30 Haziran 2010 Çarşamba

Bakan'dan profesyonel ordu yorumu: '500 bin kişiyi işe almaya hazırız'

Başmüzakereci Egemen Bağış'ın son iki haftadaki mesaisinin büyük bölümü terörle mücadeleye dış destek sağlama çabalarına ayrılıyor.
Daha doğrusu Batı'dan gelen ikiyüzlü tavırların samimiyetsizliğini kesmeye...
Gediktepe şehitlerimizle ilgili Van'daki yürek yakan törenden bu yana Bakan Bağış'ın Avrupa temaslarının ana yörüngesini PKK terörüne karşı Avrupa'nın yaklaşımını değiştirme fikri oluşturuyor.
O törene AB elçilerinin katılması, acımasız terörün yarattığı trajediye şahit olmaları belki bir dönüm noktası...
***
Somut gelişmeler var, duyurmuştuk, AB'nin anti terör koordinatörü önümüzdeki günlerde Türkiye'ye geliyor.
Bükreş'te Türk Büyükelçiliği'ndeki sohbetimizde bu konu gündeme geldi. Söz profesyonel orduya geldiğinde, Egemen Bağış çok çarpıcı bir değerlendirmede bulundu. Bükreş Büyükelçimiz Ayşe Sinirlioğlu profesyonel ordu tartışmalarını sorunca bir arkadaşımız konunun 'derin' olduğunu, TSK'nın mevcut askerlik sisteminin istihdam sorunuyla bağlantısını da anlatınca bakın Egemen Bey nasıl bir yorumda bulundu:

'MALİYETİ ÇOK DAHA DÜŞÜK'
'Hükümetimiz 500 bin kişiyi işe almaya hazır. Profesyonel orduya geçince oluşacak istihdam problemini bu yolla çözmek çok daha ucuz maliyetli.'
Bakan'ın sözleri önemli. Sanırım hükümet içinde böyle bir değerlendirme yapılmış.
***
Silahlı Kuvvetler, terörle kahramanca mücadele ediyor.
Bu mücadelenin askeri boyutunun dışında yönleri var. Ama askeri boyutunun da yeniden düzenlenmesi gerek. 26 yıldır şehit veriyorsak bundan kaçınamayız.
***
Nitekim Genelkurmay Başkanlığı bu yöndeki beklentilere karşılık vereceğini gösterdi, 'uzman personel' stratejilerini açıkladı.
Öyle anlaşılıyor ki terörle mücadelenin askeri kısmı hızla yapısal dönüşüme uğrayacak.

GAZETECİNİN GÖZYAŞLARI
Bağış, terör belasının çeşitli yönlerini anlatırken, Van'daki cenaze töreninde gazeteci arkadaşımız Mehveş Evin'i ağlarken gördüğünü aktardı. Yanına gittiğinde, Mehveş Evin, 'Bu çocuklar oğlumla aynı yaşta' demiş.
İşte, herkesin kurması gereken empati budur. Vatanımızı böldürmeyeceğiz, kesin ama terörle mücadelemize her yönüyle yeni yaklaşımlar getirmeliyiz. Buna mecburuz artık.

'TAM ÜYELİK UMURUMDA DEĞİL'
Yazımın bu ara başlığı biraz provokatif değil mi?
Egemen Bağış'ın sözü...
Ama arkası var:
'Başmüzakereci olarak günün birinde AB bizi alır mı almaz mı buna hiç bakmıyorum. Biz bu reformları kendi insanımız, ülkemizin geleceği için yapıyoruz.'
***
Ben de Bağış gibi düşünüyorum. Yazımı Bağış, Avrupa Enstitüsü'nde konuşurken yazıyorum. İçeride dışarıda bambaşka gündemlerle boğuşurken, bir bakanın her gün AB konusunu gündeme taşıma çabasını takdir ediyorum. Önceki gün Almanya'daydı, dün Bükreş'te, bugün İstanbul'dayız, siz bu yazıyı okurken o İstanbul'dan Brüksel'e uçmuş olacak.
Bakan her yerde 150 yılık modernleşme çabamızı, yarım asırlık AB serüvenimizi anlatıyor, lobi yapıyor. Bu maceranın sonunu kestirmek güç ama en azından Türkiye bu uzun maratonun en çarpıcı 100 metresine doğru koşuyor. Bağış, Avrupa çapında 'kamu diplomasisi' yapıyor.