YERİMİZ DARDI BALYOZU GÖMDÜK Gölcük’ten çıkan belgelerle ilgili soruşturmada tutuklanan Başçavuş Yıldız, ifadesinde “Söz konusu belgeleri uygun yer olmadığı için Kısım Amirliği’nin zeminine sakladık” dedi
Askerî casusluk ve şantaj soruşturması kapsamında 6 Aralık 2010’da Gölcük Donanma Komutanlığı’nda ele geçen Balyoz belgeleriyle ilgili hazırlanan Askerî Bilirkişi raporunda subayların çarpıcı ifadelerine yer verildi. Gölcük Donanma Komutanlığı Askerî Savcılığı’nın talebi üzerine hazırlanan raporda ifadesine yer verilen Başçavuş Erdinç Yıldız, yer darlığından dolayı belgeleri döşemenin altına gömdüklerini söyledi.
Askerî savcılık talep etti
Gölcük Donanma Komutanlığı’nda döşemenin altına gizlenmiş dokuz çuval belgenin bulunması üzerine askerî savcılık, Askerî Bilirkişi heyetinden belgelerde “suç unsuru olup olmadığı, bu belgelerin kim tarafından ve hangi tarihte, hangi bilgisayarda, ne maksatla oluşturulduğu”na dair teknik incelemenin yapılmasını talep etti. Askerî savcılık tarafından görevlendirilen ve aralarında Tuğamiral Sinan Azmi Tosun’un da bulunduğu beş kişilik heyet 30 sayfalık rapor hazırladı ve savcılığın sorusuna yanıt aradı.
Beş harddisk incelendi
Donanma Komutanlığı Karargâhı İstihbarat Karşı Koyma (İKK) ve Güvenlik Şube Müdürlüğü İstihbarat Kısım Amirliği odası zemin döşemesinin altında bulunan beş ayrı harddiske ait imajların incelendiğinin belirtildiği raporda, Donanma Komutanlığı İstihbarat İKK ve Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde halen görev yapan personelin bilgilerine başvurulduğu anlatıldı. Askerî Bilirkişilerin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ifadesi alındıktan sonra tutuklanan Binbaşı Kemalettin Yakar ile Başçavuş Erdinç Yıldız’ın da bilgisine başvurdukları ve bu bilgileri raporlarında yazdıkları da görüldü.
Yer yetersizdi, gömdük
Beş nolu harddiskin Binbaşı Yakar ile Başçavuş Yıldız tarafından kullanıldığının belirtildiği raporda şöyle dendi: “Beş numaralı harddiski İsth. Bçvş. Erdinç Yıldız ile birlikte kullanan İsth. Bnb. Kemalettin Yakar da, bahse konu diskte yer alan bazı dosyaları ilk defa gördüğünü ve diske nasıl kaydedildiği hakkında bir fikri olmadığını beyan etmiştir. Başçavuş Yıldız, üç ve beş numaralı harddisklerin kullanımına 28 Temmuz 2009’dan itibaren son verildiğini, söz konusu disklerin aramanın yapıldığı 6 Aralık 2010’a kadar, imha edilecek diğer malzemelerle birlikte kullanımdışı olarak çeşitli zamanlarda İKK kısım amirliğindeki dolaplarda, kimi zaman da uygun yer yetersizliği nedeniyle İstihbarat Kısım Amirliği odasında döşeme altında bulundurulduğunu belirtmiştir.”
Bilirkişinin yetkisini aşıyor
Raporda, Donanma Komutanlığı Karargâhı personel giriş-çıkış kayıtlarının da incelendiği belirtilerek, “Mevcut belgelerde konusu ve içeriği itibariyle suç unsuru tesbit etme hususunun, kavram olarak bir adli hüküm içermesi nedeniyle bilirkişi heyetinin yetkisini aşan bir husus olduğu değerlendirilmiş ve incelemede suç tesbiti yapılmadan bilirkişi heyetinin değerlendirme ve kanaatleri belirtilmiştir” dendi.
Raporda, “Beş numaralı harddisk imajında yer alan dosyaların içinde Balyoz soruşturması iddianamesi ve ek klasörlerinde yer alan ‘Suga’ ve ‘Oraj’ harekât planlarıyla ilintili olduğu izlenimi veren toplam 144 adet dosya tesbit edilmiştir” denilerek, bu dosyaların içeriklerinin gerçek olmadığı savunuldu.
O bilgisayarlar bulunamadı
Beş numaralı harddiskte mevcut “manipülatif” dosyaların tamamının 28 Temmuz 2009’dan sonraki bir tarihte ve sistem tarih/saati değiştirilmiş başka bir bilgisayardan aktarılarak kaydedildiği belirtilen raporda, bu belgelerin hangi bilgisayarda oluşturulduğunun tesbit edilemediği ifade edildi.
Emre aykırı hareket edildi
Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde bilgi güvenliği açısından mevcut emir ve talimatlara aykırı hareket edilmesi nedeniyle istismara açık bir ortam oluştuğu vurgulanan raporda, “Harddisk imajları üzerinden yapılan teknik incelemenin doğası gereği Donanma Komutanlığı Askerî Savcılığı tarafından talep edilen ‘belgelerin kim tarafından ve hangi tarihte, hangi bilgisayarda, ne maksatla oluşturulduğu’ sorularına cevap verecek yeterli veriye ulaşılamamıştır” dendi.
