29 Haziran 2012 Cuma

MGK TOPLANTISINDAN ÇIKAN SURİYE KARARI

Türk jetini düşüren Suriye'ye MGK'dan da sert mesaj çıktı: Tüm haklarımızı mahfuz tutarak kararlılıkla hareket edeceğiz.

Suriye'nin Türkiye ait keşif uçağını düşürmesi sonrası kritik Milli Güvenlik Kurulu toplantısı dün Ankara'da gerçekleşti. MGK toplantısı öncesi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kurul üyesi bakanlar ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan'la bir araya geldi. Başbakanlık Resmi Konutu'nda 11.30'da başlayan görüşme yaklaşık 2 saat sürdü. Bu görüşme sonrası Milli Güvenlik Kurulu saat 13.55'te Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başkanlığında Çankaya Köşkü'nde başladı.

BARIŞ SABOTE EDİLEMEZ
5 saat süren toplantının ardından MGK Genel Sekreterliği'nce yapılan yazılı açıklamada, toplantıda ülke güvenliğini ilgilendiren iç ve dış gelişmelerin ele alındığı ifade edildi. Bildiride, terörle mücadeleye, bugüne kadar olduğu gibi kapsamlı ve çok yönlü bir yaklaşımla ve aynı kararlılıkla devam edileceğinin vurgulandığı; terör eylemlerinin, toplumsal barışın tesisi ve sorunun çözümüne yönelik atılacak sağduyulu adımları sabote edemeyeceğinin altının çizildiği kaydedildi.

TÜM HAKLARIMIZ SAKLI
Toplantıda silahsız Türk jetinin uluslararası hava sahasında Suriye tarafından vurulması olayının ayrıntılı olarak ele alındığına dikkat çekilen açıklamada, 'Türkiye'nin bu saldırgan eylem karşısında uluslararası hukuktan kaynaklanan tüm haklarını mahfuz tutarak kararlılıkla hareket edeceği vurgulanmıştır. Suriye'deki gelişmeler kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiş, bu ülkede akan kanın bir an evvel durdurulması ve halkın meşru talepleri doğrultusunda demokratik geçiş sürecinin önünün en kısa sürede açılması gerektiği ifade edilmiş, ayrıca sınır bölgesinde yaşanan son gelişmeler değerlendirilmiştir' denildi.

İSRAİL VE RUMLARA MESAJ
Toplantıda, ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Doğu Akdeniz'deki temel hak ve çıkarlarının korunmasına yönelik olarak alınan önlemler ile önümüzdeki dönemde atılacak adımların kapsamlı olarak ele alındığı ve son dönemde yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği dile getirilen bildiride, ülkemizin dış politika öncelikleri arasında yer alan Doğu Akdeniz'de Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerinin korunması konusunda, ilgili tüm kurum ve kuruluşlarımızın iş birliği içerisinde icra ettikleri faaliyetlerin sürdürülmesinin kararlaştırıldığı vurgulandı.