Orgeneral Bilgin Balanlı, eski Hava Kuvvetleri
Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri
Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu komutanları emekli
orgeneraller Çetin Doğan ve Ergin Saygun'un da aralarında bulunduğu
250'si tutuklu 365 sanıklı ''Balyoz Planı'' davasının 106'ncı duruşması
başladı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları
Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, Orgeneral Bilgin Balanlı, emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, emekli Oramiral Özden Örnek ile MHP milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 188 tutuklu ile 6 tutuksuz sanık katıldı.
Duruşmaya,
emekli orgeneraller Çetin Doğan ve Ergin Saygun ile emekli Korgeneral
Nejat Bek'in de aralarında bulunduğu 62 tutuklu sanık ile Ergenekon
davasından tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli
Tuğgeneral Levent Ersöz gelmedi.
Duruşmada esas hakkındaki savunması için söz verilen tutuklu sanıklardan Kurmay Albay Murat Saka, mahkemenin sanıklar hakkındaki iddiaları araştırma görevi olduğunu, ancak bu konuda üzerine düşeni yapmadığını belirterek, ''Mahkemenizin tarafsızlığını yitirmiş olduğuna ilişkin kanaatlerin kaynağı sizin gerçekleri ortaya çıkarma konusunda gösterdiğiniz bu tutum ve davranışlarınız değil mi?'' diye sordu.
Deliller incelenmeden hüküm aşamasına gelindiğini savunan Saka, mahkemeye yönelik eleştirilerini şöyle sıraladı:
''Bir
zamanlar dediniz ki 'Deliller ayrıca değerlendirilecek'. Şimdilerde
ise delilleri hüküm verirken değerlendireceğinizi söylüyorsunuz. Siz
bizi peşinen cezalandırdınız. Halbuki bizim suçsuz olduğumuzu çok iyi
biliyorsunuz. Israrla gerçeklere sırtınızı dönüyorsunuz. O gerçekleri
dikkate alamayarak bizleri özgürlüğümüzden mahrum bıraktınız. Bu
tutumunuzla sadece bizlerin değil, eşlerimizin, çocuklarımızın, anne,
baba, kardeşlerimizin kul haklarını yüklenmediniz mi? Bu sorular
vicdanınızın sesi olarak ömür boyu sizleri huzursuz etmeyecek mi? Adil
bir yargılama yapmış olma huzur ve mutluluğuna erişebilecek misiniz?''
Saka,
tanık olarak çağrılmalarını istedikleri emekli komutanlara (Hilmi
Özkök ve Aytaç Yalman) da seslenmek istediğini vurgulayarak, ''Bu
salonda söyleyecekleri hakikatlerin biraz daha aydınlığa kavuşmasına
imkan sağlayacakken, kendi iradeleri ile bu görevi yerine
getirebileceklerini bildikleri halde, neden halen o cesareti ve erdemli
davranışı göstermezler? Şahitliği kim gizlerse onun kalbi ağır bir
günah içindedir. Bu davranış zalimler topluluğuna destek vermek değil
midir? Hakikatleri saklayanlar da kul hakkı almadılar mı? Vicdanlarının
sesi onlara da rahatsızlık vermeyecek mi?'' diye konuştu.