28 Kasım 2012 Çarşamba

AKP’nin olumlu icraatları / Emre Uslu

Bir yıldır feveran ediyorum. “Dikkat AKP ANAP’laşıyor” yazdığımda ne MİT krizi vardı ortada, ne de hükümetin yalpalamaları. Kâhinlikle suçlanacağımı bile bile “Korkarım 2012 kolay geçmeyecek” yazıp uyarı yapayım dedim ama uyarılarımı düşmanlık olarak sundular Erdoğan’a. Bir yıl önce, “Özel Yetkili Mahkemeler’i kapatacaklar Ergenekon davalarının arkasından çekilecekler” yazdığımda “sen de amma uçtun, olmaz öyle şey” tepkileri almıştım.

Uludere’den MİT krizine terörden dış politikaya sanırım 2012 hükümet için iyi ve başarılı bir yıl oldu diyebilecek yandaş gazeteci bile az bulunur.

Geçen bir yıl içinde çok sular aktı köprülerin altından. AKP yanlış üstüne yanlış yaptı ve bugün geldiğimiz noktada Başbakan, neşteri eline almış kadınlara kürtaj yapıyor, filmlere makas atıyor, yazarların façasını bozuyor. En son Muhteşem Yüzyıl’a laf çakıyordu bir nutuk meydanında.

Yeni bir yıla girerken artık önümüze bakma zamanı.

Bu arada okurlarım “hükümetin yaptığı hiç mi iyi bir şey yok neden sürekli eleştiriyorsun”diye sitem ediyor. Geçen yıl boyunca hükümetin nerede yanlış yaptığını anlattım. Bugün hükümetin geçen bir yıl içinde aldığı ve olumlu bulduğum adımlarını yazacağım:

1)
 Hükümetin en olumlu icraatı ekonomi ve yatırım programlarını iyi yönetmesi. Bu konuda Ali Babacan’ı ve ekonomi ekibini amasız ve fakatsız kutlamak gerekiyor.

2)
 Sağlık hizmetleri doktorlardan gelen eleştirilere rağmen iyi icraatlarından biri.

3)
 Demokratikleşme yönünde anayasa yazma niyeti iyi bir niyet ama maalesef sadece bir niyet. Zira Başbakan’da yeni anayasadan umudunun olmadığını açıkladı.

4) Kürtçenin seçmeli ders olması.
 (Anadilde eğitim bir seçenek olarak ailelerin tercihine sunulmalı. Hükümetin halen bu konuda atacağı adımlar var.)

5) Öğrencilerin okullarda tip kıyafet giymesine son verilmesi.


6)
 Kemal Burkay gibi aydınların yolunun açılıp Türkiye’ye dönmelerinin sağlanması, Kürt aydını ile devletin arasının düzeltmesi.

7)
 Dış politikada Suriye konusunda durduğu yer doğru, gidiş yolu yanlıştı. Ancak son bir kaç ayda özellikle Suriye konusunda Erdoğan’ın daha mutedil konuşmalar yaptığı görülüyor. Türkiye savaşın koçbaşı olmak yerine Batı ile birlikte hareket ediyor. Bu çerçevede Patriot füze sitemlerinin Türkiye’ye getirilmesi olumlu bir icraat.

8)
 Erdoğan’ın cılız da olsa Türkiye’de en büyük fitnenin kaynağı İran’a çıkış yapması olumlu bir adımdır. (İran muhibbi kabine üyelerini en yakınında tutmasını sanırım şerlerinden emin olmak için şeklinde yorumlamalıyız.)

9)
 MİT Öcalan görüşmelerini daha düşük düzeyli bürokratlar ile sürdürüyor. Her ne kadar açlık grevinde üst düzey MİT yetkilileri Öcalan ile görüşmüşse de teknik olarak bu görüşmelerin alt düzey istihbarat elemanları tarafından yürütülmesi olumlu bir gelişmedir. Oslo sürecine ilişkin eleştirilerimin bir kısmı bununla ilgiliydi. “MİT müsteşarı terör lideriyle aynı masaya oturmuşsa sonuç alma aşamasına geldiği zaman oturur. Öncül görüşmeleri müsteşar seviyesinde yapılmaz” şeklinde eleştirilerim vardı. Sanırım MİT Oslo sürecindeki yanlışlarından ders almış. Bu güzel bir gelişme.

10) Özellikle güneydoğuda fakirlere yapılan yardımlar son bir yılda da devam etti. Bu olumlu bir gelişme ancak bu adım RÜŞVET’e dönüşmüş durumda.


11)
 Savunma sanayiinde yapılan yatırımlar son bir yılda sonuç aşamasına geldi. Bu da olumlu bir gelişme.

12) Bedelli askerlik yasası ve kurumsallaşmamış olsa da askerin kışlasına çekilmesi de yine AKP’nin olumlu icraatı olarak görülmeli.


Biliyorum, liberal politikalar izlemek için yola çıkan bir başbakanın dershaneleri Meclis zoruyla kapatma girişiminin olduğu bir dönemde, elâlemin bilimle uğraştığı bir dünyada, bizim başbakanımızın filimle uğraştığı dönemde AKP’nin olumlu icraatlarını yazmak da bir tezat. Bu icraatları görmezden gelmek de haksızlık...