Taraf gazetesi yazarı Mehmet
Baransu, yine gündeme bomba gibi düşecek bir konuyu bugünkü köşesine
taşıdı. Baransu yazısında, geçtiğimiz aylarda cezaevinden çıkan
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın askerden kaçmak için hangi yola
başvurduğunu belgeleriyle kanıtlayan bir konuyu ele aldı.
İşte Baransu'nun o yazısı;
Aziz Yıldırım geçtiğimiz günlerde NTV Spor’un konuğuydu. Bir dizi açıklama yaptı. Karşısında gazeteci olmadığı için de kamuoyunu çokça yanılttı. Programın hemen başında “asker, şehit, Atatürk” kelimeleri üzerinden sömürü yapmaktan çekinmedi.
İşte Baransu'nun o yazısı;
Aziz Yıldırım geçtiğimiz günlerde NTV Spor’un konuğuydu. Bir dizi açıklama yaptı. Karşısında gazeteci olmadığı için de kamuoyunu çokça yanılttı. Programın hemen başında “asker, şehit, Atatürk” kelimeleri üzerinden sömürü yapmaktan çekinmedi.
Atatürk’ü, şehitleri, askeri ağzından
düşürmeyen Aziz Yıldırım’ın, 1983 yılında sahte çürük raporu alıp
askerlikten kaçtığını biliyor muydunuz? Yıldırım, askerden kaçmak için
ilginç bir “sahteciliğe” imza atmış ve çürük raporu almış.
İşte çürük raporunun hikâyesi:
Yıldırım, 1983 yılında İzmir Kemaraltı Askerlik Şubesi’ne müracaat ediyor. Dört yaşındayken düştüğünü, sağ bacağında kısalık olduğunu iddia ediyor. İzmir’deki 800 yataklı Askerî Hastaneye sevki yapılıyor. Evrakta
sahtecilikten, yalan beyana bir dizi hukuk dışı uygulama da işte bu
sevkin ardından hayata geçiriliyor. Sevkle birlikte çok “zekice” bir işe
imza atılıyor. Sosyetik güzel Süreyya Yalçın’ın da kardeşi olan Osman Yalçın, kendisinin yerine hastaneye sokuluyor.
Osman Yalçın çocukken düşüyor ve
kalçasında oynama oluyor. Sağ ayağında altı santimlik bir kısalık
meydana geliyor. Bu yüzden de 1983 sonbaharında Aziz diye Osman
hastaneye sokuluyor ve çürük raporu için ilk adım atılıyor.
Rapora göre Aziz Yıldırım, 28 Ekim 1983 tarihinde hastaneye gitmiş görünüyor. Oysa hastaneye giden yeğeni Osman.
Önce radyoloji servisine uğranıyor. 31
Ekim 1983 tarihinde 21440 numarayla ilk rapor alınıyor. Ardından 2 Kasım
1983 günü bu kez ortopedi servisine gidiliyor. Buradan da 7044 sayı
numaralı rapor alınıyor ve 12 kişilik heyetin karşısına çıkılıyor.
Röntgen raporunda Yıldırım’ın sağ bacağında eski bir kırık olduğu, “Sağ femur başı eski frakturune bağlı deforme, Femur başı yer değiştirme pozisyonu” tesbit ediliyor. Ortopedi raporunda da “sağ sias iç malkel arasında 6 cm’lik kısalık olduğu” belirleniyor.
Bu raporların ardından 4 Kasım 1983 günü Askerî heyet kendisine “askerliğe elverişli değildir” raporu veriyor ve Yıldırım sahte çürük raporuyla askerlikten kurtuluyor.
Heyet raporunun altında Prof. Dr. Oktay
Karakaş’ın yanı sıra 11 ayrı ismin imzası var. Ege Ordu’su adına da
Kıdemli Albay Nuri Akkaş rapora uygundur imzası atıyor.
Ortopedi raporunu veren kişi ise 1983
yılında askerliğini Tabip Asteğmen olarak yapan Dr. H. Coşkun İncesoy.
