4 Temmuz 2011 Pazartesi

İkinci Balyoz iddianamesi darbe planlarını teyit etti

 30.06.2011

Harp Akademileri Komutanı Org. Bilgin Balanlı'nın da sanıkları arasında yer aldığı ikinci Balyoz iddianamesinin içeriği belli oldu.
 
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede önemli tespitlere yer verildi. Buna göre, emekli Albay Hakan Büyük'ün Eskişehir'deki evinde ele geçirilen dokümanlar, Balyoz darbe planı belgelerini teyit etti. Başta eski 1. Ordu Komutanı emekli Org. Çetin Doğan olmak üzere Balyoz sanıklarının, darbe planına ilişkin faaliyetlerde başından beri 'hukuki koruma' için çalışmalar yürüttüğü vurgulandı. 5-7 Mart 2003 tarihli seminer ses kayıtlarında, hukuki düzenlemeler ve gizlilik konusunun görüşüldüğü hatırlatıldı. Gölcük'te ve Eskişehir'de ele geçirilen 'İhtimalat Planı' belgesinin de aynı amacı taşıdığı kaydedildi. 28 sanığın bulunduğu 82 sayfalık iddianameye, 1. Ergenekon dava dosyasındaki seminer ses kayıtları, el yazısı notlar, Ergenekon sanığı Mustafa Balbay'ın notları da delil olarak girdi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahke-mesi'nde davası açılan Balyoz iddianamesinde, Eskişehir'de emekli Albay Hakan Büyük'ün evinde ele geçen dokümanların Balyoz darbe planı belgelerini teyit ettiği tespitine yer verildi. İddianamede, 'Balyoz Planı'nın 2002 yılında oluşturulmasından sonra, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs' eden yapının bu yönde yapılan ön çalışma ve planlamalar sonucu 5-7 Mart 2003 tarihinde planın jenerik olarak resmi plan seminerinde görüşüldüğü ifade edildi. Sonrasında suçla ilgili planlamalar ve derlenen bilgi-belgelerin imha edilmedikleri, bu yapılanmaya ilişkin bilgi ve birikimin muhafaza edildiği ve yapılan ihbar üzerine Gölcük Donanma Komutanlığı'nda istihbarat şube müdürlüğü zemininde bu yapılanmaya ilişkin bilgi ve belgelerin ele geçirildiği anlatıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne 19 Şubat 2011 tarihinde gelen e-mail ihbarı üzerine şüpheli Hakan Büyük'ün evinde 21 Şubat 2011 tarihinde yapılan aramada da aynı illegal yapılanmaya ait suç delillerinin ele geçirildiği kaydedildi.

ÇALIŞMALAR PLANLI YÜRÜTÜLMÜŞ
İddianamede, darbe çalışmalarının belli bir program dahilinde yürütüldüğü aktarılıyor. Şöyle deniliyor: "İbrahim Fırtına'ya ait olduğu anlaşılan sözlü emrin 6 Şubat 2003 tarihli, Bilgin Balanlı'ya ait sözlü emrin 3 Mart 2003 tarihli, Turgut Atman'ın yapılacak çalışmalar ile ilgili kendisine bildirimde bulunulması için astlarına verdiği tarihin 21 Mart 2003 gibi kesin günler ifade etmeleri de söz konusu plan dahilinde yapılan çalışmaların programlı olduğunu ortaya koymaktadır." denildi. İddianamede, bilirkişi raporları, ele geçen dijital veriler, tanık ifadeleri, Balyoz ve askerî casusluk ve Ergenekon soruşturmalarındaki esas deliller, 2003 tarihli plan seminerine ait ses kayıtları, ihbar tutanaklar ile Süha Tanyeri'ne ait ifade ve el yazısı notların delil olarak dosyaya girdiği anlatıldı. İddianamenin sanıkları şöyle: Ahmet Erdem, Ahmet Dikmen, Ahmet Sinan Ertuğrul, A. Zeki Üçok, Ali Cengiz Şirin, Ayhan Üstbaş, Beyazıt Karataş, Bilgin Balanlı, Bülent Günçal, Bülent Kocababuç, Cumhur Eryüksel, Doğan Uysal, Emin Hakan Özbek, Hakan Büyük, Halit Nejat Akgüner, İsmail Taş, Mehmet Örgen, Mehmet Erkorkmaz, Mustafa Erhan Pamuk, Nedim Güngör Kurubaş, Onur Uluocak, Rafet Oktar, Refik Levent Tezcan, Servet Bilgin, Sinan Topuz, Turgut Atman, Tülay Delibaş.

