“Ağrı” ya karartılan bir noktadan bakalım.
9 Nisan tarihli emniyet istihbarat raporu;
“Ağrı/Diyadin-Yukarıtütek köyü kırsalında bulunan sözde mezarlığın terörist başının doğum günü hediyesi olarak 11 Nisan’da açılmasının planlandığı ve bu açılışa Ağrı Merkez ve İlçelerinden çok sayıda katılımın beklendiği bilgisi alınmıştır.”
“Bahar şenliği” açıklamalarının gerçek yüzünü görün.
Gelelim, seçim tezgâhlarını faş eden uzun süredir kaleme aldığımız bilgilerin devamına. Ama öncelikle 25 Ocak’ta “Emniyet Müdürünün İsyanı” başlıklı yazıda yer verdiğim Emniyet Müdürü’nün mektubundaki altını çizdiğim, yer yer iyice göze batması için büyük harflerle yazdığım cümleleri tekrar tekrar okuyun. Ağrı’da neler mi oldu? Lafı çok uzatmadan önemli noktaları dikkatinize sunalım;
* Hiç Ankara’dan çıkmayan Valileri yazmıştık ya... İşte onlar Ankara’dan çıkmaya başladı, seçim bölgelerine gidiyorlar artık, çünkü sarayın vekil adaylarına çalışacaklar. Ağrı operasyonunda önemli bir ayrıntı var onu da sizinle paylaşayım; Ağrı Valisi Musa Işın... Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olduğu dönemde bakanlıkta önemli bir makamda çalışan bir bürokrattı. İçişleri Bakanlığı genel sekreteriydi. Seçim nedeniyle Efkan Ala bakanlıktan ayrılmadan kısa bir süre önce sağ kolu Musa Işın’ı Ağrı Valisi olarak atadı.
* Ağrı operasyonundan AKP Hükümetinin haberi yok. Erdoğan, Valiler üzerinden Efkan Ala, Hakan Fidan koordinesinde bölgedeki operasyonları yönetiyor. TSK da sarayın operasyonları yönetmesi karşısında sıkıntıya girmiş durumda. İki arada bir derede kaldı Genelkurmay. Hükümete bilgi verilmiyor. Genelkurmay daha önce örneği görülmemiş şekilde üst üste çok sayıda açıklama yaparken, açıklayamadığı hususlar var; TSK ile de istişare etmiyor saraydaki muhteremler.
* Şimdi, sormazlar mı; madem “terörle mücadelede bu kadar isteklisin” neden 3 senedir hava operasyonlarına izin vermiyorsun? Kışın ininden çıkan terör örgütünün şehre inmesini önlemek için TSK’nın “geçici güvenlik bölgesi” taleplerini geri çeviriyorsun? MHP’nin de altında imzası bulunan tezkereyi elinin altında tutarken, Kandil ve buraya bağlı kampları bombalamak yerine, İmralı ile Kandil arasına PTT hattı kurulmasına izin veriyorsun?..
* Yukarıda, hatırlattığım Emniyet Müdürü’nün mektubuna tekrar döneyim. Merak edenler vardır. Bölgeye 54 müdürün gönderilmesinin ardından neler oldu dersiniz. Bu müdürlerin AKP endeksli olarak seçim boyunca saray adına mücadele etmesi için bakın neler yapılmış?.. İçişleri Bakanlığı’ndaki üst düzey bürokratın YENİÇAĞ’a verdiği bilgi;
“Şark ilçelerine atanan amir ve müdürlerin IBAN numaraları alındı. Harcırahla birlikte (büyük bir ihtimalle örtülü ödenekten para gönderiliyor) bin 500-2 bin lira civarında para yatırıldı. Ayrıca bu kişilerin ailelerinin ve çocuklarının isyan etmemesi için Emniyet’te özel bir birim kuruldu. Başında da üst düzey bir Emniyet Müdürü var. Hastane, okul vs. her türlü ihtiyaçları için. Örnek: Amirin ilçeye atandığı bir yerde Ankara’da yaşayan ailesi ile ilgili bir problem çıktığında bu problem doğrudan il emniyet kanalıyla sorumlu emniyet müdürüne aktarılıyor. Bu problemin çözümüne ilişkin kendi takip ediyor. Ve ilgili emniyete geri dönüş yapılıyor.”
Mardin Mazıdağı operasyonu ve ardından gelen Ağrı ile neler olup bittiğine dair fotoğraf, kafanızda biraz daha net hale geldi mi?..
