Askerî casusluk soruşturması, çetenin askerî hastanelerdeki yapılanmasını da gözler önüne serdi.
Kıdemli Albay İ.T.U.’nun, çetenin, Ankara GATA içindeki koordinasyonunu sağladığı belirlendi. Soruşturmada, suç örgütünün Diyarbakır Asker Hastanesi’ne nasıl sızdığı da ayrıntılı olarak ortaya çıkarıldı.
Zaman'dan öğrenildiğine göre, 58’i muvazzaf asker olmak üzere yaklaşık 300 zanlısı bulunan Askeri casusluk çetesinin, Gülhane Askerî Tıp Akademisi (GATA) içerisindeki yapılanması deşifre oldu. Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Kıdemli Albay Prof. Dr. İ.T.U’nin, çetenin Ankara GATA’daki koordinasyonunu sağladığı ileri sürülüyor.
İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararında Kıdemli Albay U.’nun, çeteye her türlü desteği verdiği iddia ediliyor. Şebekenin önce U.’nun uygunsuz görüntülerini elde ettiği, daha sonra da bu görüntüleri kullanarak GATA’da görevli kişilerle ilgili her türlü belge ve bilgiyi temin ettiği belirtiliyor.
Askerî Casusluk çetesinin planları sadece GATA ile sınırlı değil. Soruşturma kayıtlarında şebekenin Türkiye genelindeki bütün askerî hastaneleri etki altına almak istediği görülüyor. Planların hayata geçirildiği iddia edilen yerlerden biri de Diyarbakır Asker Hastanesi. Burada da aynı yöntemle komutanlara ait görüntüler ve devletin gizli belgeleri temin edilmiş. Hastanenin Başhekimi E.Ö. de görüntü tuzağına düşürülmüş. Ardından çetenin hastane yapılanmasının sorumlusu yapılmış. Böylece gizli belgelere ulaşılmış. Çetenin evraklarında Diyarbakır Asker Hastanesi, tugayların kesişim noktası olarak tanımlanıyor.
Zaman'dan öğrenildiğine göre, 58’i muvazzaf asker olmak üzere yaklaşık 300 zanlısı bulunan Askeri casusluk çetesinin, Gülhane Askerî Tıp Akademisi (GATA) içerisindeki yapılanması deşifre oldu. Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Kıdemli Albay Prof. Dr. İ.T.U’nin, çetenin Ankara GATA’daki koordinasyonunu sağladığı ileri sürülüyor.
İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararında Kıdemli Albay U.’nun, çeteye her türlü desteği verdiği iddia ediliyor. Şebekenin önce U.’nun uygunsuz görüntülerini elde ettiği, daha sonra da bu görüntüleri kullanarak GATA’da görevli kişilerle ilgili her türlü belge ve bilgiyi temin ettiği belirtiliyor.
Askerî Casusluk çetesinin planları sadece GATA ile sınırlı değil. Soruşturma kayıtlarında şebekenin Türkiye genelindeki bütün askerî hastaneleri etki altına almak istediği görülüyor. Planların hayata geçirildiği iddia edilen yerlerden biri de Diyarbakır Asker Hastanesi. Burada da aynı yöntemle komutanlara ait görüntüler ve devletin gizli belgeleri temin edilmiş. Hastanenin Başhekimi E.Ö. de görüntü tuzağına düşürülmüş. Ardından çetenin hastane yapılanmasının sorumlusu yapılmış. Böylece gizli belgelere ulaşılmış. Çetenin evraklarında Diyarbakır Asker Hastanesi, tugayların kesişim noktası olarak tanımlanıyor.
İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen askerî casusluk soruşturmasında ele geçirilen hard disklerden, çetenin GATA’ya ve Diyarbakır Asker Hastanesi’ndeki yapılanmasına ilişkin bağlantılarını gösteren bilgiler çıktı. Alınan bilgilere göre, PANDORA v.12\Veri1_Ek\T. U.\ veri yolunda Gata’da takım çalışması.doc” isimli belgede, İ.T.U.’nun, Ankara GATA’daki yapılanmayı yönettiğinin altı çiziliyor. Söz konusu belgede İ.T.U.’nun, görüntüsünün alınmasından sonra casusluk çetesiyle çalışmaya başladığı şöyle anlatılıyor: “T.U., uzman askerî doktor. Ankara GATA’da eczacı. Şizofren tedavisinde dünyaca ünlü çalışmaları var. Arşivde görüntüleri var. Ama hiç kullanılacağını sanmıyorum. Bizimle çok iyi çalışıyor. Biz de her türlü desteği veriyoruz. GATA’da yapılanma oluştu gibi. Artık Coco’ya devredebiliriz.”
Soruşturma evraklarına giren bilgilere göre, Diyarbakır Asker Hastanesi’nin başhekimi de görüntülü tuzağa düşürülmüş. Pandora isimli dosyadan hastanenin başhekimi olan şüpheli E.Ö. ile ilgili olarak şu bilgileri yer alıyor: “Diyarbakır Asker Hastanesi Başhekimi. Hastane yapılanmasında sorumlu. Civardaki tüm illerdeki karakol birlik ve tugayların kesişim noktası bu hastanedir. İlk önce S.G.’yi kontrol altına aldı (elindeki görüntü ile). Onun sayesinde geniş bir arşiv oluşturdu. S.G. odasına yerleştirdiği kameralarla birçok personelin görüntüsünü gönderdi. Kıtalardan gelen subayların kadın ve yer ayarlama işlerinin bir kısmı bunun üzerinden yapılıyor.”
Öte yandan, yapılan incelemelerde E.U.Ö. isimli askerî bir personel tarafından çeteye bölgede ekonomik gücü yüksek, saygınlığı olan aileler ve kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan kişilere ait bir çizelgenin verildiği tespit edildi. Bunun yanı sıra şüpheli tarafından suç örgütüne verilen diğer bilgiler ise şöyle sıralandı: “Stratejik Önemi Haiz Kritik Tesisler, Nato Petrol Boru Hattı Haritası, Özel Güvenlik Personel Durumu, Sanayi Tesisleri, Nato Personel ve Silah Durumu.”
İncelenen dosyalarda şüpheli E.K. adına Pandora veri sistemine kaydedilen bazı bilgilere de ulaşıldı. Bu kapsamda çetenin bazı eskort kızları kullanarak kritik noktalardaki TSK personelini ağına düşürdüğü, bu kişilere şantaj yaparak, örgüt üyelerini Özel Kuvvetler Komutanlığı’na (ÖKK) yerleştirdikleri belirlendi. Şüpheli İ.A. tarafından Pandora veri sistemine kaydedildiği belirlenen ‘Özel Kuvvetler Komutanlığı.doc’ isimli belgede, örgüt mensuplarının Kozmik Oda’dan her türlü bilgi ve belge temin etmek için yapması gerekenler de ayrıntılı olarak anlatılıyor.
