12 Eylül 2011 Pazartesi

Türk gemileri İsrail’le savaşabilir mi? / Fatih Altaylı


Dün güvenlik konuları başta olmak üzere, Türkiye’nin geleceğiyle ilgili önemli bir konumda olan önemli bir isimle telefonda uzun bir sohbet yaptık. Konu haliyle bölgemizdeki durumumuz ve özellikle de İsrail’le ilişkilerdi. Halen etkili bir görevde bulunan bu kişi, ilginç bilgiler verdi. “İsrail ile tırmanan gerilimin kontrollü tırmandığını umuyorum. Aksi takdirde geri dönülmez bir noktaya gelinir ve bu da sıkıntı yaratır” dedi.

Suriye ile yaşanan olayları örnek gösterdi. “Suriye ile gereksiz bir yakınlaşmamız oldu. Zannettik ki, onlara bir şeyler öğretiriz. Halka dayanmayan, demokratik olmayan, halka rağmen ayakta duran bir rejimin Türkiye’yi örnek almasını bekledik. Alamazdı. Almadı.

Tam zamanında bu ilişkiyi kestik. Yoksa Suriye halkıyla düşman olacak, daha uzun vadeli sorunlar yaşayacaktık. Allah tarafından döndük” dedi. İsrail’le ilgili ise tam tersi bir düşüncedeydi. “İsrail’de halkla değil, zayıf ve halk tarafından da eleştirilen bir koalisyon hükümetiyle sorun yaşıyoruz. Bunu genişletmemek, dönülmez noktaya getirmemek gerek” dedi. Ve Çok ilginÇ bir bilgi verdi. “Şimdi Gazze’ye gidecek gemilerimize Türk Deniz Kuvvetleri’nin eşlik edeceği söyleniyor. Mavi Marmara yola Çıkarken de böyle bir talep olmuştu. O dönem Deniz Kuvvetleri böyle bir şeyin doğru ve mümkün olmayacağını söylemişti. Şimdi yine aynı talep söz konusu. Elbette ki, hükümet emir verirse Türk Deniz Kuvvetleri böyle bir eskortluk yapmak zorunda kalabilir.”

Ben de haliyle sordum: “İsrail Deniz Kuvvetleri ile bir Çatışma olma ihtimali yok mu?” Soruma doğrudan bir yanıt alamadım. Ancak İsrail Başbakanı’nın birkaç gün önce yaptığı bir konuşmayı hatırlattı. “Bakın adam ne dedi. Hava Kuvvetlerimizin eli Çok uzağa gider. Ama Deniz Kuvvetlerimizin eli daha da uzağa uzanır. Bunu söyleyen İsrailli. Bunun arkasında başka anlamlar aramak lazım.” “Nasıl bir anlam?” “Hava Kuvvetlerimizdeki uçakların yazılımlarının ABD ve İsrail menşeli olduğunu hepimiz biliyoruz ve tartışıyoruz. Bu yüzden bir süredir milli yazılımlar oluşturmaya çalışıyoruz. Bazı yerlerde ASELSAN gibi kuruluşlar ve bazı başka firmalar bunu yaptılar. Ama yüzde yüz oranında değil. Hava Kuvvetlerimizin yazılımları böyle de Deniz Kuvvetlerimizinki farklı mı? Orada da bilgisayar tabanlı bütün yazılımlar İsrail veya ABD menşeli. İkisi de aynı kapıya Çıkıyor.”

“Yani gemilerimiz İsrail gemileriyle savaşamaz mı?” “Bilmiyorum. Onu Deniz Kuvvetleri’ne sormak lazım. Ama yazılımlar tam olarak millileştirilemediyse, İsrail gemilerini düşman olarak tanımlamaz ve onları vurmaz.” “Eeee...” “E’si bu soruya ben yanıt veremem. Deniz Kuvvetleri verebilir.”