Genelkurmay'ın Suriye tarafından düşürülen jetle ilgili yaptığı açıklamayı, NATO'da görev yapmış emekli Tuğgeneral Ali Er yorumladı: 'Uçak düşürülmedi, kaza sonucu düştü' şeklinde algılanabilir.
Genelkurmay, Suriye tarafından düşürülen Türk uçağıyla ilgili olarak ''Enkaz üzerinde inceleme sürüyor. Uçak enkazı üzerinde petrol türevi herhangi bir yangın başlatıcı maddeye rastlanmadı'' açıklaması yaptı.
Hürriyet gazetesinden Zeynep Gürcanlı'nın haberinde, bu teknik açıklamanın ne anlama geldiği NATO'da görev almış Emekli Tuğgeneral Ali Er'e soruldu.
Er, bunun "Uçak düşürülmedi, kaza sonucu düştü" olarak algılanabileceğini iddia etti.
Hiçbir yanıcı madde, mühimmat izi olmamasının, uçağın "kaza sonucu düştüğü" anlamına gelebileceğine dikkat çeken Emekli General Er, "Eğer kaza ile düştüyse de üç seçenek var; ya bir arıza olmuştur, ya pilotaj hatasıdır, ya da o bölgede tanımlanamamış bir cisimle çarpışıp düşmüştür" dedi.
TANIMLANMAMIŞ CİSİM?
Haberde Er'in, Genelkurmay'ın açıklamasındaki, "tanımlanamamış cismin' ne olabileceği sorusuna verdiği yanıt da yer aldı:
"O bölgede dolaşmakta olan, herhangi bir ülkeye ait, herhangi bir gemiden atılmış bir insansız istihbarat aracı olabilir. Ancak bu durumda bile, böyle bir istihbarat aracı güdümlü olmadığından, uçağı hedef alamayacağından, çarpışmışsa bile, bu bir kazadır"
"TÜRKİYE'Yİ DİKKATE ALMIYOR"
Emekli General Er, Suriye'nin "uçağı düşürdük" açıklamasının ne anlama geldiğine ilişkin yorumu ise şöyle:
"Teknik veya başka bir nedenle düşen uçağımızı Suriye, kendi iç politik hedefleri doğrultusunda kullanmak mı istemiştir? Suriye karasularına düşen uçağımızı Suriye ben vurdum diye mi üstlendi? Hükümet de Suriye’nin tuzağına mı düştü? Bu senaryo başka bir felaketin habercisidir.
Özellikle Türkiye ile ilişkilerin gergin olduğu bir dönemde, Türkiye için “meşru müdafaa” veya “savaş sebebi-casus belli” olabilecek bir uçak düşürme eyleminin Suriye tarafından üstlenilmesinin tek bir mantıklı açıklaması olabilir; artık Suriye Türkiye’yi ne bölgesel bir güç ne de çekinilecek bir komşu olarak dikkate alıyor. Başka bir ifade ile Türkiye’nin ve TSK’nin caydırıcılığının dibe vurduğunun resmidir...
Belki gerçekten uçaksavarlar tarafından uçağımıza yönelik saldırı gerçekleşti. Ve uçak pilotları reflesk olarak, kaçınmak için manevra yaptılar. Bu da uçağın kontrolünü kaybedip, düşmesine yol açtı. Biz vertigo değir. Bazen böyle durumlarda duygu kaybı olur. Pilot levyeyi yukarı çekerken, denize doğru dönüverir. Yani, Suriye karavana atmış, uçağımız da kaçınmak için de manevra yaparken, düşmüş olabilir. Ancak bu durum da kazaya girer"
"FÜZE İHTİMALİNİ ORTADAN KALDIRIYOR"
Ayrıca haberde adının açıklanmasını istemediği belirtilen emekli bir amiralin değerlendirmesi de yer aldı: “TSK’nın açıklaması, uçağın füzeyle vurulma ihtimalini ortadan kaldırıyor. Çünkü petrol türevi yakıt kullanan füzelerin çarptığı yerde yanık olur. Oysa TSK açıklamasında böyle bir ize rastlanmadığı belirtiliyor.