28 Ağustos 2015 Cuma

Erdoğan’dan şehit yakınına : Ağabeyin de asker olmasaydı

Siirt'te 19 Ağustos'ta şehit düşen Hakan Aktürk'ün ailesi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın şok tepkisiyle ikinci kez yıkıldı.

Erdoğan, cenaze töreninin ardından aileyi aradı. Telefonu açan şehidin kız kardeşi, “Senin Bilal'in de böyle bayrağa sarılı gelirse bizi anlarsın. Oyların azaldı diye çocuklarımızın, ağabeylerimizin bedel ödemesi mi lazım?” dedi. Buna  sinirlenen Erdoğan, “Ağabeyin de bu mesleği seçmeseydi!” karşılığını verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'nin 7 Haziran'da tek başına iktidarı kaybetmesinin ardından ani bir artış gösteren terör olaylarında 6 şehit veren Osmaniye'de incelemelerde bulunmak üzere bir heyet görevlendirdi. Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve Grup Başkan Vekili Özgür Özel başkanlığındaki heyet, Siirt'te şehit düşen Hakan Aktürk'ün kayınvalidesi Emine Küçüktamer'in Kadirli'deki  evine ziyarette bulundu.  Küçüktamer, cenaze sonrası Erdoğan'ın kendilerini aradığını belirterek şehidin kız kardeşiyle Cumhurbaşkanı arasında geçen diyaloğu şöyle aktardı: “Bir telefon çaldı. Kızım açmadı telefonu. Şehidin kız kardeşi telefonu açtı. Arayan Tayyip Erdoğan'dı. Şehidin kız kardeşi ‘Kimsin sen? Cumhurbaşkanı mısın, Başbakan mısın?' dedi. ‘Cumhurbaşkanıyım.' dedi. Şehidin kız kardeşi ise ‘Senin Bilal'in de böyle bayrağa sarılı gelirse bizi anlarsın. Senin oyların azaldı diye bizim çocuklarımızın, ağabeylerimizin bedel ödemesi mi lazım?' dedi. Erdoğan ise ‘Ağabeyin de bu mesleği seçmeseydi!' karşılığını verdi. Değil Cumhurbaşkanı, 60 yaşındaki bir insanın söyleyeceği bir söz mü bu? Şehidin kardeşi ise ‘Meslek mi koydunuz ki, herkes memleketini terk edip de gitmezdi.' diye konuştu.”

‘O KOLTUĞUNDA RAHAT OTURACAK DİYE NİYE BİZİM ÇOCUKLARIMIZ ÖLSÜN?'

Damadının şehit olması üzerine uzman çavuş olan oğlunun görevini bırakmasını istediğini belirten Emine Küçüktamer, “Uzman çavuş oğlum görevinden ayrılacak, bugün istifasını verecek. İkinci bir acı daha yaşamak istemiyorum. Oğlumun başına da bir iş gelirse ikimizi beraber gömmeleri lazım. Savaş ise hep beraber gidelim. 1. Dünya Savaşı'nda, Çanakkale Savaşı'nda nice kadınlarımız gitti. Biz de gideriz. Ama savaş yok, bir şey yok ortada. Herkes koltuğunda rahat oturacak diye neden bizim çocuklarımız ölsün?” dedi.