İşçi Partisi’nin uzantısı Tüm Gençlik Birliği’nin (TGB) birçok ilde
düzenlediği halk toplantılarının Silivri’de 5 Ağustos Pazartesi günü
yapılacak Ergenekon davasının karar duruşmasını sabote etmeyi amaçladığı
istihbarat raporlarına yansıdı. TGB’nin, polisle çatışacak elemanları
için gaz maskesi dahil pek çok hazırlık yaptığı öğrenildi. Silivri Ceza
İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde ise geniş güvenlik önlemleri dikkat
çekiyor. Tel örgüyle çevrili duruşma salonunun iç tarafına konulan çift
bariyerler yere çiviyle çakılarak sağlamlaştırıldı.
Ümraniye’de
12 Haziran 2007’de bir gecekonduda 27 adet el bombasının bulunmasıyla
başlayan Ergenekon davasında sona gelindi. Eski Genelkurmay Başkanı
emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve
Mehmet Haberal’ın da aralarında bulunduğu 66’sı tutuklu 275 sanığın
yargılandığı Ergenekon davasında, 5 Ağustos’ta kararın açıklanması
bekleniyor. Karar duruşması öncesi daha önce Silivri’yi kuşatmak isteyen
ve güvenlik güçleriyle çatışan İşçi Partisi ve onun gençlik yapılanması
Tüm Gençlik Birliği (TGB) taraftarlarını Silivri’ye çağırıyor. Bu
amaçla, “5 Ağustos’ta Perde Kapanıyor” başlıklı bir video hazırlandı.
Videoda kamera karşısına geçen ünlüler ve sanık yakınları, “5 Ağustos’ta
onlarla birlikte eve döneceğiz” mesajı veriyor. Aralarında Aydınlık
Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İlker Yücel, TGB Genel Başkanı Çağdaş
Cengiz, sanatçı Barbaros Şansal gibi isimlerin yer aldığı kişiler, 5
Ağustos’taki duruşmayı ‘Oyunun bitmesi’ olarak nitelendiriyor.Bu arada İşçi Partisi, ADD, TGB ve Vardiya Bizde Platformu Silivri’de görülecek olan Ergenekon davasının karar duruşması için Türkiye’nin birçok ilinde halk toplantıları düzenlediği istihbarat raporlarına yansıdı. TGB’nin Gezi Parkı direnişini fırsata çevirip direnişi halk toplantılarıyla ayakta tutmak istediği ve asıl amacın ise 5 Ağustos’ta Silivri Cezaevi’ni basma girişimi olacağı raporlarda yer aldı. Silivri’de başarısız olunursa eylemler için lig maçlarının kullanılacağı, taraftar gruplarının çatıştırılarak büyük sokak eylemlerinin çıkarılmak istendiği ileri sürüldü. Karar öncesi Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde oluşturulan duruşma salonu ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Tel örgülerle çevrili duruşma salonunun iç tarafına çift bariyerlerin konulduğu ve bu bariyerlerin yere çivilerle çakılarak sağlamlaştırıldığı görüldü.
İşçi Partisi’nin öncülük ettiği ulusalcı gruplar daha önce de Silivri’de görülen davayı etkilemek için çaba sarf etmişti. 8 Nisan’daki duruşma sırasında önceden yapılan çağrılarla Türkiye’nin her tarafından otobüslerle Silivri’ye akın eden binlerce kişi, polis ve jandarmayla çatışarak duruşma salonuna ulaşmayı hedeflemişti. İddialara göre eğer duruşma salonuna ulaşılsaydı Ergenekon tutuklusu İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek başta olmak üzere sanıklar kaçırılacaktı.
Ergenekon davasında savcılara linç girişimi
Ergenekon davasında savcılara linç girişiminde bulunulduğu ortaya çıktı. Davada duruşma savcısı olarak görev alan Mehmet Ali Pekgüzel’in, İşçi Partisi, TGB ve CHP’li bir grup tarafından linç girişiminin polis tarafından son anda önlendiği öğrenildi. 13 Aralık 2012 günü makam arabasıyla duruşma salonuna gitmek isteyen Pekgüzel’in önü eylemciler tarafından kesildi. Tekme yumruk ve sopalarla savcının aracı darp edilmeye çalışıldı. Yoğun kalabalıktan ilerleyemeyen Pekgüzel’i polisin son andaki müdahalesi kurtardı. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konu ile ilgili soruşturma açıldığı öğrenildi.