Yüksek Askeri Şura çalışmalarını yarın tamamlayacak.
Şura'da TSK'nın
komuta kademesi değişecek. Önceden olsa Şura en az 1 ay önceden
başlayarak tartışma konusu olurdu. Dikkat ediyor musunuz bir süredir
Şura sancısı yaşanmıyor.
4 yıl önce YAŞ toplantısından 48 saat
önce Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanı Erdal
Ceylanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Hasan Aksay ve Deniz Kuvvetleri
Komutanı Eşref Uğur Yiğit istifa etmişlerdi. Necdet Özel o zaman
Jandarma Genel Komutanıydı. Beş buçuk saat içerisinde Genelkurmay
Başkanı ve Kuvvet Komutanları atandı. Ama Türkiye açısından tam bir
kırılma anıydı.
Komutanlar, “Şak” diye istifa etti, siyasi irade, “Tak” diye atama yaptı.
Başbakan
Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül'ün liderlikleri sonucunda Cumhuriyet
tarihinde ender görülen bir kriz, tereyağından kıl çekilir gibi aşıldı.
Askeri vesayetin gerilediği anlardan biriydi.
Bu
Şura'da Genelkurmay Başkanlığı'ndan emekli olacak Necdet Özel Paşa'nın
geleceği açısından da 4 yıl önce bir dönüm noktası yaşandı. Özel paşa
Jandarma Genel Komutanıydı. Işık Koşaner ve diğer Kuvvet Komutanları,
Özel Paşa'dan ayrı hareket ediyorlardı. Zaten istifaları ile bu durum
ortaya çıktı.
Koşaner'in etkili olduğu Şura'da Necdet Özel'in
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na gelip gelmeyeceğini kestirmek güçtü.
Koşaner Paşa cephesinden olumlu sinyaller gelmiyordu. Necdet Özel'in
Kara Kuvvetleri Komutanı olmasını engellemek isteyebilirlerdi. Özel
Paşa'nın kulağına da benzer söylentiler ulaşmış olmalıydı. Başarılı
olurlar mıydı emin değilim. Çünkü siyasi iradenin kararlılığı tamdı. Ama
Paşaların istifası ile her şey tersine döndü.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ın yanında Özel Paşa'nın yeri her zaman “Özel” oldu. Bu sayede
siyasi irade ile asker arasındaki gerilimler yerini güven ilişkisine
bıraktı. TSK, Özel Paşa zamanında operasyonların dışına çıktı. Necdet
Paşa, Erdoğan'la ilişkileri nedeniyle bir çok haksız ithama maruz kaldı
ama tutuklu askerler onun zamanda tahliye edildi. Askeri Casusluk,
Balyoz ve 28 Şubat davalarının seyri değişti. Çoğu zaman Necdet Paşa
olmasaydı, Uludere davasının seyri böyle mi olurdu diye düşünürüm…
Genelkurmay
Başkanı Koşaner ve Kara Kuvvetleri Komutanı istifa edince Necdet Özel
bir günlüğüne Kara Kuvvetleri Komutanı ve Genelkurmay Başkanvekili
olarak atandı. 1 gün sonra ise Genelkurmay Başkanı olarak Yüksek Askeri
Şura toplantısına girdi.
İlker Başbuğ zamanında Hasan Iğsız krizi yaşanmış, Başbakan Erdoğan bir Korgenerali Kuvvet Komutanı yapmayı bile düşünmüştü.
Bu Şura'da da Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları değişecek.
Necdet
Özel Paşa'dan boşalacak Genelkurmay Başkanlığı'na Kara Kuvvetleri
Komutanı Hulusi Akar'ın getirilmesi bekleniyor. Orgeneral Akar bu
görevde 4 yıl kalacak. Hulusi Paşa, Genelkurmay İkinci Başkanlığı ve
Kara Kuvvetleri Komutanlığı döneminde başarılı bir profil çizdi.
Özellikle kriz anlarında sorun çözücü olarak hareket etti.
Akar'dan boşalacak olan Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na 1.Ordu Komutanı Salih Zeki Çolak'ın getirilmesi gündemde.
