14 Haziran 2010 Pazartesi

Çete Üyelerinin Şok Diyalogları

Hava Askeri Savcı Albay Zeki Üçok ile işkadını Sibel Çarmıklı’nın da aralarında bulunduğu "Sahte Çürük Raporu" çetesinin telefon kayıtları şok etti...

Askere gitmek istemeyenlere sahte çürük raporu aldıkları iddia edilen ve aralarında Hava Askeri Savcı Albay Zeki Üçok ile işkadını Sibel Çarmıklı’nın da bulunduğu çetenin telefon konuşmaları ortaya çıktı

Aralarında Hava Askeri Savcı Albay Zeki Üçok ve iş kadını Sibel Çarmıklı’nın da bulunduğu çete üyeleri arasında geçen ve soruşturma dosyasına giren telefon konuşmalarında ilginç diyalogların yaşandığı ortaya çıktı.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen “Sahte çürük raporu” çetesi iddianamesinde yer alan polisin soruşturma süresince çete üyelerine yaptığı teknik takibe takılan telefon konuşmalarına ise VATAN ulaştı.

Çetenin Üçok’a ayarladıkları hayat kadınları ve çetenin bu işlerdan yaptıkları büyük vurgunların yer aldığı ilginç telefon görüşmelerinden bazıları şöyle:

ALBAYDAN HAMİLE KALMIŞ
‘Ona 1 milyar vereceğim yoksa şerefsizlik olur’

Çete üyelerinin Hava Askeri Savcı Albay Zeki Uçok’a ayarladığı ve Üçok’un birlikte olduğu Melike isimli kadının daha sonra Üçok’tan hamile kaldığı da çete üyelerinin arasında geçen konuşmalarda ortaya çıkıyor.

Murat Tugay Tepe ile çete üyesi Erdem Kılıç arasında geçen telefon konuşmasında Kılıç, “Melike aramış beni. Mesaj çekmiş, arasın diye aradım” diyor. Tepe ise “Paşam baba oluyor diye yazıyorda, a.. k.. Ulan dedim ne ayak?” şeklinde cevap veriyor. Kılıç’ın, “Benimle dargın, para istedi. Para olmadığı için vermiyorum. Vereceğim tabi. Bir milyar lira vereceğim ona ya. Kız hak etti çünkü ayıp olur. Çok şerefsizlik yapmış oluruz. Abi kız hamile miymiş abi” diye konuşuyor. Bunun üzerine Tepe, “A.. k.. prezervatif kullanmadı mı?” dediği ortaya çıktı.

İNDİRİM YOK!
-Kardeşim askere gidecek
-10 bin dolar ve bir kimlik gönder
Tepe bir çete üyesi Taylan Özgür Düşko ile yaptığı telefon görüşmesinde Düşko, “Tugay benim kardeşim askere gidecek. Üniversite mezunu, kendi kardeşim” diyor. Bunun üzerine “Tepe, Tamam onbin dolar dört resim bi kimlik gönder” diye cevap veriyor. Murat Tugay Tepe ile bir çete üyesi arasında geçen bir konuşmada yeni bir müşteriden bahseden çete üyesine Tepe, “Yalnız 20 bin dolar falan alırım haberin olsun ” diyor. Çete üyesi ise , “Abi sende iyice zam yaptın biz beş kuruş kazanamayacağız bu işten onun için yapmıyorum. Kaç para diyeceğiz adama 30 bin dolar mı diyeceğiz” diye cevap veriyor.
 
Devlet arazilerini yağmalamakla suçlanan sahte çürük çetesinin nasıl bir yöntem izlediği, iddianamede ayrıntılı olarak anlatılıyor. Buna göre, öncelikle özel firmaların gündemindeki arsaların üzerine Hâkim Albay Zeki Üçok tarafından 'askeri güvenlik bölgesi' şerhi konuluyor. Ardından da söz konusu şerhi kaldırmak için milyon dolar rüşvet isteniyor.

