26 Ağustos 2011 Cuma

Jandarma Albay: Camii bombalamakla suçlanamam, çünkü...

Balyoz Davası'nda savunma yapan sanık Jandarma Kurmay Albay Hanifi Yıldırım, kendisinin camii bombalamakla suçlanamayacağını belirtti.
Yıldırım: "İzmir'de görev yaptığım zamanlarda dönemin Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun oğlu, emrimde askerlik yapmıştı. O günlerde kışlanın yakınındaki sanayi mahallesinin esnafı camilerine imam atanmamasından şikâyetçiydi. Diyanet İşleri Başkanı'na ulaşıp sorunlarını çözmem için benden yardım istediler. Ben de yardımcı olarak o camiye imam atanmasını sağladım. Bunu yapmış biri camileri bombalamakla suçlanabilir mi?" dedi. Sanık savunmaların alınmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.


Balyoz Davası'nın öğleden sonraki bölümünde taleplerin alınmasının ardından duruşmaya, sanıkların savunmaları ile devam edildi. Savunmasını yapan tutuklu sanık Jandarma Kurmay Albay Hanifi Yıldırım, 2003 yılındaki 1'inci Ordu Plan Semineri'ne katıldığını ancak o yıl seminerde darbe planlarını duymadığını belirtti. Darbede görevlendirilecek personel, gözaltına alınacaklar kişiler ve kapatılacak kurumlarla ilgili listeleri hazırladığı iddia edilen Yıldırım, hakkındaki suçlamaları reddetti. İddia edildiği gibi kullanıcısı olduğu 'hyildirim' adlı bir bilgisayarda bu listeleri hazırlamadığını ifade etti.
 
"CAMİİ BOMBALAMAKLA SUÇLANAMAM"
Balyoz iddianamesinde geçtiği gibi camii bombalamakla suçlanamayacağını ifade eden Yıldırım, "İzmir'de görev yaptığım zamanlarda dönemin Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun oğlu, emrimde askerlik yapmıştı. O günlerde kışlanın yakınındaki Sanayi Mahallesi'nin esnafı camilerine imam atanmamasından şikâyetçiydi. Diyanet İşleri Başkanına ulaşıp sorunlarını çözmem için benden yardım istediler. Ben de yardımcı olarak o camiye imam atanmasını sağladım. Bunu yapmış biri camileri bombalamakla suçlanabilir mi?" diye konuştu.
 
DURUŞMA YARINA ERTELENDİ
Duruşma Savcısı Savaş Kırbaş, "Siz seminere katıldınız. Camii bombalayamayacağınıza örnek olarak Diyanet İşleri Başkanından yardım isteyerek bir camiye imam atanmasını sağladığını söylüyorsunuz. 'imam hatip lisesi müdürünün, belediye başkanının' tutuklanmasının konuşulduğu bir seminerde 'bu nasıl şey diye sormadınız mı" şeklinde bir soru yöneltti. Kendisinin o dönemde bir binbaşı olduğunu hatırlatan Yıldırım, "Benim nasıl bir tepkim olabilir. Ayrıca böyle bir planı duymadığımı söylüyorum" yanıtını verdi. Kırbaş, tatmin edici bir cevap vermesini istemesi üzerine davanın bir numaralı sanığı olan emekli Orgeneral Çetin Doğan ve avukatı araya girdi. Çetin Doğan, savcının belli konuları hatırlatmaya çalışmasının enteresan olduğunu söyleyerek, "Seminerde, Olasılığı En Yüksek Tehlike Senaryosu görüşüldü, darbe planı görüşülmedi. Seminerin ses kayıtları var. Seminerde onca şey varken, İmam Hatip müdürlerinin gözaltına alınıp alınmaması konusunun, darbe planı olarak gösterilmesini manidar buluyorum" dedi. Savunma yapan sanıklar Ömer Mimiroğlu, Hakan Sargın, Hüseyin Özçoban ve Mustafa Koç da suçsuz olduklarını belirterek tahliyelerini istedi. Sanık savunmalarının alınmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.