL'i daha da katılaştırmak ve halkın PKK'ya olan ilgisini artırmak. Konuyla ilgili konuşan PKK itirafçısı Abdülkadir Aygan'ın, "Musa Anter suikastı, PKK-JİTEM arasındaki paslaşmayla gerçekleştirildi, bu ortak bir eylemdi." sözleri, yaşanan cinayetin perde arkasını net biçimde ortaya koyuyor.
Karakutu Yayınları'ndan çıkan kitaptaki iddiaya göre Musa Anter örgüte haraç vermediği için 1989 yılında bizzat Abdullah Öcalan tarafından hain ilan edilmiş biri. PKK'nın yaşattığı maddi baskıdan ötürü Nusaybin'den İstanbul'a taşınan Anter için Öcalan ölüm kararı verir. İnfaz için de Hogir kod adlı Cemil Işık görevlendirilir. Ancak Hogir infazı gerçekleştirmemek için örgütten kaçar. JİTEM'ci Binbaşı Cem Ersever de 'itirafçı' yapmak için Hogir'i kaçtığı Zaho'dan iki sivil araçla getirtir. Kitapta Hogir'e Anter'i öldürmesi teklifinin bu kez JİTEM'den geldiği belirtiliyor. Karşılığında Almanya vizesi vaat ediliyor. Yazar, Hogir'in Zaho'ya gitmesi, oradan tekrar Türkiye'ye gelmesinin Apo'nun bilgisi dahilde olduğunu iddia ediyor. Böylece hem Hogir'i hain ilan edebilecek hem de Anter'den intikamını almış olacaktı. Özetle Anter cinayeti JİTEM-PKK işbirliği ve Ergenekon yapılanmasının bir projesiydi. Anter cinayetinin maksadı bölgede OHAL'i daha da katılaştırmak ve halkın PKK'ya olan ilgisini artırmak. Konuyla ilgili konuşan PKK itirafçısı Abdülkadir Aygan'ın, "Musa Anter suikastı, PKK-JİTEM arasındaki paslaşmayla gerçekleştirildi, bu ortak bir eylemdi." sözleri, yaşanan cinayetin perde arkasını net biçimde ortaya koyuyor.