28 Ocak 2011 Cuma

AKP'nin balans ayarı ne zaman bitecek? / Mehmet Ali Birand

Ak Parti'nin bir misyonu var: Toplumun bir kesimine göre, Türkiye'yi değiştirmek veya onlara göre, normalleştirmek.

Dindar kesime, hem ülkenin yönetiminde, hem de günlük yaşamda, daha geniş bir yer açmak. Baskıları mümkün olduğunca azaltmak. Laiklik adına sürdürülen uygulamaları, 27 Mayıs darbesinden bu yana yavaş yavaş yerleştirilen ve 12 Eylül müdahalesiyle daha da katılaştırılan, laik uygulamayı korumak ve kollamak için oluşturulan sistemi değiştirmek. Bu sistemin belli başlı elemanları da 2003'e kadarki dönemde, Ordu, Merkez Medya ve Yargı idi. Bu üç kurum, genelde siyasi iktidarları küçümser, Devlet'in "Ali Menfaatlerini " (Yüksek Çıkarlarını) kendilerinin gözettiğine inanır ve o şekilde hareket ederlerdi. Burunlarından kıl aldırmaz, ellerindeki gücü zaman zaman çok abartılı kullanırlardı. Farklı yöntemlerle, siyasi iktidarları yönlendirir, iktidar düşürür, iktidar kurdururlardı. Hepsi de "Devletin bütünlüğünü ve laik sistemi korumak" adına yapılırdı. Bu balans ayarının lokomotifi Erdoğan oldu ve bugüne kadar da epey mesafe aldı. Ancak, henüz her şey bitmiş değil. Hatta, ayarların ne oranda tutacağı da belli değil. Ayarlardaki son durumu sizler için özetledim.

Asker şimdilik teslim oldu...

Eski etkinliğini en büyük oranda kaybeden kurum oldu. Aynı zamanda, durumunu en gerçekçi şekilde algılayan ve kabullenen kurum da, asker oldu. Özellikle Org. Koşaner ve kuvvet komutanları artık hiç konuşmuyorlar. Eski demeçler, iç veya dış gelişmeler hakkında görüş açıklamalar dönemi kapandı. Tümüyle profesyonel bir yaklaşımla, görevlerinin başında oldukları ve görevleri neyi gerektiriyorsa onunla meşgul olduklarını gösteriyorlar. Doğrusu hiç kimse, TSK' nın böylesine disiplinli bir tutum takınacağını beklemiyordu. Belki kızgınlıklarından duvarları yumruklayan komutanlar vardır, ancak kışladan tık çıkmıyor. TSK' nın bu durumu içine tümüyle sindirmesi ve bir daha geri gelmeyecek şekilde benimsemesi epey zaman alır. Ülkenin ekonomisi iyi gittiği ve siyasi kriz yaşanmadığı sürece ses çıkmaz, ancak istikrarsızlık ileride TSK' yı yeniden zindeleştirebilir.

Şu andaki durum: sipere girmiş bekliyor gibiler.
...