İstanbul
11. Ağır Ceza Mahkemesi’nce onaylanan 250 sayfalık iddianamede, ‘Askeri
casusluk ve şantaj’ soruşturmasının emniyete gelen bir fuhuş ihbarı
sonucu ortaya çıktığı belirtildi.
İddianamede
emekli Tuğamiral Türker Ertürk, Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, Balyoz
davası kapsamında tutuklanan Kurmay Albay Muharrem Nuri Alacalı,
Tümamiral Fikret Güneş’in eşi Manolya Güneş’in de aralarında olduğu 68
müşteki yer aldı.
İddianamede
tutuklu sanık olarak İbrahim Sezer, Tamer Zorlubaş, Zeki Mesten, Mehmet
Seyfettin Alevcan, Yücel Çipli, Mehmet Emrah Küçükakça, Mehmet Emre
Sezenler, Alper Eylem Ersoy, Merdan Metin, Yiğit Ali Adlığ, Burak Çetin,
Deniz Mehmet Irak, Ali Haydar Eser, Erem Saltuk Baysal, Esin Tolga
Uçar, Necmi Yıldırım yer aldı.
EMNİYETE MAİL İHBARI
Tuğamiraller
Şafak Yürekli ile Fahri Can Yıldırım’ın da sanıkları arasında bulunduğu
iddianamede, 28 Nisan 2010’da emniyet birimlerine gelen bir mail
ihbarında “Vika, Dilara ve Gül isimli kadınların liderliğinde bir fuhuş
çetesinin yurt dışından bayan getirerek zorla fuhuş yaptırdığı, bu çete
içerisinde 18 yaşından küçük bayanların da bulunduğu ve fuhuş yaptırılan
bayanların uyuşturucu bağımlısı yapılarak kullandığı" şeklinde bilgiler
olduğu belirtildi.
HAMİLE KADINLARA KÜRTAJ
Bu
örgüte yönelik olarak başlatılan soruşturma kapsamında örgüt ile
irtibatı tespit edilen şüphelilerin kullandıkları telefonların dinlemeye
alındıklarının ifade edildiği iddianamede, örgütle irtibatı belirlenen
şüpheliler İbrahim Sezer ve Zeki Mesten’in TSK mensubu oldukları ve
özellikle İbrahim Sezer’in bu fuhuş çetesinden sık sık fuhuş amaçlı
kadın temin ettiği ve Kadıköy’de bulunan ikametini fuhuş amaçlı
kullandırdığı, şüpheli Zeki Mesten’in de diğer bir fuhuş örgütü ile
irtibatlı olduğu ve çetenin fuhuş yaptırdığı kadınları Zeki Mesten’e
tedavi ettirdiği ve hamile kalan kadınlara kürtaj yaptırdığı öne
sürüldü.
ÜST DÜZEY KOMUTANLARIN FUHUŞ YAPMASI SAĞLANIYOR
Emniyete
4 Ağustos 2010’da gelen bir ihbarda bir fuhuş çetesinin özel olarak
kiraladığı evlerde, temin ettikleri kadınlarla üst düzey komutanların,
subayların ve hatta öğrencilerin fuhuş yapmasını sağladıkları, bu
organizasyonda Burak Çetin, Mehmet Irak, Emrah Karaca, Yahya Sezer ve
Alpay Aksu isimli şahısların bulunduğu, bu kişilerin fuhuş amaçlı
kadınları, kadın satıcılarından temin ettikleri ve bu kişilere ait
Kocaeli’de 3 ayrı adres olduğu anlatıldı. İhbar üzerine İbrahim Sezer’in
evinde yapılan aramada çok sayıda bilgi, belge, doküman ve dijital veri
bulunduğu, ayrıca delil poşeti şeklinde poşetlere konulmuş üst rütbeli
komutanlara ait olduğu belirtilen bazı şahıslara ait kirli iç
çamaşırları ve benzer eşyaların ele geçirildiği kaydedildi.
