CHA'nın haberine göre, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal, 28 Şubat darbe soruşturması kapsamında gözaltına alınan dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir ile merhum BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu arasındaki İran-Suriye atışmasının savcılar tarafından araştırılmasını istedi.
Meclis'te bulunan 7 milletvekili ile Refah-Yol'a destek veren BBP
Lideri Muhsin Yazıcıoğlu, 28 Şubat sürecinde dönemin Genelkurmay İkinci
Başkanı Çevik Bir ile İstanbul'da katıldığı bir etkinlikte İran-Suriye atışması yaşadı. BBP Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal, o gün yaşananları Yazıcıoğlu'nun ağzından bizzat dinlediğini söyledi. Kartal, "Yazıcıoğlu
ile törenden sonra bir araya geldiğimizde bana başından geçenleri şu
şekilde anlattı: 28 Şubat sürecinin en hareketli olduğu dönemde,
İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Salonu'nda düzenlenen bir
etkinliğe katıldım. Salona girdiğimde davetliler arasında yer alan Çevik
Bir'i de gördüm. Protokoldeki yerimi aldığımda birisi yanıma yaklaştı
ve ''bu notu size paşam gönderdi' diyerek bir kağıt uzattı. Kağıdın
üzerinde 'Türkiye'nin İran olmasına asla izin vermeyeceğiz' yazıyordu.
Hemen cebimden kalemi çıkarttım. O notun altına aynen şunu yazdım: 'Biz
de Türkiye'nin Suriye olmasına izin vermeyeceğiz'. Kağıdı bir
arkadaşımla tekrar Çevik Bir'e gönderdim."
"ÇEVİK BİR'İN TEHDİDİNE BOYUN EĞMEDİ"
BBP Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal, bu not trafiğinin ne anlama geldiğini şöyle açıkladı:
"28 Şubat sürecinin kudretli paşası Çevik Bir, Refah-Yol
iktidarını 7 milletvekiliyle ayakta tutan Muhsin Başkan'a irtica
içerikli yolladığı mesajda tabiri caizse ayağını denk almasını söyledi.
Yazıcıoğlu da Çevik Bir'e Türkiye'nin Suriye'deki Baascı rejim gibi bir
baskı rejimiyle idare edilmesine izin vermeyeceklerini, dolayısıyla
darbelere karşı milli iradeye sahiplenerek direneceği şeklinde cevap
verdi. Merhum Genel Başkanımız aslında 'Siz darbe yapmayı
düşünebilirsiniz, ama bizler de bu darbeye direneceğiz. Halkımızın
baskıcı bir rejimle ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz.' demek
istemiştir. Kaldı ki Yazıcıoğlu, bu tehdide boyun eğmediğini 12 Haziran
1997 günü Başbakanlık'ta Necmettin Erbakan ve Tansu Çiller ile birlikte
yaptıkları basın toplantısında, mezhepçi, antidemokratik, baskıcı bir
zihniyetin ülkede darbe yapmasına müsaade etmeyeceklerini ve Çiller'in
Başbakanlığı'nda kurulacak hükümete, bütün baskı ve dayatmalara karşı
güvenoyu vereceklerini açıklayarak göstermişti."
"O MESAJ NEDEN GÖNDERİLDİ?"
Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal, Yazıcıoğlu'na o mesajı neden gönderdiğinin Çevik Bir'e sorulmasını istedi. Kartal,
"Çevik Bir ile Muhsin Yazıcıoğlu
arasındaki 'İran-Suriye atışmasının' ne anlama geldiğini gerek 28 Şubat
sürecini yürüten savcıların gerekse Malatya Özel yetkili savcılarının
araştırmasını istiyoruz. Darbe soruşturmasını yürüten savcıların Çevik
Bir'e böyle bir mesajı neden gönderme ihtiyacı hissettiğini, asıl
maksadının ne olduğunun soruşturma kapsamında değerlendirilmesini
istiyoruz." dedi.