Türk Hava Kurumu’ndaki (THK) yolsuzluk ve rüşvet
suçlamasıyla 41 şüpheli hakkında açılan davanın iddianamesinde ilginç
bir ayrıntı yer aldı.
Şüphelilerin rüşvet paralarını aklamak
için aldıkları endüstriyel/madeni yağların, mahkeme kararıyla satışa
çıkarıldığı ancak alıcısının bulunmaması nedeniyle elde kaldığı
anlatıldı. İddianamede, şüphelilerin Eurocopter firmasıyla yapılan
danışmanlık sözleşmesi de rüşvetin belgesi olarak nitelendirildi.
Savcı Ali Alper Saylan’ın hazırladığı iddianamede, şüpheli Osman Yıldırım’ın Eurocopter isimli Fransız firmasından 17 adet helikopter kiralaması karşılığında 2 milyon 739 bin 91 lira rüşvet aldığı iddia edildi. İddianameye göre, bu rüşvet parası Eurocopter firmasına “danışmanlık hizmeti vermek” için kurulan Azemoğlu A.Ş’nin hesaplarına gönderildi. Rüşvet parası daha sonra Osman Yıldırım’ın oğlu Emre Yıldırım’ın şirketi Asay A.Ş’nin hesaplarına aktarıldı. Şüpheliler, söz konusu rüşvet parasını aklamak amacıyla endüstriyle madeni yağ alımı yaptı. Savcılık, soruşturma kapsamında piyasa değeri 1 milyon 442 bin 665 lira değeri olan madeni yağlara, “Suçtan kaynaklanan mal varlığı” olduğu gerekçesiyle mahkeme kararıyla el koydu.
YAĞLAR ELDE KALDI
İddianamede savcılık, el konulan madeni yağların “son kullanma tarihlerini” dikkate alarak mahkeme kararıyla satışa çıkardığı belirtilerek şöyle denildi:
“Satış memurunca belirlenen 22 Mayıs 2015 birinci satış günü ve 1 Haziran 2015 ikinci satış günü satışa katılan talipli çıkmadığından satışın düştüğü, satış memurunun bu şekilde 3 Haziran 2015 tarihli raporuyla satış dosyası iade edildi. Söz konusu raporda el konulan eşyaların açık artırma ve pazarlık usulüyle satış yöntemleri kullanılarak satılmasının mümkün olmadığını, satış için el konulan ürünlerin bulundukları yerde firma portföyünde bulunan perakende müşterilerine peyderpey satışa arz edilerek elde edilecek satış bedellerinin açılacak bir satış hesabına, bloke edilmek suretiyle paraya çevrilmesinin mümkün olduğu belirtmiştir. Bu noktada soruşturmanın dava açılma aşamasına gelmiş olması dikkate alınarak el konulan endüstriyel/madeni yağların mahkemesince satış memuru görüşü doğrultusunda karar alınmak suretiyle elden çıkarılması talebinin iddianameyle birlikte yapılmasına karar verildi.”
RÜŞVETİN BELGESİ
İddianamede, gerekli yeterliliğe sahip olmamasına rağmen Azemoğlu isimli şirketin Eurocopter isimli firmaya “danışmanlık hizmeti” vermesi amacıyla yapılan sözleşme de rüşvetin belgesi olarak nitelendirilerek, “Konusu suç teşkil eden taraflar arasındaki yüzde 2.5 komisyon anlaşmasının yazılı hale getirilerek ‘danışmanlık sözleşmesi’ adı altında imzalanmış olmasının ve bu sözleşme ekine ‘taahhüt’ ve ‘garanti’ başlıkları altında düzenleme yapılmış olmasının, eylemi suç olmaktan çıkaramadığı; belirtilen ‘danışmanlık sözleşmesinin Savcılığımızca ‘rüşvet belgesi’ olarak kabul edilmiştir” denildi.
Savcı Ali Alper Saylan’ın hazırladığı iddianamede, şüpheli Osman Yıldırım’ın Eurocopter isimli Fransız firmasından 17 adet helikopter kiralaması karşılığında 2 milyon 739 bin 91 lira rüşvet aldığı iddia edildi. İddianameye göre, bu rüşvet parası Eurocopter firmasına “danışmanlık hizmeti vermek” için kurulan Azemoğlu A.Ş’nin hesaplarına gönderildi. Rüşvet parası daha sonra Osman Yıldırım’ın oğlu Emre Yıldırım’ın şirketi Asay A.Ş’nin hesaplarına aktarıldı. Şüpheliler, söz konusu rüşvet parasını aklamak amacıyla endüstriyle madeni yağ alımı yaptı. Savcılık, soruşturma kapsamında piyasa değeri 1 milyon 442 bin 665 lira değeri olan madeni yağlara, “Suçtan kaynaklanan mal varlığı” olduğu gerekçesiyle mahkeme kararıyla el koydu.
YAĞLAR ELDE KALDI
İddianamede savcılık, el konulan madeni yağların “son kullanma tarihlerini” dikkate alarak mahkeme kararıyla satışa çıkardığı belirtilerek şöyle denildi:
“Satış memurunca belirlenen 22 Mayıs 2015 birinci satış günü ve 1 Haziran 2015 ikinci satış günü satışa katılan talipli çıkmadığından satışın düştüğü, satış memurunun bu şekilde 3 Haziran 2015 tarihli raporuyla satış dosyası iade edildi. Söz konusu raporda el konulan eşyaların açık artırma ve pazarlık usulüyle satış yöntemleri kullanılarak satılmasının mümkün olmadığını, satış için el konulan ürünlerin bulundukları yerde firma portföyünde bulunan perakende müşterilerine peyderpey satışa arz edilerek elde edilecek satış bedellerinin açılacak bir satış hesabına, bloke edilmek suretiyle paraya çevrilmesinin mümkün olduğu belirtmiştir. Bu noktada soruşturmanın dava açılma aşamasına gelmiş olması dikkate alınarak el konulan endüstriyel/madeni yağların mahkemesince satış memuru görüşü doğrultusunda karar alınmak suretiyle elden çıkarılması talebinin iddianameyle birlikte yapılmasına karar verildi.”
RÜŞVETİN BELGESİ
İddianamede, gerekli yeterliliğe sahip olmamasına rağmen Azemoğlu isimli şirketin Eurocopter isimli firmaya “danışmanlık hizmeti” vermesi amacıyla yapılan sözleşme de rüşvetin belgesi olarak nitelendirilerek, “Konusu suç teşkil eden taraflar arasındaki yüzde 2.5 komisyon anlaşmasının yazılı hale getirilerek ‘danışmanlık sözleşmesi’ adı altında imzalanmış olmasının ve bu sözleşme ekine ‘taahhüt’ ve ‘garanti’ başlıkları altında düzenleme yapılmış olmasının, eylemi suç olmaktan çıkaramadığı; belirtilen ‘danışmanlık sözleşmesinin Savcılığımızca ‘rüşvet belgesi’ olarak kabul edilmiştir” denildi.