18 Mayıs 2015 Pazartesi

TOpçin tweetleri



Ergenekon'un asker sanıkları, şimdi kaybettikleri makamları geri alabilmek için meslektaşlarını hükümete jurnalliyor.

Ergenekon'un asker sanıkları, TSK'da başlatılmak istenen cadı avının başrol oyuncuları. Bkz. Ali Türkşen.
Ali Türkşen ve arkadaşları için, Kardak Krizi'nin hemen ardından Deniz Kuvvetleri İstihbarat Başkanlığı'na rapor gidiyor.

İstihbarat raporunda SAS komandoları içinde bir hareketlilik yaşandığı anlatılıyor. Yıllar sonra aynı isimler adli soruşturmalara konu oldu.

Bu raporları hazırlayan kişi, Ergenekon'da sanık olmuştu. Onunla yaptığım görüşmede anlattı.
Suçladığı isimler tarafından darp edilmek istendi ve karakola sığınarak kurtuldu. Dört SAT komandosunun saldırısına uğradı.

Bu kişi Deniz Kuvvetleri'nin Yeşil'i olarak biliniyordu. Süleyman Efendi Grubu'na yakın gözüküyordu.
Aynı kişi Cübbeli Ahmet Hoca'yı da fişlemişti. MİT kim olduğunu merak ediyorsa, telefonumun kayıtlarına baksın. Oradan bulurlar.

Genelkumay Başkanlığı İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin, diğer paşalar gibi İnternet Andıcı Davası'nda İBaşbuğ'u işaret etmiş.

Tayin ve terfi dönemlerinde yükselme noktasına gelen bütün isimler için isimsiz ihbar mektupları gider.
28 Şubat Dönemi'nde Hüseyin Kıvrıkoğlu ve Salim Dervişoğlu'nun adı Fethullahçı'ya çıkmıştı. Aytaç Yalman için PKK sempatizanı diyorlardı.

Jandarma Genel Komutanlığı görevi yapan bir generale PKK'lı demek gibi, abes bir örnek olduktan sonra gerisini siz düşünün.

AKP iktidarının kör noktası TSK'dır. Ergenekon ve Balyoz sanıkları dışında hiçbir bilgi kaynakları yok. Onlarınki de kuyruk acısı.