19 Haziran 2013 Çarşamba

YARGITAY: BALYOZCULAR BİLE BİLE SUÇ İŞLEDİ

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Balyoz sanıklarının sadece emre uymadığı, hukuki sonucu da bildiklerine dikkat çekti, 'Darbeyi sadece asker yapmaz' dedi.

Yargıtay Başsavcılığı darbe için farklı ideolojileri olanların da bir araya gelebileceğine vurgu yaparak darbe suçunu sadece asker değil herkesin işleyebileceğini kaydetti. Darbe için bir terör örgütüne ihtiyaç olmadığını belirten Başsavcılık derneklerin de darbeye iştirak edebileceğini bildirdi.

BALYOZ TEBLİĞNAMESİ’NDE DARBECİ NİTELEMESİ: İDEOLOJİLERİ FARKLI HEDEFLERİ AYNI

Star'ın haberine göre, Yargıtay Başsavcılığı, Balyoz darbe planı davası sanıklarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Öncelikle şu çok iyi bilinmelidir ki bu suç ile amaçlanan hedefe ulaşmak için bir araya gelen yapılar farklı ideolojilere sahip olsalar bile hedefe ulaşmak için tüm çalışmalarında ortak noktadır” dedi. Başsavcılığın Balyoz tebliğnamesinde, darbe suçunun illa da asker faillerce gerçekleştirileceğine dair bir düzenleme olmadığı ifade edildi. “Vatandaş, yabancı, belirli görevle yükümlü kimse”nin bu suçun faili olabileceğine vurgu yapıldı. Tebliğnamede, “Bu suç çok failli suçlardandır. Amaç suçun yerine getirilmesinde çok iradenin birleşmesi gerekmektedir. Çok kişinin hedef suç için bir araya gelmesi de tehlike doğurduğu için, neticede zarar doğmasa bile tehlike hali kanun koyucu tarafından cezalandırılmaktadır” denildi.

Cunta da olabilir dernek de
Tebliğnamede, “Öncelikle şu çok iyi bilinmelidir ki bu suç ile amaçlanan hedefe ulaşmak için bir araya gelen yapılar farklı ideolojilere sahip olsalar bile hedefe ulaşmak için hükümet otoritesinin zaafa uğratılması ve bu otoritenin ortadan kaldırılması hepsinde ve tüm çalışmalarında ortak noktadır” değerlendirmesine yer verildi.

Başsavcılık görüşünde, darbe suçunun işlenmesi için herhangi bir terör örgütünün varlığına ihtiyaç olmadığının altı çizildi. Tebliğnamede, “Sonucu elde etmeye elverişli yapıdaki tüm oluşumlar; askeri cunta, sendika, kulüp, dernek gibi oluşumlarda yer alan tüm kişiler diğer koşulları sağlamak kaydı ile bu suçun faili olabilirler” görüşü kaydedildi. “Diğer koşullar” ise suçun mahiyeti, aşamalarda görev alacak kişi sayısı ve niteliği, disiplin, gizliliğe riayet, özel iletişim metotlarının kullanılması olarak sıralandı.

Tebliğnamede, “Bu yapılanmalar, kendilerinin yönetip yönlendirmedikleri siyasi iktidarı kullananların iradelerini cebir ve şiddet ile bir şekilde zorlamak suretiyle ifsat ederek, görevlerini yapmalarına kısmen veya tamamen engel olmak amacıyla mevcut hükümeti zora sokacak eylem planlarını hazırlarlar, kadroları oluştururlar ve ortam oluştuğunda da cebir ve şiddet kullanarak siyasi iktidarın görevi bırakmasını sağlayıp, kendileri yönetmeye başlarlar” değerlendirmesi yapıldı.

Hukuki sonucunu biliyorlardı

Başsavcılık, sanıkların sadece emir gereği seminerlere katıldığı ve nedenle de ceza almamaları gerektiği yönündeki itiraza katılmadı. Tebliğnamede, sadece seminere katılmanın esas alınmadığı belirtilerek, “Sanıkların hukuki durumları bilerek ve isteyerek gerçekleştirilen suç konusu diğer eylemlerle birlikte değerlendirilmiştir” denildi.