TSK’da 330’un üzerinde general olduğunu söyleyen Ümit Kardaş, zorunlu askerliğin kadro fazlası yarattığını belirterek “Bu kadarına gerek var mı tartışılmalı” dedi.
Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarında 43 tutuklu general bulunmasından dolayı orduda zaaf oluştuğu iddialarını değerlendiren Emekli Askeri Hakim Dr. Ümit Kardaş, TSK’da 330’u aşan general ve amiral bulunduğu ve bunun zorunlu askerliğin yarattığı kadro fazlalığından kaynaklandığını belirterek “Bu kadar generale gerek var mı” dedi.
Profesyonel askerlikle general sayısının düşürülüp bu tartışmaların sonlandırılabileceğini belirten Kardaş şu mesajları verdi:
Hükümet artık daha güçlü
Tutuklu generallere ilişkin olarak, Genelkurmay’ın emeklilik konusunda bir teklif yapması gerekiyor. Bu kadar çok sayıda tutuklu general olması nedeniyle, Genelkurmay’a yönelik tutukluların aileleri neticesinde bir baskı vardır. Ama hükümet, kendini bu yıl YAŞ’ta daha güçlü hissedecektir. Gerçi geçen yıl YAŞ’ta hükümet pekala başka bir şeyde tavizler verdi. Fakat geçmişte askere karşı herkes şapkasını alıp giderken, AK Parti bunu yapmadı.
MSB teknik bakanlık olmalı
Genelkurmay, tutuklu general sayısının fazlalığını zafiyet olarak ileri sürecektir. Aslında, bu kadar generale ihtiyaç var mı diye tartışmak gerekir. TSK’da, 330’un üzerinde general var. Bunun için de Milli Savunma Bakanlığı’nın çok teknik bakanlık olması, Genelkurmay’ın MSB’ye bağlanması lazım.
Yeni anayasaya zemin yaratabilir TSK’DA profesyonellerin sayısının 200 bin kadar olduğunu belirten Kardaş, “Onların sevk ve idaresi için yönetimin olması lazım. Ama çok sayıda zorunlu askerliğini yapanlar var. Tüm bunları ortaya koyup, bir tercih yapmak lazım. Bu kadar zorunlu askere gerek var mı, bu kadar generale gerek var mı, çevremizdeki ülkelerin durumu nedir, ordunun asli görevi neticesinde ne kadar bir personele ihtiyaç var?... Esasında YAŞ Toplantısını düşünmemizin nedeni, Balyoz ve Ergenekon davalarından tutukluluklar değil mi? Aslında bu durum niye oluştu, onu düşünmek lazım. Bunun için de askeri eğitim sistemine kadar bakmak gerekiyor. İşte bu noktada yeni anayasa bu yapısal değişiklikler için, zemin yaratabilir” diye konuştu.