İncesoy şuan Mehmet Akif Ersoy Kalp ve Damar Hastalıkları Hastanesi’nde
çalışıyor. Kendisiyle telefonla görüştüm. 1983 yılında askerliğini Tabip
Asteğmen olanak İzmir’deki hastanede yapmış. Ortopedi servisinde
çalışmış. Üzerinden yıllar geçtiği için raporla ilgili bir şey
hatırlamasının mümkün olmadığını söyledi. Kendisine telefonda konuyu
özetledim. Bana “Aziz Yıldırım kim” diye bir
de soru sordu. Fenerbahçe Kulübü Başkanı cevabım üzerine de kendisini
hatırladı. Dr. İncesoy konuyu hatırlamadığı gibi kendisinin yerine
birinin servise sokulmasını anlamalarının da mümkün olmadığı notunu
düştü. “Röntgen çekilir biz de görüneni raporlarız” dedi.
Radyoloji raporunu veren kişi ise yine o
dönem Tabip Asteğmen olarak askerliğini yapan Dr. Veli Tanrıöver.
Tanrıöver’in İstanbul’da çalıştığı hastaneleri aramama rağmen kendisiyle
görüşemedim. Ancak Dr. İncesoy, Tanrıöver’in o dönem Radyoloji
bölümünde çalıştığını doğruladı.
Şu notu yeri gelmişken düşeyim. Aziz
Yıldırım diye Osman Yalçın’ın filmleri çekildiği için her iki
doktorumuzu da suçladığım zannedilmesin. Onların çekilen filmleri
yorumlayıp, rapor yazdıklarını tahmin ediyorum.
İşte Aziz Yıldırım’ın çürük raporunun hikâyesi bu. Kendi yerine yeğeni Osman Yalçın hastaneye sokuluyor ve sahte çürük raporu alınıyor. Böylece
askerlikten kaçıyor. Her yazdığıma dolaylı ya da dolaysız bir açıklama
yapma ihtiyacı hisseden Aziz Yıldırım, umarım şu soruları mı da
cevaplar.
Sağ ayağınız altı santim kısa mı? Sizin
yerinize Osman Yalçın mı heyetin karşısına çıkarıldı? Osman Yalçın da
aynı hastaneden aynı raporu aldı mı? Hastanede iki rapor var mı? Osman
Yalçın’ın ayağının gerçekten altı santim kısa olduğu ve özel ayakkabı
kullandığı doğru mu? Her fırsatta Atatürk’ün kulübüne başkanlık
yaptığınızı söylüyorsunuz. Atatürk’ün kulübünün başkanının sahte çürük
raporu alıp askerlikten kaçması ne kadar etik? Nihat Özdemir kimdir? Bu
kişinin çürük raporuyla ilgisi nedir? (Bu kişinin LİMAK Yönetim Kurulu
Başkanı Fenerbahçe eski yöneticisi Nihat Özdemir olmadığı notunu
düşeyim.)
Aziz Yıldırım askerlik konusunda son günlerde rahat olmasının “Bu iş artık bitti” demesinin
de bir nedeni var. Çünkü şike davasının görüldüğü günlerde kalbine
stent takıldı ve artık askere alınmayacak. Eğer stent takılmasaydı,
kamuoyuna açıkladığım bu belgeden sonra “paşa paşa askere gidecekti”.
Not: Bir not da “araştırmacı soruşturmacı gazeteci” Uğur Dündar’a... Sayın Dündar, 28 Şubat sürecinde Bakan Bahattin Şeker’in asker kaçağı olduğunu ekranlara getirmiştiniz. Kendi kulüp başkanınızın bu durumu hakkında ne düşünüyorsunuz? Fenerbahçe gibi bir kulübün başkanının çürük raporuyla askerlikten kaçması Atatürk’ün kemiklerini sızlatır mı?
Not: Sayın Yaşar Büyükanıt... Yıllarca maçları yan yana omuz omuza birlikte izlediğiniz bir ismin sahte çürük raporuyla askerlikten kaçtığını biliyor muydunuz? Ne düşünüyorsunuz?