Belgeler birbirini tamamlıyor

Balyoz davasının ikinci iddianamesinde, "Gölcük Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilmesine rağmen şüpheli Hakan Büyük'ün evinde bulundurduğu suç delillerini imha etmeyip şifreli bir şekilde evinde bulundurması, yapılanmanın varlığının delilidir." tespitine yer verildi. Eskişehir'de ele geçen belgelerle ilgili olarak ise daha önceki Balyoz ve askeri casusluk soruşturmalarında elde edilen deliller ile bütünlük arz ettiği ve birbirlerini doğrulayıp teyit ettiği atarıldı. 'Belgelerde yer alan bazı hususların benzer şekilde 5-7 Mart 2003 tarihinde gerçekleşen plan seminerinde de bazı şüphelilerce dile getirilmesi hususları bir bütün halinde değerlendirildiğinde şüphelilerin Çetin Doğan liderliğinde oluşturulan illegal yapılanma içerisinde yer alarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçunu işledikleri' tespiti yapıldı.

Dijital veriler, diğer delillerle doğrulandı

-İddianamede, bazı şüphelilerin delillere ilişkin iddialarına karşı değerlendirmede bulunuluyor. Bir kısım şüpheliler tarafından delillerin sahte olduğunun iddia edildiği hatırlatılıyor. Dijital verilerin diğer deliller ile doğrulandığı aktarılıyor. Savcının değerlendirmesinde, "Söz konusu deliller arasında yer alan 'İhtimalat Planı', 'hakmsavdur', 'ihtimal', 'ek-e lhk-4' ve 'devirteslim' isimli belgelerin eklerinin olduğu belirtilmesine rağmen, bu ekler, dosyada mevcut deliller ile bir arada olmadıkları gibi 2010/185 ve 2010/1003 sayılı soruşturmalarda da elde edilememişlerdir. Yine daha önceki soruşturmalarda elde edilen deliller de Hakan Büyük isimli şahıstan elde edilen dijital içerisinde yer almamaktadır. Bu durum ise ihtimalat planında yer alan personelin, Oraj harekat planında yer alan personelce bilinmemesi ve bu iki grup arasında herhangi bir bağın olmaması gerektiği prensibine paralel bir durum arz etmekte. Aynı zamanda ilgililerin sadece planın kendileri ile ilgili kısmına ait ayrıntıları bilebildiklerini göstermektedir." ifadeleri kullanılıyor.

Yasa dışı yapının yazışmaları legal olmaz

-İkinci Balyoz iddianamesinde, bazı şüphelilerin ele geçirilen belgelerin askerî yazışma kurallarına uygun olmadığı iddialarına karşı, yasa dışı bir yapının illegal yazışmalarında legal yazışma kurallarının olmamasının normal olduğu belirtiliyor. Şu değerlendirmede bulunuluyor: "Şüphelilerin içinde yer aldıkları yapının illegal bir yapı olduğu, devlet idaresinin kendilerine vermiş olduğu silahlı gücü, rahatsızlık duydukları yürütme organını devirmek amacına yönelik kullanmak için harekete geçtikleri, bu amaçla yürüttükleri faaliyetlerin bir kısmını yazıya döktükleri, doğal olarak illegal yazışmaların legal olan yazışma kuralları içinde gerçekleşmesinin aranamayacağı, bu yazışmalardaki uygunsuzluk ve eksikliğin nedeninin illegal yapıdan kaynaklandığı açıktır." osman arslan istanbul, cihan

'Belgeleri polis koydu' iddiası çöktü

-İkinci Balyoz iddianamesinde, emekli Albay Hakan Büyük'ün, evinde bulunan belgeleri polisin koyduğu şeklindeki iddiasının somut olguya dayanmadığı belirtildi. İddianamede, aramaların usulüne uygun yapıldığı ve Büyük'ün de aramalarda hazır bulunduğu ifade edildi. Bu durumun suçtan kurtulmaya yönelik savunma olarak değerlendirildiğ iddianamede, "Ayrıca evine girildiği şüphesini doğrulayacak somut bir olgu olmadığı gibi, şahsın bu yönde adli birimlere intikal etmiş bir müracaatının da olmadığı Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü'nün 13 Haziran 2011 tarihli cevabi yazısından anlaşılmıştır. Dolayısıyla şüphelinin bu yöndeki savunmalarının somut bir olguya dayanmadığı görülmüştür." ifadelerine yer verildi. Büyük, söz konusu belgelerin evine polis tarafından konulduğunu veya evinde meydana gelen elektrik kesintisi sırasında tanımadığı kişilerce evine girilmiş olabileceğini iddia etmişti.