Kanserli annesinin tedavisi için 3 yıl önce uzman çavuş olan
Seyit Yalçın, geçen hafta girdiği çatışmada şehit düştü. Anne Şükran
Yalçın "Benim için çırpındı. O değil, ben ölseydim" dedi
Hakkâri'nin Şemdinli ilçesinde geçtiğimiz hafta PKK'lılarla
girdiği çatışmada şehit düşen Uzman Çavuş Seyit Yalçın'ın yaşam
öyküsünden filmlere konu olacak bir dram çıktı. Adıyla Çanakkale'de ağır
top mermilerini taşıyan Seyit Onbaşı'yı çağrıştıran Seyit Yalçın'ın,
kanserli annesinin tedavi masraflarını karşılamak üzere uzman çavuş
olduğu öğrenildi. SABAH Özel İstihbarat Bölümü'nün edindiği bilgilere
göre maddi durumu yerinde olmayan işçi bir babanın üç evladından biri
olan Seyit, daha ilkokula giderken ayakkabı boyacılığı yaptı. Böylelikle
işçi babasının maaşı yetmediği için maddi imkânsızlıklar içinde yaşayan
ailesine destek oluyordu. Ortaokul ve lise yıllarında pazarda çalışan
Seyit, liseyi memleketi Yozgat Boğazlıyan'da mesleki teknik eğitim
merkezinde bilgisayar alanında bitirdi. Kıt kanaat üniversiteye kadar
yükseldi. Niğde Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümü'nü kazandı.
Fakat maddi imkânsızlıklar üniversitede de yakasını bırakmadı. Okul
harcını ve ev kirasını ödemekte güçlük çekmeye başlayınca okulunu
bırakıp memleketine döndü. Ardından döndüğünde kendi işini kurma
hayalıyle vatani görevini yapmak için başvurdu. ANNESİ İÇİN UZMAN OLDU
Önce Bolu'ya, oradan da Şırnak'a gönderildi. Terörle mücadelede ön saflarda yer alan Yalçın, komutanlarının gözüne girmeyi başardı. Askerdeyken kanser olduğunu öğrendiği annesini daha iyi tedavi ettirebilmek amacıyla düzenli gelir elde etmek için uzman çavuşluk sınavına girdi. Sınavı dereceyle kazandı. İyi bir asker olduğu için özel harekât birliğine seçilen Yalçın, maaşını, kanserli annesine tedavi parası olarak göndermeye başladı. Yalçın'ın ağabeyi Ergün Yalçın, "Kardeşim aldığı maaşını son kuruşuna kadar annemin tedavisi için gönderirdi. Annemi 4 kere ameliyat ettirdi. Annem otobüsle tedaviye gitmekte zorlandığı için çevresinden para bulup ona bir de araba aldı. Anneme çok üzülüyordu. Şimdi annem ona yanıyor. Kardeşimi değil, canımızı kaybettik" dedi. Şehidin annesi Şükran Yalçın da, "Kanser tedavisi görüyordum. Oğlum tedavim için çırpındı durdu. Keşke o değil, ben ölseydim" dedi. Fedakâr evlat Yalçın, 7 Kasım'da Şemdinli kırsalında hain bir kurşunla şehit olunca ailesi yıkıldı. Şehit Yalçın 9 Kasım'da memleketinde Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın da katıldığı bir törenle toprağa verildi. Baba Bayram Yalçın, "Oğlum mesleğini severek yapıyordu. Vatan sağolsun" dedi.