Hava Kuvvetleri eski komutanı Fırtına'nın kehaneti!
Gazeteport'un haberine göre, Balyoz davasından tutuklu bulunan Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına’nın, 26 Nisan günü duruşmada söyledikleri, bir ‘’Kehanet gibi’’ gerçekleşti. Fırtına ifadesinde, ‘’Orgeneral Bilgin Balanlı, eğer başına balyoz düşmez ise, Hava kuvvetleri komutanı olacak’’ dedi. Balanlı, Fırtına’nın bu endişesinden 35 gün sonra 30 Mayıs günü tutuklandı ve kuvvet komutanı olma şansını yitirdi.
Fırtına bu ifadesinde, Balyoz soruşturmasının Hava Kuvvetlerine yöneldiğini belirterek ‘’ Bunun yeni bir kurgu ve yeni bir iftira olduğundan hiçbir şüphem yoktur. Kara, Deniz ve Hava kuvvetlerinden oluşan saç ayağının hava kuvvetleriyle olan kısmındaki eksiklik tamamlanmak istenmiştir’’ dedi.
‘’BAŞINA BALYOZ DÜŞMEZ İSE’’
‘’Burada beni rahatsız eden bir husus daha var; bir kere bunun içerisinde bir sürü havacı general var. İlk şeyde isim olarak geçmiş insanlara bağlantılar kurulu çalışmalar var’ diyen Fırtına şöyle devam etti:
‘’Bunların içerisinden üç tane isim vereceğim. Bir tanesi Hava Org. Bilgin Balanlı. Halen Harp Akademileri komutanı. Diğeri 1. Hava Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Korcan Polatsu. Diğer bir korgeneral Hava Eğitim Komutanı Ziya Güler. (…) Bilgin Balanlı Orgeneral, eğer Ağustos’ta yapılacak şuraya kadar başına bir balyoz düşmez ise ve karar vericiler kararlarını değiştirecek bir durumu bulmaz ise bu kişi Ağustos’ta hava kuvvetleri komutanı olacak. Diğer iki korgeneralden bir tanesi bu sene hava kuvvetlerinde orgeneral olacak. Ya Polatsu ya Güler. Balanlı’nın ikinci bir orgenerali daha yok. Bu arkadaşlar iki sene sonra hava kuvvetleri komutanlığından ayrılacak olan Balanlı’nın yerine geçecek. Dolayısıyla önümüzdeki minimum 4 yıl konusunda hava kuvvetleri komutanlık görevine getirilecek mevcudu ortadan kaldırıyor. Bu konudaki hassasiyetimi ifade etmek isterim. Bunun bir vebali vardır. Ben bu kişilerin hiçbirisine görev vermedim, onlar da bana. Umarım bunla ilgili çalışmalar, bu arkadaşlarımızı ve hava kuvvetlerini ciddi biçimde etkilemez. Eğer olursa, bu gerçekten bir kıyımdır. Dolayısıyla 2011 Gölcük depreminin hava kuvvetlerini vurmasından ciddi şekilde endişe duyuyorum. Vurmamasını bütün kalbimle diliyorum.’’