Sahte çürük çetesi soruşturması kapsamında tutuklanan Hâkim Albay Ahmet Zeki Üçok, İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde bulunan Ulus semtindeki bir arsaya 'askerî bölge' şerhi koyduğu ve daha sonra bu şerhi kaldırmak için ise 5 milyon dolar istediği ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanan Ahmet Zeki Üçok, Murat Tugay Tepe'nin Sibel Çarmıklı ve oğlu Murat Can Çarmıklı ile irtibata geçerek arsa sahipleri ile pazarlık yaptıkları yer alıyor. Beşiktaş Ulus semti Ortaköy Mahallesi'nde bulunan bir arsada Palmali Ulus Hastanesi inşaatının yapımı devam ederken, Hava Kuvvetleri Komutanlığı 15. Füze Üs Komutanlığı'nca 2008 yılında 'askerî güvenlik bölgesi' şerhi konulmasıyla inşaat durdurulmuştu. Arsa sahipleri şerhi kaldırmak için birçok yazışma yapsalar da bir sonuç alamamıştı. Söz konusu olay iddianamede ayrıntılarıyla yer alıyor.

İşte o ifadeler: "Örgütün bir başka nitelikli dolandırıcılık olayının ise Ulus semtinde bulunan ve üzerinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın 'askerî güvenlik bölgesi' şerhi koyduğu bir arsa konusu olduğu tespit edilmiştir. Bu konuda Ahmet Zeki Üçok ve Murat Tugay Tepe'nin, Sibel Çarmıklı ve oğlu Murat Can Çarmıklı ile irtibata geçtiği, 3 milyon 700 bin Amerikan Doları karşılığı bu şerhi kaldırabileceklerini ilettikleri, Çarmıklı ailesinin de bir siyasi partinin Beşiktaş İlçe Başkan Yardımcısı Hayrullah Çelebi ile görüşerek, arsa sahipleriyle irtibata geçtiği, bu konuda görüşmeler yapıldığı anlaşılmıştır.

Konuyla ilgili yapılan telefon görüşmelerinin birinde, Hayrullah Çelebi'nin Murat Can Çarmıklı'ya, "Bir tanesi tapudaki şerh kalkacak mı diyor. Bu meblağ son mu diyor, biraz bi şeyler olamaz mı diyor. Yani en azından bi dört-dört buçuk gibi falan olabilir mi diyor." diyerek, arsa sahiplerinin isteklerini ilettiği, arsa üzerindeki şerhin kaldırılması için istenilen para konusunda pazarlık yaptıkları görülmüştür."

ŞERHİ BİZİMKİ KOYDURMUŞ
Söz konusu arsaya 'askerî güvenlik bölgesi' şerhini Ahmet Zeki Üçok'un koydurduğu da yine çete üyelerinin konuşmalarıyla anlaşılıyor. İşte o bölüm: "Murat Can Çarmıklı'nın Murat Tugay Tepe'ye, "Ufak bi soru sordu onu iletiyim o şeyde şerh varmış. O kalkıyo de mi diyolar. Çünkü bizimki koydurmuş onu." diyerek şerhi Ahmet Zeki Üçok'un koydurduğu ve arsa sahiplerinin bu konudaki isteklerini ilettiği görülmüştür. Ancak ilerleyen dönem içerisinde, istenilen miktar üzerinde anlaşılamaması üzerine, Murat Tugay Tepe'nin "Biz orayı yaptırtmayız. Taş taş üzerine koydurmayız. Oraya dozer sokarız." diyerek Murat Can Çarmıklı üzerinden arazi sahiplerini tehdit ettiği ve bu şekilde çıkar sağlamaya çalıştıkları tespit edilmiştir."

İddianamede örgütün gerçekleştirdiği eylemler bölümünde, 'yağma ve irtikap' suçuna ilişkin eylemler bölümünde şu ifadeler kullanılıyor: "Soruşturma kapsamında elde edilen delillere bakıldığında; örgüt yöneticisi Ahmet Zeki Üçok, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda askerî savcı olarak yürüttüğü bazı soruşturmalardan çıkar temin edebilmek için, örgüt yöneticisi Murat Tugay Tepe ile görüşmeler yaptığı ve gizli yürütülmesi gereken adli soruşturmalar hakkında bilgi verdiği, Tepe'nin de bu bilgileri Erdem Kılıç ve diğer örgüt üyelerine aktararak, haklarında soruşturma yapılan kişilere bir şekilde ulaşıp, tehdit ve şantaj yoluyla çıkar sağlamaya çalıştıkları görülmüştür."