TSK, TÜBİTAK, HAVELSAN VE GES’TE ÖRGÜTLENMİŞLER
İddianamede
suç örgütünün ayrı ayrı hücre yapılanmasına sahip olduğu ancak tüm
faaliyetleri birlikte koordine içerinde hareket ettiklerinin tespit
edildiği belirtildi Söz konusu suç örgütünün yaklaşık 5 bin kişinin
kişisel verilerinin hukuka aykırı olarak kaydedildiğinin yer aldığı
iddianamede şu çarpıcı tespit yer aldı:
"Suç
örgütünün TSK, Tübitak, Havelsan ve GES komutanlığı gibi devletin en
stratejik kurumlarında örgütlenerek ayrı hücre yapılanmalarına gittiği,
gizliliği ön planda bulunduran örgütün özellikle telefon görüşmesi
yapmamaya özen gösterdiği, yukarıda belirtilen kurumlarda bulunan örgüt
mensuplarının birbirleri ile irtibatlı oldukları, diğer hücre
yapılanmasındaki örgüt mensuplarını tanımadıkları ya da irtibat
kurmadıkları, bu hücrelerin başında bulunan örgüt yöneticilerinin kendi
bölümlerinde uzman ve etkin şahıslar oldukları, elde ettikleri her türlü
bilgi, belge ve materyalleri aynı zamanda örgütün arşivini de saklayan
İbrahim Sezer’e gönderdikleri, örgüt mensuplarının özellikle şantaj
amaçlı gizli görüntü elde edilmesi, casusluk faaliyetlerine yönelik
gizli belge temin edilmesi işlemlerini yürüttükleri, evlere
yerleştirdikleri gizli kamera düzenekleri ile bazı kişilerin bayanlarla
cinsel ilişkilerini gizlice kaydettikleri ve daha sonra şantaj amaçlı
kullandıkları, şüphelilerin şantaj amaçlı elde ettikleri bu
materyallerle istifa etmesini ya da emekli olmasını istedikleri askeri
personelin şantaj yaparak emekli olmasını, bazen de terfisini engellemek
istedikleri kişilerin görev yaptığı kuruma ihbar ve posta yolu ile
göndererek hakkında soruşturma başlatılmasını temin ettikleri ve
böylelikle terfi etmesini engelledikleri, devletin güvenliğine ilişkin
gizli belgeleri kendilerine getiren ancak örgüt üyesi olmayan kişilere
ücret ödedikleri, özellikle TÜBİTAK tarafından TSK içinde yürütülen ülke
yararına gerçekleştirilen projeleri durdurmaya, yavaşlatmaya veya
engellemeye çalıştıkları, casusluk faaliyeti kapsamında elde ettikleri
bazı belge ve projeleri yabancı ülkelere pazarlamayı planladıkları
anlaşılmıştır"
"TÜBİTAK’IN GİZLİ PROJELERİNİ TÜBİTAK GÖREVLİSİ SIZDIRDI"
İstanbul
11. Ağır Ceza Mahkemesi’nce onaylanan "Askeri casusluk ve şantaj"
iddianamesinde, TÜBİTAK’ta görev yapan tutuklu sanık Yücel Cipli’nin,
kurumunda hazırlanan gizli projeleri örgüte sızdırdığının tespit
edildiği belirtildi.
Cipli’nin
örgüt ile temasının tutuklu sanık teğmen Emrah Küçükakça aracılığıyla
sağladığının belirtildiği iddianamede,"Yücel Cipli liderliğinde farklı
bir hücre yapılanması olduğu ve bu hücre yapılanması içerisinde
TÜBİTAK’ta görevli Aysam Akses, Cüneyt Hakan Bağcıoğlu ve Merdan Metin
isimli şahıslar bulunduğu, bu şahısların TÜBİTAK’ta hazırlanan bir kısım
gizli projeleri Yücel Çipli’ye teslim ettikleri, Yücel Cipli’nin de bu
verileri örgütün amaçları doğrultusunda kullanılmak üzere örgütün üst
kademesine göndermek için Emrah Küçükakça’ya verdiği anlaşılmıştır."
denildi.
TSK-NET AĞI ÜZERİNDE YAPILAN YAZIŞMALARI ELDE ETMİŞLER
İddianamede,
tutuksuz sanıklarından astsubay Adnan Yılmaz’da, TSK-Net ağı üzerinden
gönderilen mail kayıtlarının bulunduğu belirtildi. Söz konusu maillerin
kişilerin özel hayatları ve cinsel yaşamlarına ilişkin yazışmalar
olduğunun belirtildiği iddianamede, “Bu mail eklerinde ise TSK’ya ait
devletin güvenliği açısından gizli kalması gereken belgeler
bulundu.ödenildi.
"Askeri
casusluk ve şantaj" iddianamesinin bir numaralı sanığı emekli Albay
İbrahim Sezer’de Gölcük Donanma Komutanlığı, İstanbulTersane Komutanlığı
gibi askeri birliklerin gizli kamera görüntüleri ile krokileri ele
geçirildi.
1 NUMARALI SANIKTA ELE GEÇİRİLEN GİZLİ BELGELER
İddianamede,
Sezer’de ele geçirilen askeri birliklerin görüntü ve kroki ile bazı
belgelere ilişkin Genelkurmay’a görüş sorulduğu
belirtildi.Genelkurmay’ın ise söz konusu görüntü ve krokilere ilişkin
“açıklanması yasaklanan ve gizli kalması gereken belgelerdir.ö şeklinde
yanıt verdiğinin yer aldığı iddianamede, şüphelilerde askeri birliklere
ait servis araçlarının güvenlik protokolü ile askeri birliklere ait
fiziki emniyet planlarının da bulunduğu yer aldı.