Uzunca
bir süredir Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na 1.Ordu Komutanlığı'ndan
gelinirdi. 28 Şubat sürecinde 1. Ordu Komutanı olan Hüseyin
Kıvrıkoğlu'nun Kara Kuvvetleri'ne gelmesi ciddi bir mücadelenin sonunda
oldu. Kıvrıkoğlu önce Kara Kuvvetleri Komutanı sonra Genelkurmay Başkanı
oldu. Çevik Bir ve ekibinin tasfiyesinde çok önemli rol oynadı. Ama
veda resepsiyonu için davetiye bastıran Jandarma Genel Komutanı Aytaç
Yalman'ı sürpriz bir şekilde Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atadı.
Koalisyon ortakları ANAP ve DSP'den bir grup, Irak savaşını bahane
ederek Başbakan Ecevit'i Kıvrıkoğlu'nun görev süresinin uzatılması
konusunda ikna etmişlerdi. Kıvrıkoğlu'nun görev süresi uzatılırsa, bu
durumda Genelkurmay Başkanlığı görevini üstlenecek olan Hilmi Özkök
emekliye sevk edecekti. Cumhurbaşkanı Sezer'in, Ecevit'i uyarması
üzerine bu plan suya düştü. Keşke o günkü bu trafiğin içinde yer alan
Ahmet Necdet Sezer, Mesut Yılmaz, Hüsamettin Özkan ya da Şükrü Sina
Gürel perde arkasında nelerin yaşandığını anlatsalar... Küçük dilinizi
yutar mısınız orasını bilmem ama ağzınızın bir karış açık kalacağından
eminim.
Kıvrıkoğlu'nun Jandarma Genel Komutanlığı'na getirdiği Şener Eruygur ise, Ergenekon sürecinde hapis yattı ama görev yaptığı sırada Özkök Paşa'ya kök söktürdü.
Askeri vesayetin gerilemesiyle birlikte YAŞ'taki tartışmalar, ”Eski Türkiye”de kaldı.
Bu
yıl ki Şura'da Jandarma Genel Komutanı Abdullah Atay yaş haddinden
emekliye ayrılacak. Atay'dan boşalacak göreve Ege Ordu Komutanı Org.
Galip Mendi'nin getirilmesi bekleniyor. 1951 doğumlu Mendi bu görevde
yaş haddi nedeniyle 1 yıl kaldıktan sonra emekli olacak. Bu göreve
Genelkurmay 2.Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in atanması bekleniyor.
Güler bu görevde 1 yıl kaldıktan sonra emekliye ayrılacak olan Salih
Zeki Çolak'ın yerine Kara Kuvvetleri Komutanı olacak.
Güler'in ismi 2019 yılı için Hulus Akar'dan sonra Genelkurmay Başkanı olarak geçiyor.
Deniz
Kuvvetleri Komutanı olması beklenen Donanma Komutanı Veysel Kösele,
Askeri Casusluk davasından beraat etti. O nedenle terfisinin önünde bir
engel kalmadığı düşünülüyor.
Bülent Bostanoğlu emekliye ayrılırken
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na Oramiralliğe yükselecek olan Donanma
Komutanı Veysel Kösele'nin, Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk
emekliye ayrılırken de yerine Org. Abidin Ünal'ın getirilmesi
bekleniyor.
Ama başka şeyler konuşuluyor.
Hava ve Deniz
Kuvvetleri Komutanlığı cephesinde bir hareketlilik söz konusu. İki
komutanın görev süresinin 1 yıl uzatılacağı söyleniyor. Deniz Kuvvetleri
Komutanı için uzatma ihtimali yüzde 70-80,Hava Kuvvetleri Komutanı için
yüzde 50-60 deniliyor.
Bu arada yukarıda anlattığım Koşaner krizi
yaşanırken Abidin Ünal Paşa'nın Hava Kuvvetleri Komutanı olacağını
yazmıştım. O zaman bir uzlaşmaya varılmış, Mehmet Erten Hava Kuvvetleri
Komutanı olmuş, Abidin Paşa ise yerinde kalmıştı. Haliyle benim haberim
de doğru çıkmamıştı. Bakalım Abidin Paşa'yı ikinci kez Hava Kuvvetleri
Komutanı yapacak mıyız?