Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde 13 askerin şehit düşmesiyle sonuçlanan saldırıda ihmal iddiaları güçleniyor.
Silvan-Hazro ve Kulp üçgeninde bulunan Dolapdere kırsalındaki tepenin yıllardır operasyona çıkan askerî birlikler tarafından 'geçici üs bölgesi' olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Çatışma bölgesindeki mühimmat kalıntıları temizlenirken, üs olarak kullanılan alanda, geçmiş yıllarda operasyona çıkan askerler tarafından geriye bırakılan çok sayıda paslanmış, çürümüş konserve ve kola kutusu bulundu. Çatışmadan sonra teröristlerin attığı bombalarla çıkan yangında mp3 çalar ve USB kablosu gibi cihazların kalıntılarının olması, askerin çatışma bölgesinde çok rahat davrandığına işaret ediyor.
Üs bölgesi olarak seçilen Semilî Tepesi'nde askerlerin konuşlandığını Dolapdere köyündeki en küçük çocuktan çevre köy ve mezralara kadar hemen herkes biliyor. Nedeni ise askerin, yıllarca o tepeyi her operasyona çıktığında üs olarak seçmesi. Bu da askerî birliklerin operasyona çıkarken İstihbarata Karşı Koyma çalışmalarına yeterince dikkat etmediğini gösteriyor. Sêmilî Tepesi, ilk başta çevreye hâkim olarak görülmesine rağmen, etrafında alan hâkimiyetini sağlayacak daha yüksek tepelerin olmasına rağmen bu alanın neden seçildiği cevaplandırılması gereken bir soru olarak ortaya çıkıyor. Tepenin doğu tarafındaki yüksek araziden bölgenin yoğun olarak ateş altına alındığı ise mevzilerdeki izlerden anlaşıyor.
Üs bölgesinin batı tarafında ise nöbetçi askerlerin, çantalarının ipleriyle güneşten korunmak için çadır yaptığı göze çarpıyor. Bu çadırlarda askerlerin müzik dinlediği, yanmış mp3 çalar ve usb kablolarından anlaşılıyor. Çatışma bölgesi uzaktan ateş altına alınabilecek bir konumda bulunuyor. Bunun için oldukça hafif olan ve PKK'nın vazgeçemediği silahların başında gelen Bixi'yle üs bölgesinin yüksek tepelerden ateş altına alındığı, mevzi olarak seçilen yerlerde 5 metre uzağını göremeyen askerlere yaklaşıldığı anlaşılıyor. Dolapdere ile üs bölgesi arasında kalan yöne bakan iki mevzinin 5 metre uzaklığında çok sayıda Kalaşnikof piyade tüfeğine ait boş kovanın olması da terör örgütü PKK militanlarının bölgeyi uzak ve yakından ateş altına aldığına işaret ediyor.
Bazı gazetecilerin olaydan sonra çatışma bölgesine girerek, mühimmat kalıntısı ve mevzileri haber yapması üzerine, askerler mevzileri temizledi. Çatışma bölgesinde yanmış askerî kıyafetten sırt çantasına kadar bölgede artık hiçbir emareye rastlanmıyor.