TSK: YABANCI ÜLKELERE YARAR SAĞLAYABİLECEK BİLGİLER
Genelkurmay’ın
söz konusu belgelere ilişkin yanıtının da yer aldığı iddianamede,
Genelkurmay Başkanlığı’ndan alınan cevabi yazılarda, belgelerle ilgili
gizlilik derecelerinin yanı sıra ‘yabancı bir devletin eline geçmesi
durumunda yabancı devlete yarar sağlayacak bilgilerden olduğu’ özellikle
belirtilmiştir. Ele geçirilen bazı fotoğraflar ve videolarla ilgili
olarak ise ‘radara düzenlenebilecek saldırı ve sabotajlara yönelik keşif
bilgisi sağlayacak nitelikte olduğu bildirilmiştir" denildi.
TÜBİTAK: TERÖRLE MÜCADELEDE ZAFİYET YARATIR
Söz
konusu belgelere ilişkin TÜBİTAK’tan gelen yanıta da iddianamede yer
verildi. TÜBİTAK’ın da şüphelilerde ele geçirilen belgelere gizlilik
derecesine sahip dediğinin yer aldığı iddianamede,"TÜBİTAK ayrıca bu
belge ve bilgilerin açıklanmaları güvenlik güçlerimizin terör
örgütlerine karşı verdikleri mücadelede zafiyet yaratacaktır" denildi.
İddianamede
birçok askerin, örgüt üyelerince fişlendiği belirtildi. Askerlerin
adının ve rütbesinin yazdığı fişlemelerde, fişlenen bazı askerler terör
örgütü PKK’ya bilgi sızdırmakla suçlandı. İddianamede, bazı askerlerin
ismi ve rütbesinin yazdığı belgelerin açıklama bölümünde, ‘PKK’ya bilgi
sızdırıyor.’, ‘PKK ile irtibatlı’ diye fişlendiği belirtildi.
AMİRALLER VE AİLELERİNİN ÖZEL HAYATLARI
İddianamede,
soruşturma kapsamında müşteki sıfatıyla ifade veren Tümamiral Mücahit
Şişlioğlu, emekli Tuğamiral Türker Ertürk ile Tümamiral Fikret Güneş ve
ailesine ait özel fotoğraf ve bilgilerin örgütte ele geçirildiği
belirtildi.
İddianamede
sanıklardan ele geçirilen belgelerde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde
güvenli telsiz haberleşmesini sağlayan projenin ‘dağ kadrosu için
tehlikeli’ olduğu gerekçesiyle durdurulması gerektiği belirtiliyor.
İnsansız Hava Aracı (İHA) projesinin yavaşlatılma emri bulunduğu
kaydedilen belgede, bir proje için de yurtdışından istek olduğu
anlatılıyor.
HAVELSAN VE ASELSAN’DA YAVAŞLATILACAK PROJELER
İddianamede
sanık Teğmen Emrah Küçükakça’dan ele geçirilen 78 no’lu CD’de çeşitli
notlar bulunduğu belirtildi. Kritik proje listesinin çıkarılması istenen
dokümanda, "Havelsan, Aselsan ve diğer kurumlarda aylık toplantı
konusu, yavaşlatılacak projeler bize paslanacak, kadın zaafı olan
yöneticilerin tespiti, yürüyen davalarla ilgili bilirkişilik önemli.
Bizim çocuklardan yönlendirilmesi şart. Bizim kontrolümüz dışında ve
istemediğimiz şekilde sonuçlanan bilirkişi faaliyetlerinin engellenmesi
veya yıpratılması." gibi çok sayıda not yer aldı.
TSK PROJELERİ
78
nolu CD’de bulunduğu iddia edilen ‘prj.list’ adlı belgenin
incelendiğinde ise ele geçirilen notların uygulamaya konduğu kaydedildi.
‘prj.list’ belgede TSK’nın ülke güvenliği ve terörle mücadele amaçlı
gerçekleştirmeyi planladığı çok sayıda proje ve sistemden bahsedildiği
belirtildi. Bu projelerin yanına durdurulması, yavaşlatılması ya da
engellenmesi gerektiğine dair notlar yazıldığı ifade edildi.
Bu
projelere örnekler verilen iddianamede, MILSEC-3 Ses Emniyet Cihazı
isimli TSK’da güvenli telsiz haberleşmesini sağlamayı amaçlayan proje
ile ilgili bir notta, “Dağ kadrosu için tehlikeli hava - yer
haberleşmesi kriptolu olacak. Durduralım, hiç olmazsa yavaşlatalım.
Kripto kodlarını ele geçirmeliyiz." yazılı olduğu anlatıldı.
İddianamede
ele geçirilen belgelerde ‘Sınır Gözetleme ve Kontrol Sistemi’ (SGKS)
ile ‘Kontrol, Muhabere, Bilgisayar, İstihbarat, Gözetleme ve Keşif
Faaliyetleri Modelleme Simülasyon Sistemi’ adlı projelerle ilgili,
“Kesinlikle sekteye uğratılması gereken bir proje. Geçişler sekteye
uğrayabilir. Trafik ve taşımacılığa dikkat. Dağ kadrosu sert çıkıyor.ö
notunun yazılı olduğu ifade edildi.