24 Mayıs 2010 Pazartesi

CHP’den TSK’ya 22 Mayıs muhtırası / Önder Aytaç

Muhafazakâr kesimler Kılıçdaroğlu’ya halkın teveccüh etmesini sağlıklı değerlendirmeli. Kahraman, Bayramoğlu, Çalışlar, Bumin, Cemal gibi sosyal demokratlar, Kılıçdaroğlu’ya bir kredi veriyor. Tayyar, Kılıçdaroğlu ile arasında geçen Ergenekon görüşmesini yazarak, önemli bir bilgiyi deşifre etti. Orada söylediği cümleden hareketle Kılıçdaroğlu Ergenekon’a çok uzak bir tavır sergileyecek.

Genç’in ve Akinan’ın sevinçten gözlerinin yaşardığı yazılarından anlaşılıyor. Medya, Kılıçdaroğlu’yu hem AKP’yi devirebilecek bir güç, hem de biriken olumsuzları çözecek bir adres gördükleri için destekliyor.

Kılıçdaroğlu hareketinin ciddiye alınması gerek. Onu anlamlı kılan en temel unsur, yolsuzluk ve yoksulluğun üzerine giden ve sokakların diline yakın olan tavırları. Bila’ya, “tarlalardan dolaşmaya başlayacağım” demesi de Karaoğlan efsanesinden sonra en önemli sosyal demokrat bir söylem.

2002’den bu tarafa parlamentoda olan Kılıçdaroğlu, ne 2004’te ne de 2006’da ortaya çıksaydı şu anki kadar ilgi görürdü. Toker’in söylemiyle, “Onun anlamı 2008’de halkta karşılık buldu. O da, o yıllardan itibaren, medyada yer aldı ve medya için görünür bir figür oldu”.

Peki ama, neden şimdilerde bu sonuç? Sebebi, yıpranan ve kirlenen siyasetin yansımaları ki, bu durumdan muhafazakârlar da, sosyal demokratlar da fazlasıyla şikâyetçi. AKP’li Arınç bile, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sevindi. Arınç, siyasetin kalitesinin artması için, nitelikli bir rakip istiyor. Arınç, Las Vegas tutkunu Akman’ın da RTÜK’den istifasını aynı gerekçelerle istedi.

27 Nisan 2007’deki e-muhtıranın cümlelerinden birisi de, “Ulu Önder Atatürk’ün, ‘Ne mutlu Türküm diyene!’ anlayışına karşı çıkan herkes, Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanıdır ve öyle kalacaktır” sözü. Şimdi ise, devlet partisi CHP’nin genel başkanlığına Kürt, Alevi kökenli ve Tunceli doğumlu birisi geldi. Hâlâ Genelkurmay’ın internet sitesinde yer alan bu e-muhtıraya, CHP cephesinden de şiddetli bir tokat Kılıçdaroğlu’nun genel başkan seçilmesiyle atıldı.

Kılıçdaroğlu, Sabah’tan Müderrisoğlu’nun, “Ordu+CHP=İktidar algısı var. TSK ile ilişkileriniz ne yönde gelişecek” sorusuna; “CHP=Halk=Demokrasi=Eşitlik=Kardeşlik. Biz sandıkta CHP’yi iktidar yapmalıyız. Halka kendimizi anlatıp, sandıktan çıkıp sorunları çözmeliyiz” şeklinde önemli bir yanıt veriyor.

“Ne mutlu Türküm diyenlere inat, devlet partisi CHP’ye Kürt ve Alevi bir genel başkan.” Kılıçdaroğlu ya kendini inkâr ederek statükoya ve askerî vesayete teslim olacak, ya da ılımlı İslam ve merkez sağdaki oylara da talip olarak, potansiyel yüzde 30’lardaki sosyal demokrat oylarını, daha da ötelere taşıyarak CHP iktidarını kuracak.
* * *
Tutkun Akbaş’ın medyagundem.com sitesine göre; Nesrin Baytok’un Doğan Grubu’na ait Finansal Forum gazetesinde yazarlık yaptığı dönemde gazetenin genel yayın yönetmeni Gökhan Çırnaz’dı. Çırnaz daha sonra Baytok sayesinde CHP yönetimine de girdi. Nesrin Baytok’un yazarı olduğu Finansal Forum gazetesinde o dönem Ercan Çitlioğlu da yazıyordu. Çitlioğlu Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un kitabını da yazdı. Eyüp Can Finansal Forum gazetesinin başına geçtiğinde Baytok’la beraber Çitlioğlu’nu da gönderdi.

