20 Mayıs 2010 Perşembe

Şok ifade

10 kişinin öldüğü termos bomba olayının tutuklu sanığı Hikmet Topal, saldırının emrini Albay Cemal Temizöz’ün verdiğini söylemesi için baskı gördüğünü iddia etti.

Mahkemeye 86 sayfa savunma veren Topal, “Komiser bana, ‘Komutanları lojmanlarından pijamalarıyla, makamlarında koltuklarından tutup alıyoruz. Cemal Temizöz seni kurtaramaz” diye yazdı.

DİYARBAKIR Koşuyolu Parkı’nda 12 Eylül 2006’da termos içine konulan bombanın patlatılması sonucu 7’si çocuk 10 kişinin öldüğü olayın tutuklu 3 sanığından Hikmet Topal, o tarihte asker olması nedeniyle, olayın askerin üzerine yıkılmaya çalışıldığını iddia etti. İzmir’de yedek subay olarak askerliğini yaparken, olay tarihinde izinli olarak ailesinin yanında Diyarbakır’da bulunan Hikmet Topal, 23 Mart 2009’da gözaltına alınmıştı. Hikmet Topal, Burhan Güneş ve Murat Ekin’le birlikte yargılandığı Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne verdiği 86 sayfalık savunmasında ilginç iddialarda bulundu. Topal, emniyetteki sorgusunda, olaya kendilerinden bir gün sonra 24 Mart 2009’da gözaltına alınan Kayseri Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz’ün de karıştırılmak istendiğini anlattı.

‘Seni kullanmış, anlat’
Hikmet Topal, Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde görev yaptığı 1993-1996 arasındaki dönemde, kayıplar ve faili meçhul cinayetlerle ilgili gözaltına alınan Albay Cemal Temizöz’ü tanımadığını ancak kendisine bombalı saldırının talimatını verdiğini söylemesi için baskı gördüğünü öne sürdü. Topal, “Komiser bana, ‘Komutanları lojmanlarından pijamalarıyla, makamlarında koltuklarından tutup alıyoruz. Cemal Temizöz seni kurtaramaz. Seni cezaevinden kurtaracak adamı da aldık. Boşuna koruma Cemal Temizöz’ü. Seni kullanmış, anlat’ dedi” iddiasında bulundu. Topal, adının, soyadının ve görüntülerinin basına verilmeyeceği, her istenileni yapması durumunda işkence görmeyeceği garantisinin verilmesine rağmen, sözlerin tutulmadığını ileri sürdü.

Ölüm kararı alınmıştı
Topal, terör örgütü sempatizanlığına yönelik iddialara ilişkin ise 2001’de üniversitede iken terörle mücadele polisleri ile 7’nci Kolordu Komutanlığı’nda görevli subay arkadaşları olduğu için örgütün hakkında ölüm kararı aldığını söyledi. Sanıklardan Burhan Güneş’in, 2006’da PKK’nın YÖGEH isimli gençlik yapılanmasının Diyarbakır sorumluluğunu yapmasına rağmen, iddianamede ‘sadece bir öğrenci’ olarak gösterildiğini savunan Topal, “Burhan Güneş resmen korunuyor” dedi.

Hikmet Topal, polislerin internetten, İzmir’deki Asansör Lokantası’nda Albay N.Ö. ve Yarbay Y.R.G. ile çekilmiş fotoğraflarını bulduğunu anlattı. Albay ve Yarbay’ın kışlada komutanları, dışarıda dostları olduğunu söylediğini ancak polisin buna inanmadığını belirten Topal, ifadeye komutanlarının yazılmak istendiğini öne sürdü.

Askerle teröriste tavır aynı
Kendisine Gaffar Okkan suikastının da sorulduğunu belirten Hikmet Topal, diğer sanıkların saldırıyı TİT adına üslenerek, siyasi bir kazanım elde etmeyi düşündüklerini belirterek, kendi üzerinden de siyasi kazanım elde edilmek istendiğini iddia etti. Topal, “Polisin de askere karşı tavrı teröristten farklı olmadığından, polis de işkence, tehdit ve şantaj yolu ile bu olayı üzerime yıkmak için olağanüstü bir hukuksuzluk uygulayarak, terör örgütünün ekmeğine yağ sürmüştür. Olaya geçirilen TİT kılıfı nasıl yırtıldıysa, yine olaya geçirilmek istenen asker kılıfı da yırtılacak” dedi. 2004’ten beri Diyarbakır’dan Ak Parti üyesi olduğunu vurgulayan Hikmet Topal, “Tek amaçları 29 Mart yerel seçimlerinden önce, ‘İzmir ve Diyarbakır’ı asker bombaladı’ diye Silahlı Kuvvetler üzerinden kara propaganda yapmaktı” diye konuştu. İddianamede, Hikmet Topal ve Burhan Güneş için 625’er, Murat Ekin içinse 845 yıla kadar hapis cezası isteniyor.