Diyarbakır'da 1993-1999 yılları arasında JİTEM karargâhı olarak
kullanılan binanın yan tarafındaki kazı çalışması yeniden başladı.
4 gün içinde bulunan 11 kafatası ve çok sayıda kemik adlî tıpta
muhafaza altına alındı. Faili meçhul cinayetlere ışık tutması beklenen
kemiklerin kimlere ait olduğu, yapılacak DNA testinin ardından netlik
kazanacak. Diyarbakır özel yetkili cumhuriyet savcıları Osman Coşkun ve
Mustafa Baklacı gözetiminde gerçekleştirilen kazı çalışmaları büyük
titizlik içinde yapılıyor. Bölge SİT alanı olduğu için iş makineleri
kullanılamıyor. Arkeologların denetimindeki kazılar, kazma ve küreklerle
sürdürülüyor. Bölgeye basın mensupları dahil kimse yaklaştırılmıyor.
Kültür Bakanlığı tarafından restorasyon çalışmaları sürdürülen
Diyarbakır'ın Suriçi semtindeki İç Kale bölgesinde, doğalgaz borusu
döşemek için çarşamba günü kazı yapılmıştı. JİTEM Grup Komutanlığı'nın,
1999 yılına kadar sorgu ve işkence üssü olarak kullandığı eski Merkez
Kapalı Cezaevi'nin yan tarafında yapılan kazıda insanlara ait olduğu
değerlendirilen 6 kafatası ve çok sayıda kemik bulundu. Olay yerine
gelen savcı, bütün bölgenin güvenlik çemberine alınmasını istedi.
Genişletilen kazı çalışmalarında 5 kafatasına daha ulaşıldı.
Güneydoğu'daki faili meçhuller sebebiyle isminden sıkça söz edilen Sur
İçi'ndeki JİTEM merkezinin bulunduğu bölgede çıkan kemiklerin, faili
meçhule kurban giden kişilere ait olabileceği ihtimali üzerinde
duruluyor. Güneydoğu'da 1990'lı yıllarda işlenen faili meçhul
cinayetlere ilişkin olarak son 2 yılda 7 farklı ilde yapılan kazılarda
938 kemik bulundu. Adli Tıp Kurumu, bunların 530 tanesinin hayvanlara
ait olduğunu açıkladı, diğer kemiklerle ilgili DNA araştırması ise
sürüyor. 1994 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolan 6 kişinin
kemikleri, yakınlarından alınan DNA ile uyuşmuştu. Lice ilçesinde 2009
yılı Temmuz ayında yapılan kazıda pantolon, ayakkabı, insan kafatası ve
kemik parçaları bulundu. Kemikler, 1997 yılında JİTEM tarafından
gözaltına alındıktan sonra kaybolan Sadık ve Seyithan Ulumaskan'a ait
olup olmadığının belirlenmesi için Adli Tıp'a gönderildi. Kemiklerin
Ulumaskan ailesine ait olmadığı açıklanmıştı.