TSK, Edirne Keşan'daki askerî birliklere sucuk, sosis ve hamburger
diye domuz ve at eti yedirildiğini ortaya koyan Zaman'ın haberiyle
ilgili açıklama yaparak olayı doğruladı.
Genelkurmay'ın, konuyu takip ederek açıklama yapması olumlu.
Ancak vuzuha kavuşması gereken bazı noktalar var. Önce ihale sistemi ve
sıralı komutanlıkların sorumluluklarından başlamak gerekiyor. Özellikle
gıda alanında açılan ihalelerde maliyeti düşürmek için her türlü hile
ile karşılaşılması mümkün. Denetimsizlik can yakıyor.
TSK açıklamasında, kışlada tüketilen tost ve hamburger gibi
ürünlerde domuz ve at eti tespit edilmesi üzerine tekrar analiz edilmek
üzere firmadan ürün alındığı belirtiliyor. Söz konusu ürün numunelerinin
hangi tarihte alındığı ve hangi laboratuvarda tetkik edildiğine açıklık
getirilmiyor. Ayrıca tekrar tetkik edilen numunelerin temiz çıkması
üzerine, söz konusu firmanın ürünlerinin alımına devam edildiği
belirtiliyor. Bu, sorumlulardan hesap sorulmadı anlamına gelmiyor mu?
Denetimlerin, ürün satın alma aşamasında yapılması gerekmiyor mu?
Zaman'ın konuyu gündeme getirmesinden sonra 4. Mekanize Tugay
Komutanlığı hizmet alanında; yani Keşan'da yayın yapan yerel bir
gazetede farklı bilgiler ortaya çıktı mesela. İsimsiz 'bir askerî
yetkili', 6 ay önceki ihalede söz konusu firmadan alınan numunelerde
benzer duruma rastlandığından firmanın ihaleye dahil edilmediğini
söylüyor. Oysa Genelkurmay, 'testler olumlu gelince alım sürdü' diyor.
Üstelik yeni bir bilgiyi daha paylaşıyor; firmanın ürünlerinde son
kullanma tarihi silik olduğu için ürün alımının yakın tarihte durduğunu
açıklıyor.
Zaman'ın haberleştirdiği ilk raporda 3 kez yapılan testlerde
ürünlerin sorunlu olduğunun tespit edildiği ifade edilmişti. Üstelik
başkaca birliklere alımın sürdüğü de belirtiliyordu. Rapor 14 Haziran
2011'de 2'nci Kolordu Komutanlığı'na (Korg. Raif Akbaş) ve 4. Mekanize
Tugay Komutanlığı'na (Tuğg. Yıldırım Alel) gönderilmişti. Şirketin
sahibi Ali Ağuş'un açıklamalarında da öne çıkan konu 95'inci Zırhlı
Tugay'ın kendilerinden alıma devam ettiği yönündeydi. Bu ayın 20'sinde
bu bölgelerdeki askerî birliklerde yeni ihale açılacağı da biliniyor.
'Hileyi tespit ettik, alımı durdurduk' açıklamaları sorunu
çözmez. Sorumlularından hesap sorulmalı. Askerî birliklerin tıpkı diğer
kamu kuruluşları gibi TBMM kontrolünde Sayıştay denetiminden geçmesi
gerektiği için yeni bir kanun çıkarıldı. Ancak geçtiğimiz günlerde
öğrendik ki mevzuatı delmek için üst düzey kimi isimler bizzat gidip
ilgili devlet kurumunda baskı yapmıştı. Güvenlik güçlerinin demokratik
gözetimi, mali konular başta olmak üzere gıda güvenliği, eğitim ve insan
kaynağı teminine kadar her alanda işletilmek zorunda. Aksi takdirde
suistimallerin önü alınamıyor.
