Yeni öğrendim, şöyle bir söz varmış. Anonim olmalı. ‘Türk olmak
zordur, çünkü dünya ile savaşırsın. Türk olmamak ise daha zordur. Çünkü
Türk’le savaşırsın.’
Ne kadar gurur verici değil mi? ‘Bir Türk dünyaya bedeldir’ sözünün
döneme uyarlanmış askeri versiyonu sanki. Ben Twitter’da gördüğüm bu
veciz (!) ifadeyi sindirmeye çalışırken aynı hesaptan bu kez bir ‘ son
dakika’ paylaşımı düştü. ‘Yeni parti mallar geldi hevalno alsanıza’.
Hevalno Kürtçe arkadaş demek olan ‘heval’dan türetilmiş bir aşağılama…
Kürt’e kıro demenin yeni biçimi. Ama kıro kelimesi kadar bile yaratıcı
ve zeka ürünü değil. Geçelim…
Neymiş bu yeni parti mallar? Dicle’de, Cizre’de, Nusaybin’de ya da
başka bir bölgede TSK ile girdiği çatışmada ‘indirilen’ PKK’lı
teröristlerin, parçalanmış, dağılmış, yanmış cesetlerinin fotoğrafları.
Operasyon bölgesinden sıcağı sıcağına. Paylaşan kim? Bölgede görevli JÖH
taburu. Yani Jandarma Özel Harekatçılar.
Hatırlarsınız JÖH ilk kez hendek savaşlarının ilk günlerinde panzer
arkasında sürüklenen bir PKK’lı fotoğrafıyla gündeme gelmişti. 50 gündür
kayıp olan Hurşit Külter ile ilgili tek bilgiyi de aynı hesap
paylaşmıştı. ‘Gözaltına alındı.’ diye.
Bir süredir el yükselttiler. Artık nerdeyse sadece yanmış,
parçalanmış ceset fotoğrafı paylaşıyorlar. Ve bu fotoğraflara yayın ya
da erişim yasağı da yok.
Onlarca sivilin hayatını kaybettiği terör saldırılarından sonra
ihmali ve belki suçu gizlemek için arzı endam eden devlet burada devrede
değil. Ne TİB ne yargı ne de başka kurumlar. Neden değil? Çünkü
biliyorsunuz eski Türkiye’den bugüne devletimiz ve tabii ki AKP iktidarı
için terörle mücadele öncelikle bir psikolojik harp demek. Ve bu savaşı
kazanmak için her şey meşru. İnsanları korkutmak, sindirmek için
parçalanmış cesetler dahil her türlü fotoğrafı, görüntüyü
paylaşabilirsiniz. Kimsenin de sesi çıkmaz. Ses çıkaran susturulur.
JÖH’ün paylaşımlarına bugüne kadar kimse tepki göstermedi. Ne iktidar ne
muhalefet ne TSK ne de medya ve STK’lar… Oysa kıyametlerin kopması
gerekirdi.
İsterseniz 50 binden fazla takipçisi olan ve her paylaşımdan sonra
yüzlerce beğeni alan o hesaptan bir kaç örnek verelim… Yakın tarihli
olanlardan başlayalım. Tesadüfi seçimle üstelik. ‘Lice’de teslim olan
bir lağım faresi. Şimdi bunu cezaevine alırlar. Yine devletin ekmeğini
yer. Kurşun yedirmek varken’
Bu paylaşım 76 retweet 246 beğeni almış. Beğenenler ne mi demiş.
Misal.. ‘Kafasını ezip beynini dağıtmak varken, teslim almak ne ya…
Sıksanıza kafasına. Teslim alan komutana yazıklar olsun.’ Biraz daha
geriye gidelim. ‘Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır. JÖH
çalışıyor.’ Paylaşılan cesetleri parçalanmış iç organları dışarı çıkmış
çıplak biri kadın diğeri erkek 2 terörist fotoğrafı. 82 retweet. Tam
428 beğeni. ‘Elleriniz dert görmesin şu mübarek gün. Allah sizleri
korusun. Harika görüntü. Ben bayıldım resmen.’ ‘Şu mübarek gün’
vurgusuna dikkat. Fotoğraf Ramazan’da çekilmiş. Bayramdan birkaç gün
önce.
Bu iki örnek yeter sanırım. Uzun süre bu hesaba ve paylaşımlara tepki
bekledim. Ama yok. İgili hesapla ilgili bir şeyler yapmak gerektiğini
söylediğim bir arkadaşımın tepkisi ise ‘Bu kadar şehit cenazesi varken,
ne kadar doğru’ oldu. Belki de tam da bu beklenen. Ne olursa olsun tepki
vermeyen her şeyi kanıksamış bir sürü toplum. Oysa sormamız gerekmiyor
mu? Şehit cenazeleri güvenlik güçlerinin resmi ya da yarı resmi bir
hesaptan yanmış, parçalanmış çıplak kadın ve erkek cesetleri
paylaşmasını haklı mı kılar? Eğer bu hesap gerçekten jandarma özel
harekata ait değilse TSK’nın bir açıklama yapması gerekmez mi? Yoksa
yıktıkları Kürt coğrafyasında duvarlara ‘Uzun adama’ saygı ve sevgi
mesajları yazan bu askerler Türkiye’nin değil iyice sağa kıran tek
adamın askerleri mi?