24 Ağustos 2011 Çarşamba

"Halimiz tam kepazelik" diyen Genelkurmay Başkanı... / Erhan Başyurt

İnternete düşen şok ses kayıtlarına bir yenisi eklendi.

Dailymotion'da yayınlanan ve Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen yeni ses kaydında yine şok sözler yer alıyor.

Genelkurmay Başkanı iken İlker Başbuğ'un Brüksel'de NATO'da görevli Türk komutanlara yaptığı bir konuşma da daha önce internete düşmüştü.

Koşaner'in ses kaydı da Genelkurmay Başkanı iken yapılmış...

Yüksek Askeri Şûra öncesi "Balyoz resti çekip" emeklilik istemesiydi Koşaner 2013'e kadar Genelkurmay Başkanımız olarak görev yapmaya devam edecekti.

Koşaner'in iki yıl da Kara Kuvvetleri Komutanlığı yaptığı düşünülürse, terörle mücadeleye yönelik "özeleştiri" nevinden bu sözleri çok daha önem arz ediyor.

Görevde iken kamuoyuna açık pek konuşma yapmayan Koşaner'in tespitleri oldukça düşündürücü.

Konuşma, BUGÜN'ün de yer verdiği basına yansıyan birçok skandalı doğruluyor.

Yürek burkan, terörle mücadelede göz göre göre verdiğimiz can kayıplarını ifşa eden şok sözler.

Koşaner, terörle mücadele için "kontrolsüz mayın döşendiğini" kabul ediyor.

"Alan hâkimiyeti" adına arazide istihbarat almadan gelişigüzel yapılan "arama-tarama" faaliyetlerinin "mayınlara basarak" can kayıplarına neden olduğunu dile getiriyor.

"Hadi arıyorduk, tarıyorduk. Bu arada 10 kişi mayına basıyordu. 5 kişi bilmem ne oluyordu. Düşüyordu. Yaralanıyordu. Neticede de hiçbir şey bulamıyorduk."

Işık Paşa, eğitimsiz birliklerin çatışmalarda başarısız olduğunu, tim komutanlarının bile mevzide silahlarını terk edip kaçtığını ifade ediyor.

Profesyonel olmayan bu birlikler için "bir karaltı görür tak diye ateş eder" diyen Koşaner, böyle bir panik hali sonrası yaşanan vahim bir olayı da ifşa ediyor: "Vay basıldık diye herkes silaha sarılır. Bir masum erimizi alnından vururuz. Vurduk mu? Haberiniz var mı? Var değil mi?"

Koşaner, bununla da kalmıyor. Yüzlerce şehit verdiğimiz karakolların hatalı yapıldığını, kum torbalarıyla yapılan mevziilerde askerlerin hedef haline geldiğini de doğruluyor.

Hantepe Karakolu'na yapılan baskında bu tür hatalı bir mevziiye teröristlerin girip tepeden bomba attığının İHA'dan görüldüğünü söylüyor.

"Tam bir kepazelik halimiz" diyor.

Paşa'nın İnsansız Hava Araçları (İHA) ile ilgili de şok tespitleri var.

İHA'ların komutasında boşluk olduğunu kaydediyor. Hantepe'de teröristlerin baskın öncesi görüntülendiğini ama sorumlu komutan arazide olduğu için hiçbir şey yapılamadığını itiraf ediyor.

Koşaner, emir-komuta boşluğunun giderilmesi, anlık ve gerçek istihbarata dayalı profesyonel birliklerle baskınlar yapılması ve teknolojinin daha verimli kullanılmasını da haklı çözümler olarak öneriyor.

Bütün bunlara bakınca Işık Paşa'nın bizzat anlattığı olaylara ilişkin hukuk süreçlerini açmamak için direndiği görülüyor.

*"Kol kırılır yen içinde kalır" mantığını sürdürdüğü anlaşılıyor.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı gibi kritik görevlerde 3 yıl art arda görev yapan Koşaner'in, görevi süresince bütün bu sorunların çözümü için yapısal değişikliklere neden gitmediğini de izah etmesi gerekiyor?