Gökhan Çırnaz’ın sahibi olduğu ve “CHP’nin kanalı” olduğu iddia edilen Business Channel’daki ortağı Hilmi Develi de önemli birisi. Kanal daha sonra Ergenekon davasındaki tutuklu Hayrettin Ertekin’e satıldı. Nesrin Baytok’un eşi Can Baytok’un kardeşi Cem Baytok ile birlikte Mustafa Sarıgül’ün başkanı olduğu Şişli Belediyesi’nden bazı bilgisayar ihaleleri aldığı da gündeme geldi. O şirketin adı da Odesa.

Gökhan Çırnaz’ın ortağı olan Hilmi Develi 20. dönem DSP’den Denizli milletvekiliydi. Şimdi de Develi üzerinden, uluslararası bir sermaye operasyonu olduğu izlenimi veren bir grubun yatırımlarına ve ilişkilerine göz gezdirelim.

Şirketin adı, Londra merkezli RHEA Grubu. Yönetimindeki isimler ise şöyle:
* Onur Takmak, Yönetim Kurulu Başkanı (RHEA Portföy Yönetimi A.Ş.)
* S. Gazi Erçel, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı (T.C. Merkez Bankası Başkanı, 1996-2001)
* M. Osman Birsen, Yönetim Kurulu Üyesi (İMKB Başkanı, 1997-2007)
* Hilmi Develi, Yönetim Kurulu Üyesi (T.C. 20. Dönem Milletvekili, TOSYÖV Başkanı)
* Memet Yazıcı, Yönetim Kurulu Üyesi (Rhea Portföy Yönetimi A.Ş.)
* M. Hakan Aytaç, Yönetim Kurulu Üyesi (Danışman)
* Dr. İbrahim Erdoğan, Yönetim Kurulu Üyesi (Başkan, Sağlık İletişimi ve Yayıncılık Ltd. Şti.)
* Cemil Armağan, Genel Müdür.
RHEA grubunun bir vakıf girişimi olarak piyasaya girdi. Bu vakfın başkanı da Onur Takmak. Yıllarca Londra finans çevrelerinde bulunmuş genç bir işadamının öncülüğünde kurulan bu şirket Türk ekonomisinin yakından tanıdığı iki ismi de şirketine alarak, burada büyük yatırımlar yapıyor. Bu isimlerden, geçmişte İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın yöneticiliği yapan Osman Birsen ve Merkez Bankası başkanlığı yapan Gazi Erçel.

Şirketin diğer yöneticileri arasında iki isme daha rastlıyoruz. Gökhan Çırnaz’ın Bussiness Channel televizyonundan ortağı olan Hilmi Develi’yi bu girişimde yönetim kurulu üyesi. Asıl ilginç olansa Cem Baytok isimli şahıs da bu şirkette denetim kurulu üyesi olarak bulunuyor.

RHEA grubundaki Cem Baytok ise Nesrin Baytok’un kayınbiraderi. Yani eşi Can Baytok’un kardeşi. İlginç olansa Cem Baytok, RHEA grubundaki biyografisinde Odesa şirketindeki tecrübesini paylaşmıyor. Odesa’nın adından bile söz etmiyor.

Bu grubun İstanbul’da kurduğu yahut iştiraki olan şirketlerden birinde büyük mason mahfili üyesi E. Cüneyt Kalpakoğlu var. RHEA grubunun yüzde 60 girişim payı sahibi olduğu Netsafe Bilgi Teknolojileri isimli şirketin genel müdürü de Kalpakoğlu.

Doğan Medya Grubu’nda yazarlık yapan ve Deniz Baykal’ın seks kaseti skandalıyla siyasette dengelerin değişmesine neden olan olayın kahramanı Nesrin Baytok’a odaklandığımızda bu ilişkiler ağı karşımıza çıktı. Aslında kamuoyu Baytok soyadının izini sürdüğünde böyle bir ilişki trafiğiyle karşılaşıyor demek istedik.

Sonuç olarak, Kılıçdaroğlu ya askerî vesayete ve statükoya teslim olan bir ‘sünepe’, ya da derin devlet tarafından kendisi gibi ‘öteki’ görülüp düşman algılanan garipleri de kucaklayan bir ‘Gandi’ olacak...