Aldığınız narkozların etkisinden olsa gerek hâlâ kuşkulu kuşkulu baktığınızı hisseder gibiyim.
Bakın!.. Devlet koridorlarında, “Ağrı’daki olay, Aktütün ve Dağlıca gibi vahim bir neticenin kıyısından dönüldüğü” değerlendirmesi yapılıyor. Kaçaksaray’da özel bir operasyon ekibinin kurulduğu ve nasıl çalıştığını Ankara’da bilmeyen kalmadı. “Milliyetçi ve kararsız gruba karşı algı çalışması yapıldığı, 7 Haziran tarihine kadar benzer çatışma ve senaryoların yaşanabileceği” Genelkurmay ve Emniyet koridorlarında açıktan konuşuluyor.
Efkan Ala’nın seçime üç ay kala zorunlu istifası öncesi, Emniyet kanadında oluşturulan özel ekibin, Güneydoğu turuna çıktığı ve bölge İl Emniyet Müdürleri ile kritik toplantılar yaptığı konuşulanlar arasında.
“Devletin Valileri” gerçekte ne durumda? İsterseniz bir daha bakalım;
AKP tarafından kurulmuş 26 Bölgesel Kalkınma Ajanslarının Yönetim Kurullarında, ajansların sorumlu oldukları illerin Valileri, belediye başkanları, il genel meclisi başkanları ve ticaret ve sanayi odası başkanları yer alıyor. Ajansların Yönetim Kurulu Başkanları ise her zaman bir Vali oluyor. Mardin, Batman, Şırnak, Siirt illerinde görev yapan Dicle Kalkınma Ajansı’nın yönetim kuruluna yapılacak bir atama ile ilgili önemli bir iddia kulağıma geldi. Valiler, HDP blokunun toplu hareketi karşısında boyun eğip isteneni yapıyorlar. İki valinin DİKA personelinin önünde HDP’li belediye başkanlarına “Biz size tabiyiz, sizin adamınız atansın önemli değil” dedikleri ifade ediliyor. Valilerin, HDP’li belediye başkanlarına tabi olduklarını bir topluluk önünde rahatça ifade etmeleri, neyi ortaya koyuyor?..
“Ağrı” seçim tezgâhı değilse Ankara’da herkesin bildiği o 2 Vali ve benzerleri hâlâ neden koltuklarında oturuyor?
9 Nisan tarihli emniyet istihbarat raporu;
“Ağrı/Diyadin-Yukarıtütek köyü kırsalında bulunan sözde mezarlığın terörist başının doğum günü hediyesi olarak 11 Nisan’da açılmasının planlandığı ve bu açılışa Ağrı Merkez ve İlçelerinden çok sayıda katılımın beklendiği bilgisi alınmıştır.”
“Bahar şenliği” açıklamalarının gerçek yüzünü görün.
Gelelim, seçim tezgâhlarını faş eden uzun süredir kaleme aldığımız bilgilerin devamına. Ama öncelikle 25 Ocak’ta “Emniyet Müdürünün İsyanı” başlıklı yazıda yer verdiğim Emniyet Müdürü’nün mektubundaki altını çizdiğim, yer yer iyice göze batması için büyük harflerle yazdığım cümleleri tekrar tekrar okuyun. Ağrı’da neler mi oldu? Lafı çok uzatmadan önemli noktaları dikkatinize sunalım;
* Hiç Ankara’dan çıkmayan Valileri yazmıştık ya... İşte onlar Ankara’dan çıkmaya başladı, seçim bölgelerine gidiyorlar artık, çünkü sarayın vekil adaylarına çalışacaklar. Ağrı operasyonunda önemli bir ayrıntı var onu da sizinle paylaşayım; Ağrı Valisi Musa Işın... Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olduğu dönemde bakanlıkta önemli bir makamda çalışan bir bürokrattı. İçişleri Bakanlığı genel sekreteriydi. Seçim nedeniyle Efkan Ala bakanlıktan ayrılmadan kısa bir süre önce sağ kolu Musa Işın’ı Ağrı Valisi olarak atadı.
* Ağrı operasyonundan AKP Hükümetinin haberi yok. Erdoğan, Valiler üzerinden Efkan Ala, Hakan Fidan koordinesinde bölgedeki operasyonları yönetiyor. TSK da sarayın operasyonları yönetmesi karşısında sıkıntıya girmiş durumda. İki arada bir derede kaldı Genelkurmay. Hükümete bilgi verilmiyor. Genelkurmay daha önce örneği görülmemiş şekilde üst üste çok sayıda açıklama yaparken, açıklayamadığı hususlar var; TSK ile de istişare etmiyor saraydaki muhteremler.
* Şimdi, sormazlar mı; madem “terörle mücadelede bu kadar isteklisin” neden 3 senedir hava operasyonlarına izin vermiyorsun? Kışın ininden çıkan terör örgütünün şehre inmesini önlemek için TSK’nın “geçici güvenlik bölgesi” taleplerini geri çeviriyorsun? MHP’nin de altında imzası bulunan tezkereyi elinin altında tutarken, Kandil ve buraya bağlı kampları bombalamak yerine, İmralı ile Kandil arasına PTT hattı kurulmasına izin veriyorsun?..
* Yukarıda, hatırlattığım Emniyet Müdürü’nün mektubuna tekrar döneyim. Merak edenler vardır. Bölgeye 54 müdürün gönderilmesinin ardından neler oldu dersiniz. Bu müdürlerin AKP endeksli olarak seçim boyunca saray adına mücadele etmesi için bakın neler yapılmış?.. İçişleri Bakanlığı’ndaki üst düzey bürokratın YENİÇAĞ’a verdiği bilgi;
“Şark ilçelerine atanan amir ve müdürlerin IBAN numaraları alındı. Harcırahla birlikte (büyük bir ihtimalle örtülü ödenekten para gönderiliyor) bin 500-2 bin lira civarında para yatırıldı. Ayrıca bu kişilerin ailelerinin ve çocuklarının isyan etmemesi için Emniyet’te özel bir birim kuruldu. Başında da üst düzey bir Emniyet Müdürü var. Hastane, okul vs. her türlü ihtiyaçları için. Örnek: Amirin ilçeye atandığı bir yerde Ankara’da yaşayan ailesi ile ilgili bir problem çıktığında bu problem doğrudan il emniyet kanalıyla sorumlu emniyet müdürüne aktarılıyor. Bu problemin çözümüne ilişkin kendi takip ediyor. Ve ilgili emniyete geri dönüş yapılıyor.”
Mardin Mazıdağı operasyonu ve ardından gelen Ağrı ile neler olup bittiğine dair fotoğraf, kafanızda biraz daha net hale geldi mi?..
Aldığınız narkozların etkisinden olsa gerek hâlâ kuşkulu kuşkulu baktığınızı hisseder gibiyim.
Bakın!.. Devlet koridorlarında, “Ağrı’daki olay, Aktütün ve Dağlıca gibi vahim bir neticenin kıyısından dönüldüğü” değerlendirmesi yapılıyor. Kaçaksaray’da özel bir operasyon ekibinin kurulduğu ve nasıl çalıştığını Ankara’da bilmeyen kalmadı. “Milliyetçi ve kararsız gruba karşı algı çalışması yapıldığı, 7 Haziran tarihine kadar benzer çatışma ve senaryoların yaşanabileceği” Genelkurmay ve Emniyet koridorlarında açıktan konuşuluyor.
Efkan Ala’nın seçime üç ay kala zorunlu istifası öncesi, Emniyet kanadında oluşturulan özel ekibin, Güneydoğu turuna çıktığı ve bölge İl Emniyet Müdürleri ile kritik toplantılar yaptığı konuşulanlar arasında.
“Devletin Valileri” gerçekte ne durumda? İsterseniz bir daha bakalım;
AKP tarafından kurulmuş 26 Bölgesel Kalkınma Ajanslarının Yönetim Kurullarında, ajansların sorumlu oldukları illerin Valileri, belediye başkanları, il genel meclisi başkanları ve ticaret ve sanayi odası başkanları yer alıyor. Ajansların Yönetim Kurulu Başkanları ise her zaman bir Vali oluyor. Mardin, Batman, Şırnak, Siirt illerinde görev yapan Dicle Kalkınma Ajansı’nın yönetim kuruluna yapılacak bir atama ile ilgili önemli bir iddia kulağıma geldi. Valiler, HDP blokunun toplu hareketi karşısında boyun eğip isteneni yapıyorlar. İki valinin DİKA personelinin önünde HDP’li belediye başkanlarına “Biz size tabiyiz, sizin adamınız atansın önemli değil” dedikleri ifade ediliyor. Valilerin, HDP’li belediye başkanlarına tabi olduklarını bir topluluk önünde rahatça ifade etmeleri, neyi ortaya koyuyor?..
“Ağrı” seçim tezgâhı değilse Ankara’da herkesin bildiği o 2 Vali ve benzerleri hâlâ neden koltuklarında oturuyor?