4 Aralık 2012 Salı

Darbeciler Malatya'yı pilot il seçti

Darbe Komisyonu Başkanı Nimet Baş, 28 Şubat'ın Malatya'da fiili darbe olarak yaşandığı tespitinde bulundu.

Baş, darbeye zemin hazırlamak için şehre büyük acılar yaşatıldığını vurguladı

Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, 28 Şubat'ta Malatya'nın darbeye zemin hazırlamak için pilot il seçildiği tespitinde bulundu. Komisyon Başkanı Nimet Baş, 28 Şubat sürecinde darbenin gerekçesi olsun diye Malatya'ya büyük acılar yaşatıldığını söyledi.

Şehrin üniversite yönetimi eliyle ağır tahriklere maruz kaldığını belirten Baş, başörtüsü yasağına gösterilen meşru tepkilerin, darbecilerin propaganda makinesi olarak kullanıldığını kaydetti. Huzur ve barış numunesi olan Malatya'nın talimatla yayın yapan medya üzerinden hedef tahtasına konulduğunu vurguladı. 28 Şubat'ın Malatya'da fiili bir darbe olarak yaşandığını dile getirdi.

ŞEHRİ TERÖRİZE ETTİLER

İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'ne getirilen Ömer Şarlak paşa ile, üniversitesi yönetimi öncülüğünde önce bütün şehrin terörize edildiğini vurgulayan Baş, "Yüzlerce insana zorla, şiddet uygulayarak, fiziki ve psikolojik işkencelerden insanları geçirerek sivil toplum faaliyetlerini, vakıf hizmetlerini, hemşeri dayanışmasını örgüt kapsamına alacak kadar kolluk kuvveti eliyle ağır işkenceler sonucu olmayan bir örgütü var kılmış, şehirde büyük bir tedhiş ortamı oluşturmuşlardır" ifadelerini kullandı.

ÖRGÜTE İSİM BULAMADILAR

Nimet Baş, Malatya'da var gibi gösterilen sözde örgüte bir ad bulunamadığı için polis ve mahkeme kayıtlarına dört beş ismin bir arada kaydedildiğini belirtti. Sözde örgüte Malatyalılar, Şafak, Talebe, İslami Hareket, İslami Hareket Malatya Şubesi gibi uydurma adların resmi kayıtlara birlikte yazıldığını kaydetti. Dergi aboneliklerini örgüt listesi, abone olarak ödenen paraları örgüt aidatı, fakirlere yapılan yardımları ekonomik kaynak sayarak 28 Şubat'ın kurguladığı "İrtica geliyor" zehirli propagandasına uygun işlemlere imza atıldığını anlattı.

MÜFETTİŞLER TALİMATLA GELDİ

Baş, planlı kurgu neticesi yüzlerce insanın Türkiye'nin birçok şehrinde gözaltına alındığını ve işkence gördüğünü dile getirdi. Ankara'dan talimatla giden müfettişlerin raporlarında örgütün 'adı yok, yeterli delil yok, hemşeri dayanışması, bugün değilse de yarın teokratik bir devlet kurmak için örgütlenebilirler' gibi akıl dışı iddialarla gönüllü bir yardımlaşma vakfının örgüt diye tescillendiğini belirtti.

28 Şubat Alt Komisyonu Malatya Cezaevi'nde halen yatmakta olan Zekeriya Şengöz ve Fahri Memur'la konuştu.

TSK ENVANTERİNDE

Baş, "28 Şubat neydi sorusuna cevap arayan herkesin zabıtlardaki Malatya dinlemelerini okuması gerekir" ifadelerini kullandı. Baş, şöyle devam etti: "Zekeriya Şengöz şehrin en saygın eğitimci iş adamlarından biri olarak vakıf yöneticisiyken, 28 Şubat'ta illegal bir örgüt kurmuş gibi takdim edildi.

Malatya Polisevi'nin salonunda dinlediğimiz Fırat Dirikolu ve eşi Nazire Dirikolu'nun komsiyon üyelerine 'bizi dinlemek için başka bir yer bulamadınız mı, polis evine gelmek bizim için ne anlama geliyor bilmezsiniz' diye başlayan ve ardından 28 Şubat sürecinde Malatya olaylarında maruz kaldıkları işkenceler tek kelimeyle korkunçtu. Daha çarpıcı olansa senaryo gereği kurgulanmış bir örgüt adına insanların halen hapishanede oluşuydu."

Nimet Baş, Ferit Özdemir'in yer göstermesi ile yapılan kazıda ortaya çıkan silahların TSK envanterinde kayıtlı silahlar olduğu iddialarının araştırılmamasına dikkat çekti. Baş, bu silahlarla ilgili söz konusu şahsın ifadelerinden yola çıkarak yargılamalar yapıldığına ve insanların mahkum edildiğine işaret etti.