Darbe döneminde komutanların emriyle Mamak Cezaevi'nde işkence
yaptığını Zaman'a anlatan Kamil Atliman'ın sözleri gündeme damgasını
vurdu.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde öğrenciyken tutuklanıp, önce Mamak'a,
ardından Diyarbakır Cezaevi'ne gönderilen 12 Eylül'ün mağdurlarından
Mehmet Emin Aydın, "Keşke herkes onun gibi yapılan işkenceleri itiraf
etse." dedi. Dönemin Mamak Cezaevi Müdürü Raci Tetik'in emri ile birçok
insanın işkencede hayatını kaybettiğini belirten Aydın, "12 Eylül
yargılamasında iki kişiden şikâyetçi oldum. Biri Kenan Evren, diğeri ise
Albay Tetik." açıklamasını yaptı.
Türkiye, insanlık onuru ve
hukukun ayaklar altına alındığı 12 Eylül darbesiyle hesaplaşmanın
eşiğinde. O dönemin tanıkları, darbe süreci ve sonrasında yaşananları
kelimelerle anlatmanın mümkün olmadığına dikkat çekiyor. Önce Mamak'a,
ardından Diyarbakır Cezaevi'ne gönderilen Mehmet Emin Aydın da binlerce
darbe mağdurundan biri. 4 Nisan 2012 tarihinin takvim yaprağını kopartıp
duvarına asan Aydın, 3 yıl 8 ay haksız yere cezaevinde kendisine
işkence yapanlarla hesaplaşacağı günü iple çektiğini söylüyor.
12
Eylül darbesi öncesinde Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde eğitim gören
Aydın, öğrenci olduğu yıllarda geceleri Devlet İstatistik Enstitüsü'nde
memur olarak çalışır. Aynı zamanda Tüm Memurlar Birleşme ve Dayanışma
Derneği'nde (Tüm-Der) genel sayman olarak görev yapar. Darbeden yaklaşık
bir buçuk ay sonra, 3 Kasım 1980'de gece yarısı evi basılır. Ankara
Emniyet Müdürlüğü Siyasi Dal Grubu'nda 27 gün gözaltında tutulur ve
işkence yapılır. Aydın, kendisine yapılan işkenceyi şöyle anlatıyor:
"Emniyet müdürlüğünde 21'inci günümdü. Filistin askısındayken kum
torbası ile mideme vuruyorlardı. Mide kanaması geçirince indirdiler.
İçlerinden biri, 'Bu şerefsiz gebermiş, alın yol kenarında bir yere
atın.' dedi. Beni karga tulumba alarak çöp yığını olduğunu tahmin
ettiğim yere attılar. Bir süre sonra kendime geldim. Yardım istemek için
gelen arabalardan birine el kaldırdım. Fakat arabadakiler beni çöp
yığınına atan polislerdi. Operasyondan dönüyorlarmış. Ölmediğimi görünce
beni tekrar merkeze götürdüler. Arabanın içerisinde 6-7 genç daha
vardı. Polisler o çocuklara beni göstererek, 'Konuşmazsanız sonunuz bu
it gibi olur.' dedi. Bu sözü hiç unutmuyorum."
İLHAN ERDOST'UN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNE ŞAHİT OLDUM
Mamak
Askerî Cezaevi'ne 30 kişiyle birlikte gönderildiğini anlatan Mehmet
Emin Aydın, cezaevinin A Blok girişinde gelen herkese gözdağı vermek
amacıyla işkence edildiğini söylüyor. Albay Raci Tetik'in emri ile
askerlerin akla mantığa gelmeyecek işkenceler yaptığını kaydeden Aydın,
"Cezaevinin A Blok girişinde Muzaffer ve İlhan Erdost kardeşleri gördüm.
Öldüresiye dayak yiyorlardı. İlhan Erdost'un başının duvara vurularak
öldürüldüğüne şahit oldum. Merhametten, insanlıktan eser yoktu. Yeni
gelen mahkûmlara gözdağı vermek için İlhan'ı öldürmüşlerdi. Mamak Askerî
Cezaevi Müdürü Albay Raci Tetik'in emriyle kuru ekmeklerimiz pisuvara
batırılarak bize verildi. Yine Albay Tetik'in uygulaması olan banyo
işkencelerinde birçok insan hayatını kaybetti veya sakat kaldı. Banyoda
saatlerce tazyikli suda işkence gördüm. Sol tarafım tamamen morarmıştı.
45 gün ellerim ve ayaklarım tutmadan koğuşta yattım. Yemeğimi
arkadaşlarım yediriyordu. Mamak'ta iki yıl boyunca sistemli olarak
işkence gördük. Rabb'im bir daha o cehennem günlerini yaşatmasın."
diyor.