18 Nisan 2011 Pazartesi

Hava Kuvvetleri'nde UÇUŞ SKANDALI!

Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş'ın, 2'nci Ana Jet Üssü Komutanı olduğu dönemde fazladan uçuş tazminatı almak için kayıtlarla oynadığı öne sürüldü.

Kurubaş, 15 dakikalık uçuşu 1.5 saat olarak kaydetmiş. Hava Kuvvetleri Personel Başkanı Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş'ın, İzmir Çiğli'de 2'nci Ana Jet Üs Komutanlığı yaptığı dönemde uçuş parası alabilmek için kayıtları değiştirdiği ortaya çıktı.

Tümgeneral Kurubaş'ın, emrindeki 69-15571 no'lu UH-1H tipi helikopterle 25 Eylül 2009'da iki defa 15'er dakikalık uçuş yaptığı ancak fazla tazminat alabilmek için uçuş süresini 3 saat olarak gösterdiği belirlendi.

Kurubaş'ın farklı tarihlerde defalarca yaptığı yanlış beyanlar Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın Bakım Bilgi Sistemi ve Muharebe Yönetimi programlarındaki kayıtlar ile gözler önüne serildi.

Aylık 3 bin lira
Kurubaş, 21 Ağustos 2009'da farklı bir helikopterle 45 dakika uçtu. Ancak bu uçuş kayıtlara 1 saat 30 dakika olarak girildi. 7 Ağustos 2009'daki 50 dakikalık uçuş Kurubaş tarafından 1 saat 10 dakika, 25 dakikalık diğer uçuş ise yine 1 saat 10 dakika olarak yazıldı.


İşte Kurubaş'ın uçuş skandalından bazıları:

30 Temmuz 2009'da 120 dakikalık 3 uçuşu 3 saat 50 dakika olarak kaydetti.
10 Temmuz 2009'da 30 dakikalık uçuşu 1 saat 30 dakika olarak yazdı.
Bir generalin aylık 3 bin lira civarında uçuş tazminatı aldığı, Kurubaş'ın hak ettiğinden fazla uçuş tazminatı alarak devleti zarara uğrattığı iddia edildi.

Emrinde uçak da vardı
2'nci Ana Jet Üs Komutanı olduğu dönemde UH-1H helikopter dışında Tümgeneral Kurubaş'ın emrinde SF-260, T-37 ve T-38 uçakları da bulunuyordu. Kurubaş'ın bu uçaklarda uçuş saatinin ne kadarını fazladan yazdığı, ne kadar haksız kazanç elde ettiği ve devletin ne kadar zarara uğratıldığının bilinmediği ifade edildi.

İki farklı kayıt sistemi bulunuyor
Hava Kuvvetleri'nde uçuşlar iki şekilde kayıt altına alınıyor. Bunlardan ilki, uçağın her türlü bakımının yapıldığı Bakım Komutanlığı Bakım Bilgi Sistemi kayıtları. Buna göre sisteme girilen iniş ve kalkış saatleri sonucunda uçuş süresi belirli bir saate ulaştığında uçak bakıma alınıp kontrolden geçiriliyor. Burada uçuş saatlerinin az yazılması uçakların bakıma geç girmelerine ve uçuş emniyetsizliğine yol açarken uçuş saatlerinin olduğundan çok yazılması uçağın erken bakıma girmesine ve maliyetlerin artmasına neden oluyor.

İkinci yöntemde ise pilotların eğitim seviyelerinin takibi açısından uçuş saatleri Muharebe Yönetimi programında kayıt altına alınıyor. Pilotların uçuş tecrübeleri buradaki veriler üzerinden takip ediliyor, alacakları yıllık tazminatlar buna göre hesaplanıyor. Bu kayıtların girişi ve kontrolünü pilotlar kendileri yapıyor.

İncirlik'te de aynı skandal
İncirlik 10. Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Haluk Selvi'nin de "uçamaz" raporuna rağmen, "uçuş tazminatı" almak için kanun ve yönergelere aykırı uçuş yaptığı iddia edilmişti. Komutanlık nüfuzunu kullanan Tuğgeneral Selvi, uçuş muayenesini geçemediği halde geçtiğini beyan etmiş, belgeleri sorulamadığı için uçuşlarını sürdürmüş ve uçuş tazminatı almıştı. Selvi'nin sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bilgi vermesinin dışında Hava Bilgi Sistemi'ne girilerek sahte belge düzenlendiği de ortaya çıkmıştı. 101. Filo'nun komutan imzasına çıkartılan 18 Ağustos 2010 tarihli uçuş programında Selvi için daha sonradan oynama yapıldığı anlaşılmıştı. Aynı tarihli fakat saatleriyle oynanmış belgeye Selvi'nin de adı yazılarak uçmuş gibi gösterildiği belirlenmişti. Skandalın ortaya çıkmasının ardından Selvi istifa etmişti.