31 Aralık 2008 Çarşamba

O KÜÇÜK CÜMLENİN TARİHİ ANLAMI / Mustafa Karaalioğlu

Bazen bir cümle herşeyi değiştirebilir; sayfalarca yazıdan veya koskoca bir geçmişten daha önemli olabilir.Özellikle de kelimeler, sözün ürettiği sembollere taşıdıkları anlamlardan daha büyük misyonların yüklendiği bir ülkede...
Bir cümle alışkanlıkları da önyargıları da yıkabiliyor. Tam tersi olabildiği gibi. Başbakan Erdoğan’ın TRT’nin kanalı Şeş TV’ye yaptığı konuşmanın sonunda Kürtçe ‘Hayırlı olsun’ demesi, komplekse kapılmadan; muhalefet bunu kullanır, marjinaller bunu suistimal eder diye düşünmeden o cümleyi söylemesi bir tabunun daha sonunu getirmiştir. Bir cümle belki hiçbir şey çözmüyor ama zihinlerdeki perdeyi kaldırıyor, toplumdaki öfkeyi dindiriyor ve en önemlisi de Kürtler’e hep cimri davranan siyasetin elini bollaştırıyor. Başbakan’ın o cümlesi aynı zamanda hem topluma hem bürokrasiye hem de siyaset sınıfına verilmiş ince bir ‘Korkulacak bir şey yok’ mesajıdır.
.....
Bırakın politikacıları, en şahin görünen askerler bile gerçeğin ne olduğunu biliyorlar. Emekli olan generallerin sorun yaklaşımlarının üniformalı halleriyle taban tabana zıt olması da bunu gösteriyor. Dahası, 2 yıl önce Kuzey Irak’ı vurma planları yapan ve bunu da kamuoyuyla paylaşmaktan çekinmeyen Genelkurmay’ın bugün aynı bölgeyle işbirliği talebinde bulunacak noktaya gelmesi de sorunun gerçekte hangi boyutta olduğunun herkes tarafından pekala bilindiğini ortaya koyuyor. Hamasetle, afra tafrayla, daha çok vurmakla çözülemeyeceği belli olan bir sorun bu...
......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder