28 Şubat postmodern askeri darbesiyle ilgili davaya devam edildi. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmada tutuklu sanıklardan dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir ile Harekât Başkanı Çetin Doğan savunma yaptı.
Doğan ifadesinde, 10 Nisan 1997 tarihli Batı Çalışma Grubu (BÇG) konulu belgeyi kendisinin hazırladığını ve bugün olsa yine altına imza atacağını söyledi. Çevik Bir ise 28 Şubat sürecinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nce verilen brifinglerle ilgili olarak, “TSK eğer ülkede bir tehdit varsa bunu anlatır. Bu dönemde de irtica tehdidi vardı.” iddiasında bulundu.
28 Şubat davasının dünkü duruşmasında, dönemin Harekat Daire Başkanı ve Balyoz hükümlüsü Çetin Doğan çarpıcı ifadelerde bulundu. Eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ile çalışmanın ayrı bir gurur olduğunu söyleyen Doğan, BÇG’nin yasal bir yapılanma olduğunu iddia etti. Davada sunulan delillerin yasal nitelik taşımadığını öne sürerken, “İrtica deyince akla hükümet geliyorsa bu düşünce hastalığıdır.” diyerek hükümetle bir sorunlarının olmadığını kaydetti. 28 Şubat davasının, Ergenekon ve Balyoz’dan farklı olmadığını savunan Çetin Doğan’ın savcılık makamını itham etmesi üzerine duruşma savcısı Kemal Çetin’le aralarında kısa bir tartışma yaşandı. Doğan, BÇG’nin kurulmasıyla ilgili, “BÇG 14 Mart 1997 tarihli talimattan bir ay sonra kurulmuştur. Benim aklımda kaldığına göre 3 Nisan’da toplantı yapıldı. 14 Nisan’da yapılan irtica ile mücadele için tüm kurumların harekete geçtiği, bizim de neler yapmamız gerektiği tartışılmıştır. Bir çalışma grubu oluşturulmuştur. 7 Nisan 1997 tarihli irticaya karşı alınacak tedbirler konulu toplantıya dair fotokopi belge uydurmadır.” ifadelerini kullandı. Doğan, BÇG’nin faaliyetleri konulu belge için “Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne inanarak bu belgeyi kalem aldım. Bugün bile imzalarım. Yasaları çiğnemekse bugün yine çiğnemeye hazırım.” sözlerini sarf etti.
BİR: İRTİCA TEHDİDİ VARDI, BRİFİNGLERDE ANLATTIK
Önceki gün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde savunmasını yapan Çevik Bir ise dün mağdur ve sanık avukatlarının sorularını cevapladı. Bir, sanık avukatlarından Müçteba Aydın’ın, “Tansu Çiller’in ‘şerefsiz onbaşı’ lafı üzerine Genelkurmay Adli Müşavirliği, savcılığa suç duyurusunda bulunmuştur. Bu emri siz mi verdiniz?” sorusu üzerine, “Ben böyle bir emir verdiğimi hatırlamıyorum. Böyle bir şeyden haberdar değilim.” cevabını verdi. Çevik Bir, müşteki avukatlarından Enis Günay’ın, “28 Şubat döneminde başı kapalı olanlarla ilgili işlem yapılması telkininde bulundunuz mu? Milli Eğitim Bakanlığı’na bir brifinginiz var mı? Böyle bir göreviniz var mı?” sorusu üzerine de şöyle konuştu: “Brifingler bilgilendirme maksadıyla yapılmıştır. Böyle spesifik konularla ilgisi yok. Türk Silahlı Kuvvetleri eğer ülkede bir tehdit varsa bunu anlatır. Bu dönemde de irtica tehdidi vardı.”